Bağırsaklarımızda gizli: Sonsuz kimyasallarla savaşıyor Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Su geçirmez giysiler, yapışmaz tavalar, ruj ve gıda ambalajları gibi birçok üründe kullanılan perfloroalkil ve polifloroalkil maddeler (PFAS), yağ ve su geçirmezlik sağlamalarına rağmen doğada binlerce yıl çözünmeden kalabiliyor ve belirli kanser türleri dahil sağlık sorunlarıyla ilişkilendiriliyor.
YİYECEK VE SU YOLUYLA MARUZ KALIYORUZPFAS'ın çevresel ve sağlık üzerindeki etkileri konusunda endişeler artarken, bu kimyasallara çoğu insan yiyecek ve su yoluyla maruz kalıyor. PFAS bazen vücuttan idrar yoluyla atılabiliyor ancak yıllarca da kalabiliyor. Araştırmanın baş yazarı Dr. Anna Lindell, PFAS'ların bir zamanlar güvenli kabul edildiğini ancak artık öyle olmadığının netleştiğini belirterek, "Düşük seviyelerde akut toksik değiller ama yavaş bir zehir gibiler" dedi.
Araştırmanın ortak yazarı Dr. Indra Roux ise PFAS'ların halihazırda çevrede ve vücudumuzda bulunduğunu, bu nedenle etkilerini azaltmamız gerektiğini ifade etti. Roux, "PFAS'ı yok etmenin bir yolunu bulamadık ama bulgularımız onları en çok zarar verdikleri yerden, vücudumuzdan atmanın yollarını geliştirme olasılığını açıyor" dedi.

Bilim insanları, insan bağırsağındaki bazı bakteri türlerinin PFAS moleküllerini emme ve hücrelerinde kümeler halinde depolama kapasitesinin yüksek olduğunu keşfetti. Araştırmanın uzman yazarı Dr. Kiran Patil, bakterilerin PFAS'ı kümelerde toplaması sayesinde kendilerini toksik etkilerden koruduklarını belirtti.
Bulgular, dokuz bakteri türünün farelerin bağırsaklarına fare mikrobiyomunu "insanlaştırmak" amacıyla aktarılması sonrasında elde edildi. Bakteriler, farelerin tükettiği PFAS'ı hızla biriktirdi ve bu maddeler daha sonra dışkıyla atıldı. Böylece, bağırsak mikrobiyomunun vücuttan toksik PFAS kimyasallarını atmaya yardımcı olabileceğine dair ilk kanıt sağlanmış oldu. Ancak bu yöntem henüz insanlarda test edilmedi.


