Bakan Tunç: Madde bağımlısı hükümlü hastalara özel merkezler oluşturulacak
SonTurkHaber.com, Dha kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Adalet Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı arasında, 'Hükümlü ve Tutukluların Alkol ve Madde Bağımlılığıyla Mücadele Sürecine Yönelik İş Birliği Protokolü' hazırlandı. İki bakanlık arasındaki protokol, Ankara Hakimevi'nde düzenlenen törende, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu tarafından imzalandı. Protokolle, madde bağımlılığı geçmişi olan hükümlülere tedavi ve rehabilitasyon süreçlerinde, bilimsel temele dayalı, modern ve yüksek standartlarda sağlık hizmeti sunulması, bu hükümlülerin topluma kazandırılması ve sosyal yaşama yeniden uyum sağlamaları amaçlanıyor.
'FİZİKİ KOŞULLARA SAHİP ÖZEL MERKEZLER OLUŞTURULACAK'
Törende konuşan Bakan Tunç, "Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunun bir bölümünü Bağımlı Tipi Yataklı Rehabilitasyon Merkezi Ceza İnfaz Kurumu olarak yeniden yapılandırılacak. Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesinde yer alan Tutuklu Hükümlü Adli Psikiyatri Hastanesinin bir bölümü ayrı bir Hükümlü Alkol ve Madde Bağımlıları Yataklı Arındırma Merkezine dönüştürülecektir. Bu sayede bağımlılık geçmişi olan ve tedavi ihtiyacı olan hükümlü hastalara hizmet verecek, alanında uzman sağlık personelinin görev alacağı, modern fiziki koşullara sahip özel merkezler oluşturulacaktır" dedi.
'BAĞIMLILIKLA MÜCADELEYE YÖNELİK 32 BİN GÖRÜŞME GERÇEKLEŞTİRİLDİ'
Cumhurbaşkanlığınca hazırlanan '2024-2028 Uyuşturucu ile Mücadele Ulusal Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nda, toplumu her türlü uyarıcı ve uyuşturucu madde kullanımından uzak tutmak amacıyla 15 gösterge ve 5 yıllık hedef belirlendiğine dikkat çeken Bakan Tunç, "Gençlerimizi zehirleyen, toplumu derinden bozan bağımlılıkla mücadele için Adalet Bakanlığı olarak yaptığımız çalışmaları, Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu'nun oluşturduğu bu strateji ve eylem planlarıyla Yargı Reformu Strateji Belgemizdeki hedefler çerçevesinde yürütüyoruz. Bu kapsamda; uyuşturucu ve uyarıcı madde ihraç ve ithal etme suçunun cezası, 10 yıldan 20 yıla iken, 20 yıldan 30 yıla çıkardık. Uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti suçunun cezası 5 yıldan 15 yıla kadar iken, 10 yıldan 20 yıla çıkardık. 2025 yılının ilk çeyreğinde sadece bağımlılıkla mücadeleye yönelik çalışmalarda 32 bin 827 bireysel görüşme gerçekleştirilmiş, 189 grup çalışmasında 2 bin 98 kişiye ulaşılmış, 29 bin 994 kişi seminer, konferans gibi etkinliklere katılmış, 576 hükümlü ve tutuklu aile yakınına ulaşılarak bu süreçte aile desteği de sürece dahil edilmiştir. Tüm bu çabalar, suçun değil insanın iyileştirilmesine olan inancımızın birer yansımasıdır" ifadelerini kullandı.
'BAĞIMLILIK, TEDAVİ EDİLEBİLİR BİR HASTALIKTIR'
Bakan Memişoğlu ise bağımlılıkla mücadeleyi kararlılıkla sürdürdüklerine dikkat çekerek, "Uyuşturucu ve diğer bağımlılıklar ile bağımlılık yapıcı maddelere karşı tedavi ve rehabilitasyon hizmetlerini ülke genelinde yaygınlaştırıyoruz. Türkiye olarak bilimsel temelli ve kapsamlı bir yaklaşımla yürüttüğümüz bu mücadeleyle 115 AMATEM, 188 toplum ruh sağlık merkezi ve toplam 388 yatak kapasitesiyle vatandaşlarımıza hizmet veriyoruz. Psikiyatrik tedaviye ihtiyaç duyan tutuklu ve hükümlüler için 219 yatak kapasiteli tutuklu hükümlü adli psikiyatri servislerimiz mevcut. Ruh sağlığına özel olarak tasarlanmış 10 cezaevi merkezinde toplam 227 yatak kapasiteli özel bölümlerimiz aktif olarak çalışıyor. Bizim için sağlık sadece hastalığı tedavi etmek değil, sağlığı korumak ve sürdürülebilirlik sağlamak önemli. Bu anlayışla cezaevlerinde de dijital altyapıyla desteklenmiş bir sağlık sistemi inşa ediyoruz. Bu doğrultuda 19 ilde 51 cezaevinde görüntülü muayene sistemini devreye aldık, 9 bin 516 muayeneyi başarıyla gerçekleştirdik. İmzalanan bu protokol de bu vizyonun güçlü bir yansımasıdır. Bağımlılık bilimsel olarak tanımlanmış ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bağımlılıkla mücadele yalnızca hastanın değil hepimizin meselesidir" diye konuştu.


