Dünyadaki buz tabakaları için korkunç gerçek ortaya çıktı! Bunun bedelini ise milyonlarca insan ödeyecek
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Bir grup uluslararası bilim insanı, Grönland ve Antarktika buz tabakalarının hayatta kalması için ‘güvenli ısınma sınırının’ ne olacağını belirlemek üzere yola çıktı. Uydulardan, iklim modellerinden ve buz çekirdekleri, derin deniz tortuları ve hatta ahtapot DNA'sı gibi geçmişten gelen kanıtlardan elde edilen verileri incelediler.
Buldukları şey korkunç bir tablo çiziyordu.
Dünya, iklim değişikliğinin en yıkıcı etkilerini engellemek için küresel ısınmayı sanayi öncesi seviyelerin 1,5 santigrat derece üzerinde sınırlama sözü verdi.
Ancak, bu sınıra ulaşılamaması bir yana, dünya şu anda 2100 yılına kadar 2,9 dereceye kadar ısınma yolunda ilerliyor. Ancak Communications Earth and Environment dergisinde yayınlanan çalışmanın en endişe verici bulgusu, 1,5 santigrat derecenin buz tabakalarını kurtarmak için bile yeterince iyi olmayabileceğini gözler önüne seriyor.
Bilim insanlarına göre, dünya bugünkü 1,2 derecelik ısınma seviyesini sürdürse bile, bu durum buz tabakalarının hızla geri çekilmesini ve deniz seviyesinin felaket boyutlarında yükselmesini tetikleyebilir.
Grönland ve Antarktika buz tabakaları birlikte küresel deniz seviyesini yaklaşık 65 metre yükseltmeye yetecek kadar tatlı su tutuyor. Bu pek olası olmayan ancak riski tam olarak anlamak için kabul edilmesi gereken bir senaryo.
YILDA 370 MİLYOR TON BUZ KÜTLESİ ERİYOR
1990'lardan bu yana kaybettikleri buz miktarı dört katına çıktı; şu anda yılda yaklaşık 370 milyar ton kaybediyorlar. Buz tabakasının erimesi denizlerin yükselmesine en büyük katkıyı yapan faktör ve yıllık deniz seviyesi yükselme oranı son 30 yılda iki katına çıktı.
Çok sayıda araştırma, 1,5 derecelik ısınmanın, insan zaman ölçeklerinde geri döndürülemez olacak hızlı buz tabakasının geri çekilmesini önlemek için ‘çok yüksek’ olduğunu ve dünyanın önümüzdeki yüzyıllarda deniz seviyesinin birkaç metre yükselmesine hazırlanması gerektiğini öne sürüyor.
1975 yılında kayıtların tutulmaya başlanmasından bu yana buzullar 9 milyar tondan fazla kütle kaybetti. Bu, Almanya büyüklüğünde ve 25 km kalınlığında bir buz tabakasına denk geliyor. Bu kayıp, Kanada Arktik Bölgesi veya Grönland gibi bölgelerde orta düzeyde kalırken, bazı bölgeler çok daha fazla etkilendi. Avrupa'nın Alpleri ve Pireneleri'ndeki buzullar, yalnızca 2000-2023 yılları arasında kütlelerinin yüzde 40'ını kaybetti.
KIYI NÜFUSLARI İÇİN BİR TEHDİT
Çalışmanın yazarlarından ve Durham Üniversitesi'nde buzulbilimci olan Chris Stokes, “1,5'te deniz seviyesinin yükselmesini yavaşlatmazsınız, aslında oldukça hızlı bir ivme görürsünüz” dedi ve şu bilgileri verdi:
“Bu, dünyanın kıyı nüfusları için varoluşsal bir tehdittir. Yaklaşık 230 milyon insan deniz seviyesinden 1 metreden daha az yükseklikte yaşıyor. Çalışma, buz tabakalarında tutulan buz miktarındaki küçük değişikliklerin bile küresel kıyı şeritlerini derinden değiştireceğini, yüz milyonlarca insanı yerinden edeceğini ve adaptasyon sınırlarını zorlayan hasara neden olacağını ortaya koydu.”
Dünya Meteoroloji Örgütü'nün (WMO) raporuna göre, son altı yılın beşinde buzullardaki erime rekor seviyeye ulaştı. Bu erimeyle birlikte büyük miktarda su açığa çıkarken, uzmanlar dünya çapında 10 milyon insanın yıkıcı buzul sellerine maruz kalma riski altında olduğu konusunda uyarıyor.
HİÇ TANIK OLMADIĞIMIZ BİR KARA GÖÇÜ GÖRECEĞİZ
Bilim insanları, yüzyılın sonuna doğru denizlerin yılda yaklaşık 1 santimetre yükselebileceğini tespit etti.
Bristol Üniversitesi'nden buzulbilimci Jonathan Bamber, "Yüzyılda yaklaşık 1 metreye denk gelen bu seviyede, modern uygarlıktan bu yana hiç tanık olmadığımız ölçeklerde büyük bir kara göçü göreceksiniz” dedi.
Dönüm noktalarının nerede olduğu konusunda hala büyük belirsizlikler var. İklim değişikliğinin ortaya çıkış şekli doğrusal değil ve ısınmanın tam olarak ne zaman hızlı bir gerilemeyi ve hatta çöküşü tetikleyebileceği belirsiz.
Çalışmanın yazarlarına göre son derece endişe verici olan şey, bilim insanları buz tabakalarının iklim değişikliğine karşı kırılganlığını daha iyi anladıkça, buz tabakalarını kurtarmak için ‘güvenli’ sıcaklık eşiklerine ilişkin en iyi tahminlerin düşmeye devam etmesi.
İlk modellemeler, örneğin Grönland buz tabakasının dengesini bozmak için sıcaklıkların yaklaşık 3 derece ısınması gerektiğini öne sürüyordu, ancak son tahminler bunun sadece yaklaşık 1,5 derece alacağını gösteriyor.
Çalışmanın yazarları, daha fazla buz tabakasından birinin hızla çökmesini önlemek için küresel ısınmayı sanayi öncesi seviyelerin 1 derece üzerinde sınırlamak gerektiği sonucuna vardı.
Bu da insanların yaktığı fosil yakıt miktarında ciddi kesintiler yapılmasını gerektirecektir ki ABD dahil ülkeler petrol, kömür ve gaza sarılmaya devam ettikçe bu pek olası görünmüyor.
Dünyadaki buzullar 2024 yılında küçülürken 450 milyar ton kütle kaybetti. Bu, kayıtlara geçen dördüncü en kötü yıl oldu. Aynı dönemde İskandinavya, Svalbard ve Kuzey Asya'daki buzullar kayıtlara geçen en büyük yıllık kayıplarını yaşadı. WMO'nun araştırmasına göre, 2022 ile 2024 yılları arasındaki dönem, şimdiye kadar kaydedilen en büyük üç yıllık buzul kütlesi kaybı oldu.
Chris Stokes, dünyanın buz kaybı açısından en kötü senaryoların gerçekleşmeye başladığını söyledi, “Burada bize umut veren çok az şey gözlemliyoruz. En iyi senaryo, deniz seviyesindeki yükselmenin yavaş ve istikrarlı olmasıdır” diye ekledi.
Bulguların dünyanın iklim hedeflerinden vazgeçmesi gerektiği anlamına gelmediğini, çünkü her bir derecelik ısınmanın daha kötü etkilere yol açtığını söyleyen Stokes şöyle devam etti:
“Isınmanın 1,5 santigrat derece ile sınırlandırılması büyük bir başarı olacaktır. Hedefimiz kesinlikle bu olmalı, ancak bu hiçbir şekilde deniz seviyesinin yükselmesini ve buz tabakalarının erimesini yavaşlatmayacak ya da durdurmayacaktır.”
Deniz seviyesindeki yükselmeler Şangay'dan Londra'ya, Florida'nın ya da Bangladeş'in alçak bölgelerine ve Maldivler gibi tüm uluslara kadar birçok şehri tehdit ediyor. Örneğin Birleşik Krallık'ta 2 metre ya da daha fazla bir yükselme Hull, Peterborough, Portsmouth ve Londra'nın doğusu ile Thames Halici gibi bölgelerin sular altında kalma riskiyle karşı karşıya kalmasına neden olabilir. Buzulun on yıllar içinde başlayabilecek çöküşü, New York ve Sydney gibi büyük şehirleri de sular altında bırakabilir. ABD'nin güneyindeki New Orleans, Houston ve Miami'nin bazı bölgelerinin de özellikle sert darbe alacağı tahmin ediliyor.
CNN’in ‘The world’s ice sheets just got a dire prognosis, and coastlines are going to pay the price’ başlıklı haberinden derlenmiştir.


