10 ormancı nasıl öldü? Dernek başkanı ihmalleri tek tek sıraladı

Eskişehir'in Seyitgazi ilçesine bağlı Büyükyayla Mahallesi yakınlarındaki ormanlık alanda dün başlayan yangının söndürülmesi için havadan ve karadan müdahale sürüyor.
Gece boyunca karadan aralıksız devam eden çalışmalara günün ilk ışıklarıyla havadan destek yeniden başladı. Alevlerin yayılmasını önlemek amacıyla bazı bölgelere iş makineleriyle yangın emniyet şeritleri açıldı.

Jandarma ekiplerinin kayıpları arama-kurtarma çalışmasında, dün akşam saatlerinde 5 orman işçisi ve 5 AKUT mensubunun cenazelerine ulaşıldı. 14 kişi hastanede tedaviye alındı.

Alevlerin beklenmedik şekilde yön değiştirmesi yangın ekipleri zor durumda bıraktığı ve 5 orman işçisi ve 6 sivil toplum gönüllüsü yakındaki bir mağaraya sığınması akabinde tekrar yön değiştiren yangının arasında kalan 10 orman işçisi hayatını kaybettiği açıklandı.

SON DAKİKA! Eskişehir'deki yangında 10 orman işçisi şehit oldu

Konuyla ilgili Türkiye Ormancılar Derneği Genel Başkanı Ahmet Hüsrev Özkara Halk TV'de Gizem Çetin'in sorularını yanıtladı.

Özkara, Çetin'in "10 can kaybımız var. Yapılan açıklamada, rüzgâr birdenbire yön değiştirdi, mağaraya sığınmak zorunda kaldılar ve sonrasında da bu felaket yaşandı. Sizin gözünüzle bize ne olduğunu ve hatanın ne olduğunu aktarır mısınız?" sorusu üzerine şu yanıtı verdi:

Rüzgâr ters döndü ifadesi anlamsız bir ifade. Zaten rüzgâr adres sormaz. Hepimiz orman yangınlarında rüzgârın yön değiştirebileceğini ve böylesi bir durumda tedbirli olmak gerektiğini bilerek hareket ederiz. Dolayısıyla böyle bir gerekçeyi bizim kabul etmemiz mümkün değil. Gerekli tedbirlerin alınmadığını, iyi bir iletişimin sağlanmadığını, iyi bir koordinasyonun yapılmadığını biliyoruz. Bize en son gelen bilgi, Eskişehir Orman Bölge Müdürünün görevden alındığı. Neden görevden aldınız bu arkadaşı? Çünkü bu işin komutanı o. O bölgenin ana, birinci yetkilisi Orman Bölge Müdürü. Demek ki ortada bir sıkıntı var. Çünkü bir iki gün öncesinden bize gelen bilgiler, orada iyi bir yönetim anlayışının hâkim olmadığı konusunda açık bir şekilde yüksek sesle söyleniyordu. Yani şaşırtıcı bir sonuç değil bu. O nedenle bizim böyle bir gerekçeyi kabul etmemiz mümkün değil.

"ÜZERLERİNDE ATEŞE DAYANIKLI ELBİSE YOK"

Doğrudur, ters bir rüzgâr olmuştur, olur ve siz de etkilenirsiniz. Zaten dikkat ederseniz, önce zehirleniyorlar, yanma olayı sonra. Dolayısıyla da bizim burada özellikle vurgulamamız gereken konu şu: Orman yangınları ciddi bir iştir. Savaşla mücadele diyoruz, önemli bir afetle, felaketle mücadele ediyoruz. Ciddiye alınması gerekiyor. Tedbirlerin olmadığını görüyoruz, koruyucu kişisel donanımların olmadığını görüyoruz. Ben izliyorum, bütün kareleri; üzerlerinde ateşe dayanıklı elbise yok, maske yok, tedbirli değiller. Bir ekip çalışması, bir düzeni yok, dağınık. Bunlar görünüyor.

Özkara, Çetin'in "Peki, eksiklikleri saydınız ama sizce bunlar neden yok?" sorusu üzerine ise şu ifadeleri kullandı:

Bir konunun başarıya ulaşması için tecrübeli, liyakatli insanların görev devamlılığının olması lazım. Maalesef orman teşkilatımızda bu devamlılık kırıldı. 10 yıldır yürütülen görev değişimleri var. Bir yerde 10 yıl çalıştıktan sonra sizi başka bir yere gönderiyorlar. Orman yangınları konusunda uzman olan şube müdürlerimizi, bilgi işlem şube müdürlüğüne gönderdiler. Yani böyle boşa çıkardılar. Yılları bu mücadelelerin içinde geçmiş, doğal olarak bu tür tecrübeli arkadaşlar sahadan çekilince, emekli olunca, bunların yerine koyacakları insanları yetiştiremediler. Eğitim merkezlerimiz kapatıldı. Buca Eğitim Merkezimiz kapatıldı. Eğer siz personelinizi eğitemezsiniz, sürekli hazırlıklı bir halde o personeli hazırlayamazsınız, bu sonuçlar kaçınılmaz. Savaş, bu işi bilen, iyi, devamlı kadrolarla kazanılır.

Yangında ölen işçilerden biri daha yeni işçi, yani daha stajyer. Bu insanın böyle bir sahada kullanılması yanlış. Hangi gerekçeyle gönderdiniz? Bir ayda ne öğretebilirsiniz? Bu tür zor koşullarda, daha işin başında o kişiler panikliyorlar, işin zorluğunu görüyorlar. Hâlbuki daha önce bir staj süresi yaşasalar, iyi bir eğitimden geçseler, usta-çırak ilişkisiyle hazırlanmış olsalar, bu tür sonuçların ortaya çıkması bu kadar olmaz. Bugüne kadar yaşadığımız en büyük ölüm sayısı, en büyük şehidimiz. Bu konu öyle basit geçiştirilecek, “Rüzgâr ters döndü” ile açıklanacak bir olay değil.