2B arazi nedir? İş Yaşam Haberleri

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İstanbul’da, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü'nün (TKGM) 178. Kuruluş Yıl Dönümü programında 2B araziler konusunda bir açıklama yaptı. Kurum, konuyla ilgili çalışmalarının sürdüğünü belirterek, "5 milyon vatandaşımızın heyecanla beklediği bir adım atıyoruz. Tapu teşkilatımızla kayıt altına alınmamış tek bir metrekare 2B alanı bırakmayacağız. Orman vasfını yitirmiş tüm alanlarda tespit çalışmalarını bu yıl sonuna kadar tamamlayacağız. Bu alanların kullanıcılarını süratle tespit edecek ve yıllardır tapu bekleyen vatandaşlarımıza tapularını kazandıracağız. Ben yıl sonuna kadar tamamlayacağımız bu dev projemizle mülkiyet hakkına kavuşacak tüm vatandaşlarımıza, ailelerimize, annelerimize, yavrularımıza şimdiden hayırlı uğurlu olsun diyorum" dedi.

Kamuoyunda "2B Kanunu" olarak adlandırılan orman vasfını yitirmiş hazine arazilerinin satışını öngören kanun 2012 yılında yürürlüğe girdi.2B alanlar, adını 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 2. maddesinin B bendinden alıyor.

Bu araziler, geçmişte orman vasfı taşıyan ancak yangın, turizm, tarım, hayvancılık, yerleşim nedeniyle orman niteliğini yitiren devlet arazilerini kapsıyor. Bu alanların tespiti yapıldıktan sonra kullanım alanı ve yerine göre tapu çıkarılıyor ve üzerinde bulunan kişilere devlet tarafından satışı yapılıyor. İmar alanı içerisinde olup olmadığı, bölgenin özelliklerine göre imar hakkı doğabiliyor ya da tarım alanı vs olarak nitelik kazanıyor.

2B kapsamında olduğu tespit edilen alanlar için rayiç bedel belirleniyor. Bunun üzerinden arazide üzerinde bulunan kişilere tebligat gönderilip belirlenen sürede alım hakkı tanınıyor. Araziyi kullanan kişiler, satın almazsa devlet tarafından satışa çıkarılıyor. Bu tapuları alanlar daha sonra arazileri istedikleri kişilere satabiliyor.

Bu araziler daha çok ormanların fazla olduğu Ege, Akdeniz ve Marmara bölgesinde bulunuyor. Kaçak yapılan yazlıklar, turizm alanları, bağ evleri, seralar, zeytinlikler bu kapsamda yer alıyor.

Bakan Kurum'un 5 milyon kişiyi ilgilendirdiğini söylediği çalışmanın yapılmasının ardından belirlenen şartları sağlayarak bu alanları kullananlar (kanunun yürürlüğe girdiği 2012 yılında, 2011 öncesinde araziyi kullandığı tespit edilen kişilere hak verildi), tespit edilen tutarları ödeyerek bu arazilerin sahibi olabilecekler.