6 Şubat depremlerinde çadır satan Kızılay dan yeni savunma Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
Kahramanmaraş depremlerinin ilk günlerinde Kızılay iştirakinin, deposundaki çadırları para karşılığı Ahbap Derneği'ne sattığı ortaya çıkmıştı. Derneğin kurucusu Haluk Levent, “Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş ile anlaşmanın ardından 2050 tane çadırın deprem bölgesine gönderildiğini” açıkladı. Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş’nin çadırları deprem bölgesine göndermek yerine satması tepki toplamış, bunun üzerine bir açıklama yapan dönemin Kızılay Başkanı Kerem Kınık, Ahbap ve Kızılay’ın işbirliğinin “ahlaki, akılcı ve yasal” olduğunu savunmuştu.
Kızılay'dan yeni bir savunma daha geldi. Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, 6 Şubat depremlerinde Kızılay'ın çadır sattığı ortaya çıkmasının ardından yaşanan tartışmalarla ilgili soru üzerine, "Bizim o dönemde yaşananlarla alakalı aslında sözle değil, icraatla konuşmamız gerekiyor. Afet dönemiyle alakalı, yatırım tarafını da aynı dernek tarafı gibi herhangi bir afet döneminde ellerinde olan herhangi bir şeyin Kızılay dışına çıkmasını dernek kararına bağladık. Ve bu yönetim kurulu kararından sonra bize sormadan insani yardım malzemelerinden herhangi birini afet döneminde herhangi bir yere veremezler. 157 yıllık bir kurum hafızası var. Bu kurum hafızası ister istemez refleks olarak bile aslında bu tarz hataların önüne geçebiliyor.
"OLAYLA ALAKALI OLAN KİMSE BURADA ÇALIŞMIYOR"Ama bir yatırım grubunu iyi niyetle de kursanız, yatırım grubunu kurarken eğer afetle alakalı yetkilerinde bir kısıtlama yapmadıysanız, afet döneminde onların yaptıkları bir hata sizin dernekte hem de en ihtiyaç duyduğunuz o güven damarına zarar verebiliyor. Şu anda o olayla alakalı hiçbir çalışan yatırım grubunda çalışmıyor. Tamamı artık burada değiller. Onun dışında da afet döneminde yatırım grubunun kendi kanatlarıyla uçma özelliğini tamamen sınırladık ve dernek yönetimine aldık. 157 yıllık Türk Kızılay, halkın Kızılay'ıdır, milletin Kızılay'ıdır. Milletimiz bize bazen kızar. Kızmakta da haklıdır. Ama günün sonunda 'Sen benim yine Kızılay'ımsın' der ve kucak açar. Bunu bağış rakamlarınıza bakarak söylüyorum. Kan bağışında rekor kırıyoruz. Koyduğumuz her bağış hedefine ulaşabiliyoruz. Dolayısıyla şu anda iyi olduğumuzu düşünüyorum" dedi.
Kahramanmaraş depremlerinin ilk günlerinde Kızılay iştirakinin, deposundaki çadırları para karşılığı Ahbap Derneği'ne sattığı ortaya çıkmıştı. Derneğin kurucusu Haluk Levent, “Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş ile anlaşmanın ardından 2050 tane çadırın deprem bölgesine gönderildiğini” açıkladı. Kızılay Çadır ve Tekstil A.Ş’nin çadırları deprem bölgesine göndermek yerine satması tepki toplamış, bunun üzerine bir açıklama yapan dönemin Kızılay Başkanı Kerem Kınık, Ahbap ve Kızılay’ın işbirliğinin “ahlaki, akılcı ve yasal” olduğunu savunmuştu.
Kızılay'dan yeni bir savunma daha geldi. Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, 6 Şubat depremlerinde Kızılay'ın çadır sattığı ortaya çıkmasının ardından yaşanan tartışmalarla ilgili soru üzerine, "Bizim o dönemde yaşananlarla alakalı aslında sözle değil, icraatla konuşmamız gerekiyor. Afet dönemiyle alakalı, yatırım tarafını da aynı dernek tarafı gibi herhangi bir afet döneminde ellerinde olan herhangi bir şeyin Kızılay dışına çıkmasını dernek kararına bağladık. Ve bu yönetim kurulu kararından sonra bize sormadan insani yardım malzemelerinden herhangi birini afet döneminde herhangi bir yere veremezler. 157 yıllık bir kurum hafızası var. Bu kurum hafızası ister istemez refleks olarak bile aslında bu tarz hataların önüne geçebiliyor.
"OLAYLA ALAKALI OLAN KİMSE BURADA ÇALIŞMIYOR"Ama bir yatırım grubunu iyi niyetle de kursanız, yatırım grubunu kurarken eğer afetle alakalı yetkilerinde bir kısıtlama yapmadıysanız, afet döneminde onların yaptıkları bir hata sizin dernekte hem de en ihtiyaç duyduğunuz o güven damarına zarar verebiliyor. Şu anda o olayla alakalı hiçbir çalışan yatırım grubunda çalışmıyor. Tamamı artık burada değiller. Onun dışında da afet döneminde yatırım grubunun kendi kanatlarıyla uçma özelliğini tamamen sınırladık ve dernek yönetimine aldık. 157 yıllık Türk Kızılay, halkın Kızılay'ıdır, milletin Kızılay'ıdır. Milletimiz bize bazen kızar. Kızmakta da haklıdır. Ama günün sonunda 'Sen benim yine Kızılay'ımsın' der ve kucak açar. Bunu bağış rakamlarınıza bakarak söylüyorum. Kan bağışında rekor kırıyoruz. Koyduğumuz her bağış hedefine ulaşabiliyoruz. Dolayısıyla şu anda iyi olduğumuzu düşünüyorum" dedi.


