65 yıl sonra eve döndü, Marcus Aurelius’a ilk ziyaret
Hurriyet sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Beştepe Millet Kütüphanesi’nde düzenlediği Uluslararası Arkeoloji Sempozyumu ve Arkeolojinin Altın Çağı Sergisi’ndeki törende özetle şunları söyledi:
KIYAMETE KADAR BURADAYIZ
“Bugün dünyanın herhangi bir ülkesine gidilse, oradaki insanlara insanlığın en eski yapıları hangileridir diye sorulsa alınacak cevap büyük ihtimalle ya Mısır piramitleri ya da İngiltere’deki taş yapıt olur. Oysa hemen yanı başımızda Şanlıurfa ilimizin Haliliye ilçesinde bulunan Göbeklitepe’nin geçmişi taş yapıttan 7 bin yıl, Mısır piramitlerinden ise 7 bin 500 yıl öncesine uzanmaktadır. Yani tam 12 bin yıllık bir yapıdan bahsediyoruz. Her zaman söylüyorum. Milletçe biz bin yıldır buradayız. İnşallah kıyamete kadar da burada olmaya devam edeceğiz.
ARKEOLOJİ EKİPLERİMİZ DESTAN YAZIYOR
Karada kazı ekiplerimiz, sualtında ise dalgıç biliminsanlarımız arkeolojide adeta destan yazıyor. Arkeolojide bu destanı yazmanın ötesinde insanlık tarihine eşsiz katkılar yapıyor. Türkiye, gerek toprak yüzeyi gerek sualtı keşiflerinde dünya arkeolojisinde ilk sırada yer alıyor. Mağara kazılarından Taş Tepeler projesine, höyüklerimizden klasik dönem kentlerine, Ahlat Selçuklu Meydan Mezarlığı’ndan Malazgirt Savaş Alanı araştırmalarına uzanan her çalışmayla Anadolu’nun kadim geçmişini farklı yönleriyle ortaya koyuyoruz.
2023’te, Cumhuriyet tarihimizin en kapsamlı arkeoloji çalışması olan Geleceğe Miras projesini başlattık. Bu projeyle Türkiye’de arkeolojiye ayrılan kaynağı katbekat artırdık.
250 KAZI BAŞKANLIĞI
Ülkemizin dört bir yanındaki kazı başkanlıklarımızın sayısını son yedi yılda 151’den 250’nin üzerine çıkardık. Sadece 2024 yılında kazı çalışmaları için 2000’den fazla uzman, 3000’i aşkın çalışanla arkeoloji faaliyetlerine önemli bir istihdam desteği sağladık. Daha önce kazılar, biliyorsunuz, kısıtlı bir süre zarfında yapılıyor, kazı sezonu yaklaşık 90 günden oluşuyordu. Kazı alanının açılıp kapatılma süreçleri de göz önüne alındığında, bu süre neredeyse 40-50 güne düşüyordu. Sağladığımız yeni imkânlarla kazı süresini 12 aya çıkardık.
GECE MÜZECİLİĞİ�
Ülkemizde kazı çalışmaları 163 yıl önce Efes’te başlamıştı. O dönemde yabancı hocalar tarafından yürütülen çalışmalar vardı. Proje ile ören yeri kazılarında Türk koordinatör kazı başkanlığı uygulamasını biz başlattık. 27 noktada devreye aldığımız gece müzeciliği uygulamasıyla ziyaretçiler gece de büyüleyici bir tarih yolculuğuna çıkıyor. Bu ay itibarıyla Türk-İslam Dönemi Mezar Taşları ve Kitabeleri Ulusal Envanter Projesi’ni de başlatmış bulunuyoruz. Yakın zamana kadar geri plana itilen Türk-İslam arkeolojisini hayata geçirmek de hamdolsun yine bize nasip oldu. Medeniyet mirasımızın izlerini evvela Anadolu’ya giriş kapımız olan Kars Ani Harabeleri’nde ardından da Ahlat’ta, Malazgirt’te sürmeye başladık.”
KEŞİFLERDE İLK SIRADAYIZ
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ünlü Roma imparatoru Marcus Aurelius’un Burdur Boubon Antik Kenti’nden kaçırılan ve geçen ay ABD’den iade edilen heykelinin de olduğu sergiyi gezdi. Erdoğan “Türkiye, gerek toprak yüzeyi gerek sualtı keşiflerinde dünya arkeolojisinde ilk sırada yer alıyor” dedi.
‘ARKEOLOJİNİN ALTIN ÇAĞI’
‘Arkeolojinin Altın Çağı’ sergisi, Türkiye’nin arkeolojik mirasının en nadide örneklerini ağırladı. ABD’den iade süreçlerinin ardından anayurduna getirilen Roma İmparatoru Marcus Aurelius’un heykeli, serginin en dikkat çeken eseri oldu. Tarihin derinliklerinden günümüze ulaşan Marcus Aurelius heykeli, ilk kez Beştepe’de görücüye çıktı. Dünyada ses getiren birçok buluntunun yer aldığı sergide, eserlerin yüzde 80’den fazlası ilk kez sergileniyor.
DÖNÜŞÜM SIRASI HAYDARPAŞA VE SİRKECİ’DE
CUMHURBAŞKANI, kültür sanat alanındaki gelişmeleri anlatırken şöyle konuştu: “Hat sanatından minyatür sergilerine farklı alanları kapsayan Kültür Yolu Festivallerimiz ve Yaşayan Miras Şölenlerimiz tüm hızıyla devam ediyor. Kütüphanecilik başta olmak üzere diğer alanlarda da yeni rekorlar kırdık. Çok titiz bir restorasyon ve yeniden ihya çalışmasıyla 2023 yılında hizmete açtığımız Rami Kütüphanesi’ni 2.5 yılda tam 7 milyon kişi ziyaret etti. 86 yıllık aranın ardından asli kimliğine kavuşturduğumuz Ayasofya-i Kebir Camii’ni tarihinin en kapsamlı restorasyon sürecine aldık. Galata Kulesi’ni eski ihtişamlı günleriyle yeniden buluşturduk. Çökme noktasına gelen Kız Kulesi’ni inşallah daha yüzyıllarca ayakta kalabilecek şekilde aslına sadık kalarak elden geçirdik. İstanbul Arkeoloji ve Ankara Resim Heykel müzelerimizin bakım ve onarım çalışmalarını başarıyla nihayete erdirdik. Başkentimizin kangrene dönen CSO projesini CSO Ada olarak hayata geçirdik. Bu dönüşümün bir sonraki durağı Haydarpaşa ve Sirkeci olacak. Hem Haydarpaşa’da hem Sirkeci’de raylı ulaşım hizmetleri sunarken kültür, sanat ve tarih de yeniden hayat bulacak.”
JALE HOCA’YA TEŞEKKÜR
ERDOĞAN, Marcus Aurelius heykelinin getirilmesinde rol alan Profesör Jale İnan’a şu sözlerle teşekkür etti: “Hem gönül coğrafyamızda hem de dünyanın diğer bölgelerinde kültür varlığımıza sahip çıkıp her birini ihya ederken, ülkemizden kaçırılan tarihi eserlerin Türkiye’ye iadesi için de yoğun bir mücadele içindeyiz. 2002’den bugüne tam 13 bin 291 tarihi eserin anavatana iade edilmesini sağladık. Bu eserlerin sonuncusu olan ve tam 65 yıl önce ülkemizden kaçırılan Marcus Aurelius bronz heykeli şu anda sizlerin ziyaretine açıktır. Türk arkeolojisinin öncü isimlerinden merhum Jale İnan Hocamız bu kıymetli parçanın bulunması için kolları sıvayan ilk isimdi. Eseri bulmak tabii ki yeterli olmadı, getirilmesi için çok daha çetin bir mücadele verildi. Uzmanlarımız heykelin bize ait olduğu ispatlamak için kaidesini santim santim ölçtüler. Silikon kalıplarını çıkartılar, aynı bölgedeki eserlerden numuneler topladılar. Sonunda bu eserleri yeniden ülkemize kazandırdılar. Bu vesileyle Profesör Jale İnan Hocamızı şükranla anarken, eserin iade sürecinde emeği geçen herkesi canıgönülden tebrik ediyorum.”


