Aileyi Yeşilçam babaları kurtaracak
SonTurkHaber.com, Sabah kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Dünya genelinde ciddi bir nüfus problemi yaşanıyor. Birlemiş Milletler tarafından hafta içerisinde açıklanan bir rapor durum şu ifadelerle özetlendi: "Dünya doğum oranı benzeri görülmemiş bir düşüşte..." Dolayısıyla birçok ülkede aile kavramı baştan şekilleniyor diyebiliriz. Ülkeler geleceklerini korumak için çocuk sayısını artırmanın yollarını arıyor. Bu nedenle evlilik yeniden hak ettiği değere yani kutsallığına kavuşuyor. Diğer taraftan babalık anlayışı da değişiyor. 'Latte babaların' yerine 'Yeşilçam babaları' geri geliyor. Malumunuz bugün Babalar Günü. Biz de haberimizde bir Babalar Günü dosyası yapalım dedik. İlk önce babalarla ilgili son zamanlarda yayınlanan araştırmalara bakalım, ardından da bu güne özel diğer verilere odaklanalım.
ZİHİNSEL SAĞLIĞA ETKİSİ
❙Rutgers Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre depresyondaki bir babanın çocukları üzerindeki etkisi de fazlasıyla olumsuz oluyor. Buna göre eğer bir çocuk 5 yaşındayken babasında ruhsal problem varsa, aynı çocuğun 9 yaşına geldiğinde davranışsal sorun yaşama riski yüksek oluyor. Dolayısıyla küçük yaşta babalarının depresyonuna maruz kalan çocukların ileriki yaşlarında ruhsal sorun yaşama ihtimali yüksek oluyor. ❙Sciencedirect sitesinde yayınlanan bir diğer araştırmada baba ile çocuk arasındaki 'oyun bağı'na dikkat şekildi. Alman ve ABD'li uzmanlar, babaların erken yaşta çocuklarıyla oyun etkileşimini ve sonuçlarını inceledi. Erken yaşlarda babasıyla oyun bağı güçlü olan çocukların sosyal ve duygusal gelişimi olumlu oluyor.

OKUL BAŞARISINDA KRİTİK EŞİK
❙ABD'de bulunan Virginia Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada çocukların eğitim hayatındaki başarısı mercek altına alındı.
Uzmanlar babaları ile güçlü ilişkiye sahip çocukların okul başarısı ve davranışsal gelişimlerinde daha sağlıklı olduklarını saptadı.
Bu durumun özellikle de erkek çocuklarında daha sık görüldüğü belirlendi. Yani uzmanlara göre okul başarısı ile babaçocuk ilişkisinin güçlü olması gerekiyor.
❙Deakin Üniversitesi'nin çalışmasında ise babaların yüzde 10'unun doğum sonra anksiyete yaşayabildiğine dikkat çekildi. Bu süreçte babaların özellikle kendi akranlarıyla vakit geçirmesinin işe yaradığı belirtildi.
❙Avustralya Aile Çalışmaları Enstitüsü tarafından yürütülen çalışmada da güçlü bir baba figürü bağına vurgu yapıldı. Çıkan sonuçlara göre baba figürü ile güçlü bağı olan çocukların ileriki yaşlarında eşlerine şiddet eğilimi gösterme ortanları yüzde 45 oranında daha düşük oluyor.

ANNELER GÜNÜ SAYESİNDE ORTAYA ÇIKTI
Biraz da Babalar Günü'nün ilk çıkışına bakalım. Anneler Günü olmasaydı babaların da bir günü olmayacaktı. Yani Anneler Günü ilk olarak 1908 yılında ABD'de ortaya çıktıktan sonra kısa sürede çok popüler olunca "Hadi Babalar Günü" de yapalım dendi. İlk Babalar Günü'nü ABD'de babasını maden kazasında kaybeden Grace Clayton'un kutladığı kabul ediliyor. Haziran ayında kutlanmasının nedeni de Clayton'un babasının doğum günü 5 Haziran'dı. Zamanla haziran ayının üçüncü pazar gününe karar verildi. 1930'lara kadar kutlamalar çok popülerleşmedi. Ancak Büyük Buhran yani ABD'deki ekonomik krizden kurtulmak isteyen işletmeler Babalar Günü'nü de büyük bir fırsata çevirmeyi başardı.

BİRÇOK YERDE FARKLI ZAMANLARDA KUTLANIYOR
Babalar Günü özellikle Katolik Avrupa'da farklı tarihlerde kutlanıyor. İspanya ve İtalya gibi ülkelerde 19 Mart'ta kutlanıyordu. Almanya'da Paskalya'dan (Nisan ayı) 40 gün sonra. Yani Hazreti İsa'nın göğe yükseliş gününde kutlanıyor. Avustralya ve Yeni Zelanda'da Babalar Günü eylül ayının ilk pazar günü kutlanıyor. Rusya, 23 Şubat'ta kutlamaya devam ediyor. Tayland'da Babalar Günü, ulusun babası olarak kabul edilen eski kral Bhumibol Adulyadej'in doğum günü olan 5 Aralık'ta kutlanıyor.

ÜLKELERE GÖRE 'BABA'LIK KAVRAMI
❙TÜRKİYE: Her ne kadar son yıllarda ülkemizdeki baba kavramında modernleşme adı altında bir takım değişiklikler olsa da Yeşilçam'a geri dönüş başladı diyebiliriz. Sessiz, uzaktan takip eden, fazlasıyla korumacı ve fedakar... Mangalcı babalar candır.
❙MEKSİKA: Bu ülkede babalar genellikle ciddi, otoriter ve korumacı olarak kabul ediliyor.
❙JAPONYA: Geleneksel babalar 'sessiz ve savaşçı; samuray gibi', modern babalar için ise 'ikumen; aktif çocuk büyüten baba' tanımı kullanılıyor.
❙FRANSA: Babalar genellikle çocuklarıyla sosyalleşen bir figür oluyor.
❙BREZİLYA: Türkiye'ye benzetebiliriz, mangalcı babalar burada da yaygın.
❙NORVEÇ: 'Çocuğumla arkadaş olabilir' düşüncesi baskın.
BABA KOLTUĞUNUN YERİ HER KÜLTÜRDE BELLİDİR
Anneler Günü'nde 'anne terliği'nin dünyanın dört bir yanında nasıl aynı işe yaradığını yazmıştık. Bugün de farklı ülkelerden babaların benzeyen özelliklerini derledik:
❙KUMANDA: Hangi milletten olursa olsun, kumanda bir baba için namus meselesi.
❙ ARABA: Birçok ülkede babalar, arabalarına gözü gibi bakar.
❙YERSİZ SİNİR: Sosyal ağlarda paylaşılan videolara da yansıdığı üzere ülke fark etmeksizin babaların bir ortak özelliği de yersiz ve komik şekilde sinirlenmeleri oluyor.
❙KELİME OYUNLARI: Çocuklarımın bana en çok laf söylediği konu bu diyebilirim.
Ne zaman bir kelime oyunu ile espri yapsam hemen "Baba yapmaaa" diye cevap veriyorlar. Ama babaların kelime oyunu küresel bir değer, korumamız lazım yani.
❙TAMİRCİYE GEREK YOK: Birçok ülkede babalar kendilerini 'her işi yapabilen' biri olarak göstermekten büyük keyif alıyor.
❙O KOLTUK BENİM: Herhangi bir ülkede herhangi bir eve girseniz baba koltuğu bellidir.
GÜNÜMÜZDE DAHA ÇOK VAKİT GEÇİRİLİYOR
Araştırmalara göre artık babalarla çocukları geçmişte göre çok daha fazla vakit geçiyor. Nevada Üniversitesi'nin çalışmasına göre şimdilerin babaları çocuklarıyla geçmişte ebeveynlerin kendileriyle geçirdikleri ortak zamandan üç kat daha fazla vakit geçiriyor. Araştırmacılara göre baba ile çocuğun birlikte sağlıklı ve olumlu vakit geçirmesi çocuğun ileriki yaşlardaki ruhsal ve fiziksel sağlığını pozitif anlamda etkiliyor.


