Akit yazarından Saadet Partisi liderine açık mektup: Partiniz iktidarda olsa CHP’nin eleştirileri çerçevesinde mi icraat sergilerdi?
SonTurkHaber.com, T24 kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan'a açık mektup yazdı. Partinin iktidara gelebilirse neler yapabileceklerini soran Karahasanoğlu, LGBTİ+ kimliği ve şarkı sözleri nedeniyle hedef gösterilen Mabel Matiz'i de örnek vererek; "Partiniz iktidar olsa CHP’nin eleştirileri çerçevesinde mi icraat sergilerdi?" diye sordu.
Karahasanoğlu'nun yazısı şöyle:
"Son aktüel somut olayları aktarıp, Saadet Partisi’nin görüşünü soracağım.
1) Diyanet İşleri Başkanlığı görevini dolduran Prof. Dr. Ali Erbaş’ın CHP’liler tarafından yoğun olarak eleştirildiği tesettür hutbesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Hutbede İslam’ın emirleri mi anlatılmıştır, siyasi bir söylemde mi bulunulmuştur. CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka’nın hakaretleri hakkında partinizin görüşü nedir? Sizin iktidarınızda, verilen hutbe mi okunacaktır, Nazlıaka’nın isteği mi yerine getirilecektir?
2) Dünkü internet sitelerinde canlı bir gelişme olarak verilen haberlerden birisini aktarayım.. Türk toplumunun örf ve adetlerine aykırı şarkıları ve ifadeleriyle sıkça gündeme gelen Mabel Matiz isimli dinin kavramlarını tahrip etmek isteyen provokatörün ‘Perperişan’ şarkısındaki sözlerinin kamuoyunda büyük tepki çekmesi üzerine, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı erişim engeli talebinde bulundu. İçişleri Bakanlığı da, “Mabel Matiz hakkında, Türk Ceza Kanunu’nun 226’ncı maddesi kapsamında, İçişleri Bakanlığımızca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur.” açıklaması yaptı. CHP’li birçok isim, hem erişim engeline, hem suç duyurusuna itiraz ettiler.. Saadet Partisi olarak sizler; Aile Bakanlığı, erişim engeli kararı, İçişleri Bakanlığı’nın suç duyurusu hakkında ne düşünüyorsunuz? Saadet Partisi iktidarda olsa idi, aynı uygulamalara mı imza atardı? CHP’nin eleştirileri çerçevesinde mi icraat sergilerdi?
3) Kızılcık Şerbeti isimli bir dizinin senaristinin, genç kızlarımızı tahkir ederek, “Liselerde, üniversite yurtlarında para karşılığı seks yapan kızlar var ve bu normal” sözleri hakkında ne düşünüyorsunuz. Bu senaristgözaltına alındı. Bu sözlerin soruşturulmasına CHP’lilerden büyük tepki geldi.. Saadet Partisi iktidarında, bu tür sözler için savcılık soruşturması açılır mı, CHP’lilerin eleştirileri gibi, bunların düşünce özgürlüğü kapsamında kaldığını mı söylersiniz?
4) RTÜK’ten dün yapılan açıklamada, “5 dijital platformda yayınlanan bazı içeriklerin ‘milli ve manevi değerlere aykırı bulunması’ sebebiyle, bu platformlara üst sınırdan para cezası ve katalogdan çıkarma kararı alındığı”belirtildi. Kararın gerekçesinde, eşcinsellik propagandası sebebi ile ceza verildiği belirtiliyor. Kararın metnine ulaşamadım. Ancak, önceki benzeri kararların hemen hepsinde, CHP kontenjanından RTÜK’e üye olan isimler, bu kararlara itiraz ediyorlar ve cezanın reddini istiyorlar. Saadet Partisi olarak, son verilen karardaki 5 dijital platforma RTÜK’teki çoğunluğun verdiği ceza kararı mı doğrudur, yoksa CHP’li üyelerin (muhtemel) itirazları mı doğrudur? Saadet Partisi’nin bu konuda görüşü nedir? Saadet Partisi kontenjanından üyelerin çoğunlukta olduğu bir RTÜK’de aynı karar mı verilirdi, yoksa CHP kontenjanından gelen üyelerle birlikte, SP kontenjanından gelen üyeler de “eşcinselliği meşrulaştıran platformlar”için özgürlük yönünde mi oy kullanırlardı?
5) CHP’yi desteklemekten asla geri durmayan Cumhuriyet Gazetesi, CHP’lilerden de görüş alarak, dünkü nüshalarında “Diyanet’in desteklediği ‘manevi rehberlik’ uygulamasına uzmanlardan tepki var” haberi yayınladılar.. Diyanet İşleri Başkanlığı ve bazı üniversitelerin organizesinde, “manevi rehber” uygulaması başlatılmış.. Bu kapsamda yakın tarihte, Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı yetkin görevlilerin, hastaneleri ziyaret ederek, tedavi gören insanlarımıza manevi destekte bulunmaları eleştirilmiş. Okullarda öğrencilerimizin kötü alışkanlıklara kapılmamaları için, çalışmalar yapılması eleştirilmiş. CHP’liler bu uygulamaya hemen son verilmesi gerektiğini belirtiyorlar. Saadet Partisi iktidarında, CHP’nin itirazı çerçevesinde mi, yoksa bugünkü uygulama çerçevesinde mi hareket edilecektir? Hatta bu uygulamanın, CHP’nin tüm itirazlarına rağmen, aslında geç kalmış bir uygulama olduğu yönündeki eleştirime hak verir misiniz?
6) Geçtiğimiz aylarda başörtülü bir hakimin bulunduğu mahkemede duruşması olan ve uyuşturucu sanıklarını savunan laikçi bir avukat,“Başörtülü hakimin tarafsız olmayacağı düşüncesi ile reddini istiyorum”demişti.. CHP listesinden uzun yıllar siyaset yapan, bakanlık ve milletvekilliği yapan, şimdilerde de bu partiyi destekleyen Fikri Sağlar da, “Başörtülü hakimin tarafsız olamayacağını, bu sebeple başörtülü hakimlerin ihraç edilmesini” istemişti. Saadet Partisi, CHP’lilerin bu isteklerine katılır mı? Bugünkü iktidarın uygulaması çerçevesinde, başörtülü ve başörtüsüz ayrımı yapmaksızın, hakimlerin görev yapmasından mı yanadır?"
Yazının tamamını okumak için .


