AKP ve MHP seçmeni İmamoğlu sorusuna öyle bir yanıt verdi ki: Cumhur u eriten şüphe

Türkiye, TÜSİAD başkanlarının iktidara yönelik eleştirileri sonrası başlatılan soruşturma, İBB Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptal edilmesi ile sarsılırken tüm bu süreçte Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in pazara çıkan vatandaşın cebinde karşılık bulmayan 'sıkı para politikaları' ile karşı karşıya kaldı.

Geçtiğimiz süreçte yaşananların vatandaştaki karşılığını araştıran GENAR, Mart 2025 tarihli Türkiye Raporu’nu paylaştı. Araştırma çarpıcı sonuçlar ortaya koyarken enflasyon ve hayat pahalılığı ile güven sorunu dikkat çekti.

GENAR raporunda toplumun birincil gündemi ekonomik sorunlar olarak görünse de, kamuoyunda en fazla tartışılan ve geniş yankı uyandıran konunun İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik soruşturmalar olduğu belirtildi.

İmamoğlu’nun diplomasının sahte olduğuna inananların oranı AKP seçmeninde yüzde 43,2 iken, bu seçmen grubunun yüzde 24,1’i iddiaya katılmadığını, yüzde 32,7’si ise fikir belirtmediğini söyledi. CHP seçmeninde diplomanın sahte olduğunu düşünenlerin oranı yüzde 8,1’de kalırken, bu iddiaya inanmayanların oranı yüzde 84,2 oldu.

MHP seçmeninin ise ağırlıklı olarak İmamoğlu’nun diplomasının sahte olduğuna inanmadığı ortaya kondu.

Enflasyonun ve hayat pahalılığının ortak kaygı olarak öne çıktığı raporda, bu iki başlık en önemli ekonomik sorunlar olarak sıralandı.

İşsizlik ve yanlış ekonomik politikalar da katılımcıların sorunlar listesinde yer aldı ancak her kesimden katılımcı, enflasyon ve pahalılığı öncelikli sorun olarak değerlendirdi. Yatırım tercihlerine ilişkin soruda ise katılımcılar altını öne çıkardı.

Ekonomi yönetimine duyulan güvene dair soruya katılımcıların yüzde 26,1’i “hiç güvenmiyorum”, yüzde 41,2’si ise “güvenmiyorum” yanıtını verdi. “Güveniyorum” diyenlerin oranı yüzde 13’te kalırken, “çok güveniyorum” cevabını verenlerin oranı sadece yüzde 1,2 oldu.

Araştırmada TÜSİAD Genel Kurulu’nda Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ile YİK Başkanı Ömer Aras’ın hükümete yönelik eleştirileri ve ardından ifadeye çağrılmaları da yer aldı.

Elde edilen sonuçlara göre, kamuoyunda TÜSİAD’ın ticaret ve ekonomi üzerindeki etkisine dair net bir kanaat bulunmuyor. Özellikle gençler, düşük ve orta gelirli gruplar ile üniversite mezunu bireyler arasında TÜSİAD’a yönelik daha eleştirel bir yaklaşım olduğu görüldü.

Katılımcıların çoğunluğu, TÜSİAD’ın kamuoyuyla kurduğu iletişimde etkili olamadığını ve kendisine yönelik toplumsal algıyı değiştirecek bir hamle geliştiremediğini düşünüyor. Araştırmada kamuoyunun önemli bir kesiminin TÜSİAD’ı “halka yeterince dokunamayan bir seçkinler kulübü” olarak tanımladığı vurgulandı.