Aktivistlerin ifadeleri ortaya çıktı: Şiddet gördük
Hurriyet sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuruda bulunuyor.
Gazze’ye insani yardım için yola çıkan ancak İsrail’in uluslararası sularda saldırıp alıkoyduğu Küresel Sumud Filosu’ndaki bazı aktivistlerin Türkiye’ye getirildikten sonra savcılığa verdikleri ifadelerin detayları ortaya çıktı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’ndeki düzenlemeler gereğince Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma”, “ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması”, “nitelikli yağma”, “mala zarar verme” ve “eziyet” suçlarından yürüttüğü soruşturma kapsamında mağdur-müşteki olarak ifadelerine başvurulan bazı aktivistler özetle şunları söyledi...
KAFES İÇİNDE GÖTÜRDÜLER
Tunuslu denizci Abdallah Messaoudı (28): “İlk müdahale Gezze’ye yaklaşık 70 deniz mili mesafede oldu. İsrail askerleri Aşdod Limanı’nda yaklaşık 24 saat gemiyi ablukaya alarak bizi beklettiler. Bu esnada gemide bulunan herkesin ellerini kelepçeleyip, neredeyse üst üste koydular. Psikolojik şiddete maruz kaldım. Zorla pek çok evrak imzalatmaya çalıştılar. Hatırladığım kadarıyla bunlardan biri İsrail sınırlarına yasadışı girdiğimize dair bir evraktı. Daha sonra tekrar ellerimizi ve gözlerimizi bağlayarak hayvanların bile durmayacağı bir aracın içerisindeki kafese koyarak cezaevine götürdüler. Bu esnada köpekleri kafeslerin üzerine saldılar. 3.5 saat süren yolculuk esnasında uyumayalım diye ellerindeki coplarla sürekli kafeslere vurdular. Cezaevinde bize çok kötü davrandılar. İnsani ihtiyaçlarımızı karşılamamıza engel oldular. Tüm bu süreç boyunca fiziki şiddete de maruz kaldım. Gözaltına alınırken bana çıplak arama yapıldı. Hukuki ve diplomatik destek almamız, yakınlarımızla irtibat kurmamız engellendi.”
KÖPEKLERLE BASKIN
Faslı yazar Ayoub Habraouı (29): “İsrail askerleri bizi rehin aldıktan sonra baş kısmıma doğru silahla lazer işaretleyerek herkesin teslim olmasını istediler. Diz çöktürerek silahın dipçiği ile sırtımıza doğru vurdular. Tokat attılar. Özel kuvvetlerin başındaki kişi görüntümüzü alarak ‘teröristleri yakaladık’ diye yayın yaptı. Plastik ters kelepçe yaptılar. Cezaevindeyken yemek verdiler ancak su vermediler. 2 saatte bir silah ve köpeklerle baskın yapıyorlardı.”
BEN-GVİR BAĞIRDI
Doktor Haşmet Yazıcı (44): “1 Ekim Çarşamba akşamı hücum botları ile tekneleri taciz ederek, su sıkma kaidesiyle saldırıda bulunarak teknelerimizi batırmak istediler. Aşdod Limanı’na götürdüler. Limanda açık alanda ellerimiz arkada, kafamızı yere bastırarak, pasaportlarımızı önümüze koyarak bağdaş vaziyette beton zeminde 2-3 saat boyunca, ‘Gazze’ye gidiyormuşsunuz, gelin de İsrail hapislerinde tatilinize devam edin. Artık sizin için yeni bir süreç başlıyor’ diyerek sabit pozisyonda tuttular. Pozisyonlarını değiştirmek isteyenlerin tekme ile kafalarını yere bastırarak secde pozisyonunda ters kelepçeleyip 1-2 saat beklettiler. İsrail Güvenlik Bakanı Ben-Gvir bu alana gelerek ‘Siz teröristsiniz. İki Yahudi çocuğu öldürdünüz. Sizleri hapishaneye atacağız’ diye bağırdı. Bu esnada ‘Burada bebek katili yok. Siz bebek katilisiniz. Özgür Filistin’ sloganları atılınca polisler döverek ters kelepçe yaptılar.”
VİDEO ÇEKERKEN FARKLI
Sosyal medya içerik üreticisi Mesut Çakar ((33): “Gemiye çıkan polisler video çektikleri için bize kötü muamelede bulunmadılar. Yolculuk esnasında bize yiyecek ve su verdiler. Ancak video çekip propaganda malzemesi olarak kullanacakları için bize iyi davrandılar. Limana çıktıktan sonra ters kelepçe yaparak secde pozisyonunda yaklaşık bir saat beklettiler. Mustafa Çakmakçı isimli arkadaşımızın kolunu kırdılar. İşlemlerimizi yapmak için büyük bir salona götürdüler. Avustralya vatandaşı Ebubekir isimli arkadaşımızı tek başına sorguya alıp darp ettiler. Astım hastası olan 2 kişi nefes almakta zorlandı. İlaç vermediler.”
Sanatçı Bekir Develi (50): “Arkadan kelepçelerken inanılmaz derecede sıkmışlardı. Ellerim bu fiziksel müdahaleden sonra morardı. Tahminen 2 gün sonra yemek verdiler. 4 gün hiç su içmedik.”
TACİZDE BULUNDULAR
İngiliz biyolojist Evie Rose Snedker (26): “Gemide benim kaptan olduğum düşünüldüğü için bana karşı sözlü tacizde bulundular. Aşdod Limanı’na geldiğimizde kollarımdan sıkarak beni ittiler. Ayağıma vurarak fiziksel şiddet uyguladılar. Saçımı çekerek canımı acıtarak saçımdaki tokaya kadar aldılar. Bir asker hem dedektör ile hem elleri ile beni 2 defa aradılar. Ararken özel bölgelerimi insan onuruna yakışmayacak şekilde dokunarak aramaya çalıştılar. Özel bölgeme elleriyle vurdular.”
TÜRKİYE’DEN SUMUD’A DESTEK
Filistin’in özgürlüğü ve Küresel Sumud Filosu’na destek için Ayasofya Camisi önünde bir araya gelen grup, “Özgürlüğe Yürüyoruz” sloganıyla Eminönü Meydanı’na yürüdü. Katılımcılar, “Katil İsrail Filistin’den defol”, “Gazze’ye selam direnişe devam”, “Nehirden denize özgür Filistin”, “Müslüman uyuma kardeşine sahip çık” şeklinde slogan attı. İstanbul Boğazı’nda bir araya gelen Filistin bayraklı tekneler de Eminönü açıklarına hareket etti.
Ankara Ulus’ta toplanan onbinlerce vatandaş, ellerinde Türk ve Filistin bayraklarıyla Kızılay Meydanı’na yürüdü. Kadınlar, Gazze’de İsrail tarafından öldürülen çocuklara dikkat çekmek amacıyla üstü kan lekeleriyle kaplı olan kefenlenmiş çocuk bedenleriyle en ön sırada yürürken, binlerce kişi hep bir ağızdan ‘Katil İsrail hesap verecek’, ‘Nehirden denize özgür Filistin’, ‘Katil Netanyahu’, ‘Gazze’ye selam direnişe devam’ sloganları attı.
İzmir’de “Kararlıyız, Sumud’un Yanındayız” etkinliğinde Bostanlı, Güzelbahçe Yalı, Sahilevleri, İnciraltı, Mavişehir ile Güzelbahçe 1. ve 2. Balıkçı Barınakları’ndan hareket eden onlarca tekne, Cumhuriyet Meydanı açıklarında buluştu. Kıyıda toplanan yüzlerce vatandaş da ellerinde Türk ve Filistin bayraklarıyla tekneleri selamladı. Van’da da Edremit İskelesi’nde bir araya gelen tur ve balıkçı tekneleri ile kanolar Türk ve Filistin bayraklarıyla Van Gölü’ne açılarak konvoy oluşturdu.
Edirne Valiliği ve Filistin’e Destek Platformu tarafından düzenlenen Sumud Filosu’na destek etkinliğine ise Enez Limanı’nda buluşan 60’a yakın tekne ve bot katıldı. Ordu’da da Filistin’e destek gösterisi vardı.


