Altın alımlarında Çin ve Hindistan başı çekti, ABD de yarı yarıya geriledi Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Dünya Altın Konseyi’nin 2025 ikinci çeyrek Altın Talep Trendleri raporunu yayımladı. Buna göre, toplam küresel altın talebi (tezgah üstü işlemler dahil) yıllık bazda yüzde 3 artarak 1.249 tona ulaştı. Bu artış, yüksek fiyat ortamına rağmen yatırımcı ilgisinin güçlü kalmasından kaynaklandı. Özellikle jeopolitik belirsizliklerin ve fiyat ivmesinin talebi desteklediği vurgulandı.
Rapora göre, altın destekli borsa yatırım fonları (ETF) toplam talebin en önemli itici gücü olmaya devam etti. 2025’in ikinci çeyreğinde ETF’lere 170 tonluk giriş yaşanırken, bu rakam geçen yılın aynı döneminde küçük çaplı çıkışlar olarak kaydedilmişti. Asya borsalarında işlem gören fonlar 70 tonluk katkıyla ABD’yle aynı düzeyde kaldı. İlk çeyrekteki rekor girişlerle birlikte 2025’in ilk yarısında küresel ETF talebi 397 tona ulaşarak 2020’den bu yana en yüksek seviyeye çıktı.
FİZİKİ ALIMLARDA ÜLKELERDE DEĞİŞİKLİK HAKİMFiziki yatırım tarafında da hareketlilik devam etti. Külçe ve sikke yatırımları yıllık bazda yüzde 11 artarak 307 tona yükseldi. Çinli yatırımcılar yüzde 44’lük artışla 115 tonla başı çekerken, Hindistan’da da yatırımcılar ikinci çeyrekte toplam 46 tonluk alım gerçekleştirdi. Batı piyasalarında ise ayrışan eğilimler dikkat çekti: Avrupa’da net yatırım iki katına çıkarak 28 tona ulaşırken, ABD’de külçe ve sikke talebi yarı yarıya azalarak 9 tona geriledi.
Merkez bankaları alımlarını sürdürdü ancak önceki dönemlere kıyasla daha yavaş bir hızda 166 tonluk altın ekledi. Bu yavaşlamaya rağmen, küresel ekonomik ve jeopolitik belirsizlikler nedeniyle merkez bankalarının talebi yüksek seviyelerde kalmaya devam etti. Konseyin yıllık anketine göre, rezerv yöneticilerinin yüzde 95’i önümüzdeki 12 ayda merkez bankalarının altın rezervlerinin artacağını öngörüyor.
MÜCEVHERDE DÜŞÜŞ DEVAM ETTİÖte yandan, mücevher talebi düşüş eğilimini sürdürdü. 2025’in ikinci çeyreğinde mücevher tüketimi hacmi yüzde 14 azalarak, pandemi dönemi olan 2020’deki düşük seviyelere yaklaştı. Çin’de mücevher talebi yüzde 20, Hindistan’da ise yüzde 17 oranında azaldı. Ancak değer bazında küresel mücevher pazarı 36 milyar ABD dolarına çıkarak artış gösterdi.
Toplam altın arzı da yıllık bazda yüzde 3 artarak 1.249 tona yükseldi. Madencilik üretimi küçük bir artışla ikinci çeyrek rekorunu kırarken, geri dönüşüm kaynaklı arz da yıllık yüzde 4 artış gösterdi. Ancak geri dönüşüm, yüksek fiyatlara rağmen sınırlı seviyelerde kaldı.
Dünya Altın Konseyi verileri, yatırımcıların jeopolitik ve ekonomik belirsizlik ortamında altına yönelmeyi sürdürdüğünü gösteriyor. Mücevher talebindeki düşüşe rağmen yatırım ve merkez bankası alımları, altın piyasasında güçlü seyrin devam ettiğine işaret ediyor.
Dünya Altın Konseyi Kıdemli Piyasa Analisti Louise Street, şu değerlendirmede bulundu:
“Küresel piyasalar, yılın ilk yarısında ticaret gerilimleri, öngörülemeyen ABD politika değişiklikleri ve sık sık yaşanan jeopolitik gerilimlerle şekillenen dalgalı bir dönemi geride bıraktı. 2025’in ilk yarısında gördüğümüz güçlü yatırım faaliyeti, altının ekonomik ve jeopolitik risklere karşı bir güvenli liman olarak oynadığı kritik rolü bir kez daha ortaya koyuyor. Süregelen piyasa oynaklığına ek olarak, altının son aylardaki etkileyici fiyat performansı da önemli bir ivme yaratarak dünya genelinde yatırımcıların ilgisini çekti.”
“Altın, yılın ilk yarısında ABD doları bazında yüzde 26'lık kayda değer bir değer artışı yaşayarak birçok büyük varlık sınıfını geride bıraktı. Bu etkileyici başlangıç, yılın ikinci yarısında altının daha dar bir fiyat aralığında işlem görebileceği ihtimalini gündeme getiriyor. Öte yandan, makroekonomik ortamın yüksek düzeyde belirsizliğini koruması, altın için ilave kazançların da mümkün olabileceğine işaret ediyor. Küresel ekonomik veya jeopolitik koşullarda yaşanabilecek herhangi bir ciddi bozulma, altının güvenli liman cazibesini daha da artırarak fiyatların yukarı yönlü hareketini destekleyebilir.”


