Anadolu sergileri Sözcü Gazetesi
Sozcu sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Beyoğlu’ndaki Türkiye Bankası Resim Heykel Müzesi Cumhuriyet’in 100. yılında İstanbul’da ziyarete açılmıştı.
Müzedeki İş Bankası Sanat Eserleri Koleksiyonu’ndan yapılan özel seçkiler, Anadolu’daki sanatseverlerle buluşuyor.
İLK DURAK DENİZLİ
“Herkes İçin Sanat: Anadolu Sergileri” başlığıyla hayata geçirilen sergi dizisinin ilk durağı olarak, Türk resim sanatının en önemli isimlerinden İbrahim Çallı’nın doğum yeri Denizli’nin Çal ilçesi seçildi.
143. doğum gününde Çallı’yı anmak üzere Türkiye İş Bankası Çal Şubesi’nde düzenlenen sergide, sanatçının “Gül Koklayan Kadın”, “Manolyalar”, “Balıkçılar” ve “Peyzaj-Bebek İskelesi Önü” gibi eserleri yer aldı.
ÖNEMLİ ESERLER
İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten , Türkiye İş Bankası Sanat Eserleri Koleksiyo’nun, pek çok değerli sanatçının eserine ev sahipliği yaptığını belirtti.
Üreten “Özellikle geçtiğimiz yüzyılda Anadolu’da, resim öğretmenliği başta olmak üzere, çeşitli görevler üstlenmiş sanatçılarımızın bu koleksiyondaki eserleri, yalnızca estetik değil, aynı zamanda tarihsel ve kültürel tanıklıklarıyla büyük bir önem taşıyor” dedi.

YENİ DURAK MUĞLAGül Koklayan Kadın
Zuhal Üreten, sergilerin bir sonraki durağının Muğla’nın Milas ilçesi olacağını belirterek, yeni seçkinin, 26-27 Temmuz’da Türkiye İş Bankası Milas Şubesi’nde sergileneceğini sözlerine ekledi.
Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi Kurucu Küratörü Prof. Dr. Gül İrepoğlu da sergi ziyaretçilerine İbrahim Çallı ve sergilenen eserler hakkında bilgi verdi.
İrepoğlu, ‘’Çallı, Anadolu’ya dönük çok resimler yapmış. Buranın çocukları İbrahim Çallı’nın resimlerinden muhakkak ki ilham alacak” diye konuştu.

Çallı’nın İzinde...Balıkçılar - İbrahim Çallı’nın ünlü eserleri Denizli’deydi…
13 Temmuz 1882’de Çal’da dünyaya gelen İbrahim Çallı, “1914 Kuşağı” olarak anılan ve Türk resminde parlak bir dönüm noktası kabul edilen sanatçı grubunun liderlerindendir.
İzlenimci üslûbu yansıtan renk paleti, serbest fırça darbeleri, ve figüratif anlatımıyla dönemin sanat anlayışına yön vermiş; özellikle portre ve manzara türlerindeki ustalığıyla tanınmıştır.
Ayrıca, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde uzun yıllar öğretmenlik yaparak birçok sanatçının yetişmesine katkı sağlamıştır.
1960 yılında kaybettiğimiz usta sanatçı, eserleriyle paletinin ve hayatının bütün renklerini sanatseverlere sunmaya devam ediyor.


