Araştırma: Koşullar eşitlendiği takdirde yurt dışı cazibesini yitiriyor
SonTurkHaber.com, T24 kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
GreaTR platformu ve FutureBright Group'un ortaklaşa yürüttüğü araştırma, Türkiye'den yurt dışına eğitim için giden gençlerin yaşadığı zorlukları ve dönüş motivasyonlarını gözler önüne serdi. Amerika ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde öğrenim gören 445 Türk gençle yapılan çalışmaya göre, yurt dışında eğitim ve çalışma deneyimi cazip fırsatlar sunsa da, yalnızlık, aidiyet eksikliği, bürokratik engeller ve iş bulma zorlukları gençlerin kararlarını etkiliyor. Araştırmada, Türkiye'de iş ve yaşam koşulları yurt dışı standartlarıyla eşitlendiğinde, gençlerin önemli bir kısmının ülkesine dönmeyi tercih edeceği ortaya çıktı. Yurt dışında okuyan her 10 gençten yalnızca 3'ü istediği nitelikte bir işte çalışabilirken, Türkiye'ye dönenlerin 10'da 6'sı işinden memnun olduğunu belirtiyor. Gençler, küresel bir vizyon ve kişisel gelişim hedefiyle yurt dışına gitmeyi sürdürmek istese de, çoğu, uygun şartlar oluştuğunda Türkiye'ye dönmeye sıcak bakıyor. Uzmanlar, tersine beyin göçünün gerçekleşebilmesi için gençlere hem maddi hem de manevi anlamda değer görecekleri bir ortam sunulması gerektiğine dikkat çekiyor.
Yurt dışında öğrenim gören Türk gençlerinin Türkiye'de ideal işlere girebilmesi konusunda markalarla iş birliği yapan GreaTR platformu, Tersine Beyin Göçünün nasıl gerçekleşebileceği konusunda FutureBright Group ile ortak bir araştırmaya imza attı.
Araştırma kapsamında genç yeteneklerin sosyal hayatları, gelecek planları, yurt dışı göç motivasyonları ile Türkiye'ye dönüşe bakış açıları ve olası bariyerleri tespit etmek ve irdelemek amacıyla 445 GreaTR üyesi ile kantitatif görüşmeler gerçekleştirildi. Görüşülenlerin yarısı şu anda 1. ve 2. sınıf ağırlıklı olmak üzere yurt dışında lisans eğitimi alan öğrencilerden oluşuyor. Mezun olan kitleye bakıldığında ise yaklaşık yarısının Türkiye'ye döndüğünü, diğer yarısının ise yurt dışında yaşamaya devam ettiği görülüyor.
GreaTR platformu ile FutureBright Group'un yaptığı araştırma sonuçları şu şekilde açıklandı:
Giden öğrencilerin yolu çoğunlukla özel okullardan geçiyor"Görüşülen kitlenin büyük çoğunluğu hayatının en az bir bölümünü özel okullarda geçirmiş. Şu anda eğitimlerinin ağırlıklı olarak lisans dönemini yurt dışında geçiriyorlar. Yaklaşık 10 gençten 1'i lisans dönemi öncesinde de yurt dışı eğitimi deneyimlemiş.
Görüşülen gençlerin büyük kısmı özel lise, Anadolu lisesi veya Fransız lisesi mezunu ağırlıklı. Yarısından çoğu sınavsız yurt dışında okuma fırsatı veren bir liseden mezun olduğunu ve lise tercih sürecinde bu durumun oldukça etkili olduğunu belirtiyor.
Eğitim görülen üniversiteler listesinin ilk sıralarını İtalya ve sonrasında Almanya'daki üniversiteler alıyor. Yurt dışında en çok okunan bölüm ise mühendislik ve onu takiben işletme ile ekonomi olarak öne çıkıyor. Dolayısıyla en fazla beyin göçünü bu alanlarda verdiğimiz gözleniyor.
Koşullar eşitlenirse yurt dışı cazibesini epeyce yitiriyor.
Gençler eğitimlerine yurt dışında devam etme kararı verirken, en önemli etken gelecekteki kariyerlerine uluslararası bir boyut katmak. Öğrencilerin yarıya yakını Türkiye koşullarından bağımsız yurt dışı deneyimi istese de, yarısından biraz daha fazlası ise Türkiye'deki toplumsal, sosyal ve ekonomik koşulların yurt dışı koşullarıyla eşit olduğu senaryoda eğitim için yurt dışına çıkmayı tercih etmeyeceğini belirtiyor. Eğitimin yanı sıra daha geniş bir dünya görüşüne sahip olma arzusu da yurt dışı kararında etkili oluyor."
Yurt dışında yaşam, beraberinde psikolojik savaşı getiriyor: İzolasyon, aidiyet eksikliği ve uzaklık"Gençler aklen rasyonel fırsatlarla dolu bir yolculuğa başladığını düşünse de en çok sosyal çevreye alışma, uyum sağlama, sosyal izolasyon, yalnız hissetme ve sevdiklerinden uzak olma gibi duygusal konularda zorlanıyor. Yurt dışı deneyimi, somut ve rasyonel deneyimler kazandırsa da duygusal bağ konusunda gençlerin çoğunluğunda eksiklik yaratıyor.
Yurt dışındaki bürokratik süreçlerin yavaşlığı ve kamu hizmetlerinin bezdirici olması soğuma sebebi olarak gösteriliyor. Bu süreçler sırasında 'ötekileştirme' duygusunun yoğun biçimde yaşandığı belirtiliyor."
AB vatandaşı olmamak her zaman bir eksi"Gidenler kariyerlerine başlarken dil, milliyet, yasal statü, deneyim eksikliği ve sistemsel önyargılar gibi çok sayıda engelle karşılaşıyor. Bu engeller sadece teknik değil, aynı zamanda sosyokültürel ve politik boyutlar da taşıyor. Eğitimli ve yetenekli bireyler bile, sistemin göçmenlere karşı olan zorlukları nedeniyle potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirememe riskiyle karşı karşıya kalıyor.
Yurt dışında yaşarken en çok zorlayan duygulardan biri, geride bırakılan aile, arkadaşlar ve Türkiye'deki sosyal yaşamı özlemek oluyor. Kültürel farklılıklar, alışık olunan sıcak ilişkilerin eksikliği ve kendini ait hissedememe duygusu, zamanla azalacağı düşünülen özlemi daha da derinleştiriyor. Yemek kültürü ve gündelik alışkanlıklara duyulan hasret de bu hissi güçlendiyor.
Bunların yanı sıra dil yabancı dilde kendini ifade etme güçlüğü, aksan farklılıkları, günlük dile hakim olamama, mizah anlayışındaki farklılıklar da önemli etkenler arasında gösteriliyor."
Eğitim kalitesindeki beklenti düşük kalıyor"Yurt dışında eğitim deneyimi, teorik ağırlıklı ve ezbere dayalı bir sistemle, yetersiz uygulamalı eğitim olanaklarıyla zorluk yaratabiliyor.
Hocalarla iletişim eksikliği, ders içeriklerinin soyut ve yüzeysel kalması, kalabalık sınıflar ve sınırlı kaynaklar öğrencilerin motivasyonunu düşürebiliyor. Hollanda'da eğitim gören bir kişi 'Daha teknik bir eğitim beklemiştim ancak soyut ve realiteden kopuk bir eğitimle karşılaştım' diyor."
"Avrupa'daki yaşam, barınma zorlukları, yüksek kiralar da büyük sıkıntı yaratıyor. Bu unsurlar yaşam kalitesine dair hayal kırıklıkları yaratıyor. İtalya'da yaşayan bir kadın 'Avrupa abartıldığı gibi değil, İstanbul'da yaşamaktan çok da farkı yok' diyor."
10 gençten yalnızca 3'ü istediği bir işte çalışma imkanı bulabiliyor"10 gençten yaklaşık 6'sı bugüne kadar yurt dışında iş veya staj arama sürecine girdiğini belirtiyor. Yurt dışında iş arama tecrübesi yaşayan 10 gençten yaklaşık 7'si bu süreçte tercih kriterleri, çalışma & oturma izni, network eksikliği gibi bir takım zorluklar yaşadığını ifade ediyor.
Araştırmaya katılan gençlerin yüzde 93'ü, tekrar seçim şansı olsa yine yurt dışında okumayı tercih edeceğini söylüyor. Ancak bu tercihin arkasında Türkiye'den kaçış değil, dünya vatandaşı olma arzusu yatıyor."
Yine de vatanıma dönerim diyenler…"Eğitim hayatına devam eden 5 gençten 3'ü (yüzde 61) Türkiye'ye dönmeye sıcak bakarken, 2'si dönmeyi düşünmüyor. Dönmeyi planlayanlar için en büyük motivasyon ise 'ülkesine hizmet etmek ve aile – kültür bağlarına geri dönmek' olarak gösteriliyor. Dönmeyi düşünmeyenler ise Türkiye'deki ekonomik, politik ve sosyal koşulları öne sürüyor.
Türkiye'ye dönüş anlamında zihinlerdeki en büyük soru ise Türkiye'de değer görüp görmeyeceği üzerinde şekilleniyor. Dönüş yapıldığı takdirde yurt dışındaki yaşam standartlarını kaybetme korkusu ön plana çıkıyor. Özellikle şu anda Türkiye'ye dönmeyi düşünmediğini belirtenler için sosyal hakların iyileştirilmesi (yüzde 71) daha iyi maaş olanakları (yüzde 66) dönme isteklerini artıracak motivasyon yöntemleri arasında yer alıyor. Özellikle girişimcilik alanındaki deneyimlerini paylaşmak isteyenlerin sayısı oldukça fazla.
Gençlerin büyük çoğunluğu yurt dışında edindikleri farklı vizyon ve bakış açılarını, disiplinli iş yapış biçimlerini Türkiye'ye taşıyarak katkı sağlamak istiyor."
Maaş kriteri = İyi yaşamak ve anlam bulmak"Gençler Türkiye'de anlamlı bir işte çalışmak istiyor, adil, iş – özel hayat dengesini koruyacak bir ortam ve saygınlık bekliyorlar ancak tüm bunların ötesinde iyi bir maaş teklifi almayı bekliyorlar. Yurt dışı eğitimi ile şanslarını yükselttiklerini düşünseler bile şirketlerin yurt dışında kazanılan yeteneklerin gösterilmesi anlamında yeterince alan açmadığını düşünüyorlar."
Mıknatıs yine İstanbul"Gençlerin yaklaşık yüzde 80'inin yurt dışından dönüşte yaşamak ve çalışmak için tercih ettikleri şehir ise İstanbul. En çok çalışma tercihi yapılan şirketler ise çok uluslu şirketler olarak öne çıkıyor.
Türkiye'ye dönüş yapan gençlerin yarısı kararından pek emin değilken diğer yarısı ise dönüş yaptığı için oldukça memnun olduğunu belirtiyor. Dönüş sonrası en büyük değişim sosyal yaşamda görülüyor.
Mezun olup dönenlerin yüzde 72'si şu anda aktif bir işte çalışıyor. Genel olarak 5 gencin 2'si kolay bir işe girme süreci geçirdiğini belirtiyor. Türkiye'ye dönen 10 kişiden 6'sı çalıştığı işte memnun olduğunu belirtiyor."
Futurebright Veri Teknolojileri Genel Müdürü Karolin Kuyumcu, araştırma hakkında şunları söyledi:
"Araştırmamız, gençlerin kariyerlerine uluslararası bir vizyon katma, kaliteli eğitim alma, dil becerilerini geliştirme, farklı kültürleri tanıma ve kişisel özgürlük arayışı gibi güçlü motivasyonlarla yurt dışı eğitimine yöneldiğini ortaya koyuyor. Ancak bu çekici fırsatların beraberinde yalnızlık, aidiyet sorunları, bürokratik engeller, kültürel farklılıklar ve sınırlı kariyer imkanları gibi önemli zorluklar da getirdiği belirtiliyor.
Tüm bu engellere rağmen, gençlerin büyük çoğunluğu tekrar seçim şansları olsa yine yurt dışında okumayı tercih edeceklerini ifade ediyor. Mezuniyet sonrası Türkiye'ye dönüş konusunda ise karmaşık duygular ve farklı beklentiler gözlemleniyor.
Bu araştırma, Türkiye'nin geleceği için kritik öneme sahip tersine beyin göçü sürecini anlamak ve bu alandaki uygulamaları şekillendirmek adına güçlü bir zemin sunuyor.
Tersine beyin göçünü teşvik için, bu genç yeteneklere yetkinliklerini ve yaratıcılıklarını tam anlamıyla kullanabilecekleri bir vizyon sunulması gerekiyor. Dönüş sürecini engebeli bir deneyim olmaktan çıkarıp, gençlerin yurt dışında edindikleri birikimi ve başlattıkları kariyerleri Türkiye'de büyütebilecekleri değer odaklı bir yaklaşım benimsenmesi gerekiyor."
GreaTR kurucu ortağı Araz Alemfamian ise şöyle konuştu:
"Artık her şirketin tersine beyin göçü politikası olmalı. Gençler sadece dönmek istemiyor; dönmek için değer görmek, fırsat bulmak ve potansiyellerinin tanındığını hissetmek istiyor. Bu araştırma gösteriyor ki; iyi eğitim almış, nitelikli gençler maddi ve manevi anlamda desteklenirse Türkiye'ye dönmeye hazır. Peki neden bu gençlere bu fırsatı yaratmıyoruz?
Örneğin, yurt dışında okuyan bir Türk genci Türkiye'de staj yapmak istediğinde, sigorta engeline takılıyor. Türkiye'de üniversite okuyan bir gencin staj sigortası devlet tarafından karşılanırken, yurt dışındaki gençler bu haktan mahrum bırakılıyor. Şirketler bu genç yeteneklerle daha yurt dışında üniversite okurken bir araya gelebilecekleri fırsatlar sunması gerekiyor.
Şirketler her yıl işe alımlarında yüzde 10'luk bir tersine beyin göçü kontenjanı ayırmalı. Bunun için her şirketin bu yetenekleri kazanmak için bir şirket politikalarının olmasına ihtiyacımız var. Kamu ise bu şirketleri destekleyecek teşvik modelleri geliştirmeli. Gençler bizden sadece çağrı beklemiyor; vizyon, alan ve güven bekliyor. GreaTR olarak biz bu potansiyeli Türkiye'ye kazandırmak için köprü olmaya devam edeceğiz."


