Aşı olmadan kuduzdan kurtulan ilk kişi! Yarasa tarafından ısırıldı, çok tartışmalı bir yöntem ile yüzde 100 ölümcül olan hastalığı yendi
Hurriyet sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Jeanna Giese için memleketi ABD, Wisconsin'de normal bir pazar günüydü ve her zamanki gibi ailesiyle birlikte kiliseye gitmişti. Ancak Eylül 2004'te o gün beklenmedik bir şekilde gelişen olaylar, 15 yaşındaki kızın ölümcül bir hastalığa karşı yaşam savaşı vermesine neden oldu.
Yabani bir yarasa kiliseye girmiş ve pencerelerden kaçmaya çalışırken tahribata yol açmıştı. Kilisedekiler başlarının üzerinden çılgınca uçan yarasaya şapkalarıyla vurmuş, yarasa yere düşmüştü.
Hayvanları çok seven Jeanna sersemlemiş yaratık için üzülmüş, annesinin iznini aldıktan sonra onu dışarı taşımıştı.
Jeanna, o günü “Onu dinlendirmek için mükemmel olacağını düşündüğüm bir çam ağacı buldum, ama daha yapamadan parmağıma sertçe yapıştı. Delinme izi bir iğne batmasından daha büyük değildi ama kan sızıyordu ve çok acı vericiydi” sözleriyle anlattı.
Genç kız, yarasanın dişini sol işaret parmağından çıkardı ve eve döndükten sonra annesi yarayı antiseptikle temizledi. Yaşananlar gerçeküstüydü ama olayların kontrollerinden çıkacağından bir an bile şüphelenmediler.
Yaklaşık üç hafta sonra Jeanna kendini ciddi şekilde kötü hissetti. Bir sabah uyandım ve yataktan kalkamadı. Yüzü kızarmıştı, zorlukla hareket edebiliyordu.
Kontrolsüz bir şekilde kusmaya ve çift görmeye başlayınca, endişelenen ebeveynleri Jeanna'yı hastaneye götürdü ve burada doktorlar Jeanna'nın sorununun ne olduğu konusunda şaşkınlık yaşadı. Menenjit ve Lyme Hastalığı gibi hastalıklar için yapılan testler negatif sonuç verdi ve Jeanna eve gönderildi.
Ancak semptomları daha da kötüleşti ve iki gün sonra ailesiyle birlikte hastaneye geri döndü. Annesi doktora yarasa ısırığından bahsettiğinde, doktor çok endişelendi.
Jeanna hemen Wisconsin Çocuk Hastanesi'ne nakledildi ve burada bulaşıcı hastalıklar konusunda uzmanlaşmış bir pediatri doktoru olan Dr. Rodney Willoughby ile tanıştı, genç kıza kuduz testi yapıldı.
Ertesi gün ölümcül hastalığa yakalandığı doğrulandı; ancak belirtiler ortaya çıkmadan önce uygulanması gereken ve hayat kurtaran kuduz aşısı için artık çok geçti. Hiç kimse bu aşı olmadan hayatta kalamamıştı.
Kuduz virüsü, en çok kedi ve köpeklerden bulaştığı bilinen bir hastalığa neden olur. Ama sadece bunlardan değil, yırtıcı olan yarasalardan, tilki, çakal, fare, kokarca, rakun ve yabani tavşanlardan da bulaştığı görülmüştür.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Songül ÖzerDOKTOR PES ETMEDİ
Hastası hakkında konuşan Dr. Willoughby, “Onun öleceğini düşündüm. Çünkü hep öyle olmuştu. O zamanlar kuduz hakkında bildiklerim bu kadardı, yapacak fazla bir şey yoktu. Gerçekten yüzde 100 ölümcül” dedi.
Jeanna'nın anne ve babasına kızlarını hastanede ya da evde ölüme terk etme seçeneği sunuldu. Ancak Dr. Rodney Willoughby pes etmeyi reddetti ve Jeanna'yı komaya sokarak beyin fonksiyonlarını baskılamayı, böylece bağışıklık sistemine kuduz virüsüyle savaşma şansı vermeyi önerdi.
Virüs genellikle sinirler ve omurilik yoluyla beyne ulaşarak vücudun kapanmasına neden olur, ancak Dr. Rodney'in radikal tedavi planının bu süreci yavaşlatabileceği umuluyordu.
Kuduz hastalığının başlangıç belirtileri; halsizlik, huzursuzluk, baş ağrısı, yüksek ateş şeklindedir. Bu belirtiler günlerce sürebilir. Isırık yerinde ağrı, batma veya kaşıntı hissi, sonraki günlerde anksiyete, bilinç bulanıklığı, sinirlilik gelişebilir. Hastalık ilerledikçe merkezi sinir sisteminin etkilenmesine bağlı olarak, uykusuzluk, hayal görme, anormal davranışlar, bilinç kaybı, hafif veya kısmi felç, aşırı uyarılma, saldırganlık, tükürük salgısında artış, yutma güçlüğü, sudan ve bazen havadan korkma gibi daha belirgin belirtiler ortaya çıkar. Belirtilerin ortaya çıkması, kuluçka döneminden sonradır. İlk belirtiler hayvanlarla temastan / ısırıktan 1 hafta sonra başlar. Ama nadiren 3 ay sonra bile belirtilerin başladığı görülmüştür.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Songül ÖzerİKİ HAFTA KOMADA KALDI, SONRA MUCİZE OLDU
Isırıktan neredeyse tam bir ay sonra, Jeanna 10 Ekim'de komaya girdi ve iki hafta sonra uyandırıldı.
"Çığlık atmaya çalıştım ama hiç ses çıkmadı. Yürüyemiyor, konuşamıyor, oturamıyor ya da hiçbir şey yapamıyordum. 15 yaşında yeni doğmuş bir bebek gibiydim” diyen Jeanna, hastanede 11 hafta geçirdikten sonra temel becerileri yeniden öğrenebilmek için iki yıl ayakta tedavi ünitesinde kaldı. Tekrar yürümesi iki ay, yardım almadan yürümesi ise iki yıl sürdü.
Jeanna, “O sırada kuduzdan aşı olmadan kurtulan tek kişi olduğum için küresel bir haber sansasyonu haline geldim ve her dakikamı belgeleyen film ekipleriyle birlikte iyileşme sürecim üzerinde çalışmak zorunda kaldım. Çok bunaltıcıydı. Bana yardımcı olan şey ailemin ve doktorlarımın desteğinin yanı sıra dünyanın dört bir yanından gelen mektuplardı” dedi ve şunları söyledi:
“Her vaka aynı olumlu sonucu vermemiş olsa da bir zamanlar aşı olmadan ölümcül olduğu düşünülen bir hastalıktan kurtulma şansının olması inanılmaz. Bu değişimin önünü açmaya yardımcı olduğumu bilmekten büyük mutluluk duyuyorum.”
Kuduz olduğu bilinen bir hayvan veya şüpheli bir hayvan ısırığından sonra yapılacak ilk iş, ısırılma yerini yani yara yerini bol su ve sabunla iyice yıkamaktır. Daha sonra en kısa zamanda, en fazla 14 günlük zaman içinde kuduz aşısı ve immunglobulini yapılmalıdır. Isırılma olayından hemen sonra insan immunglobulini ve aşının ilk dozu yapılmalı, daha sonra ilk dozdan sonraki 3’üncü, 7’nci ve 14.’üncü günlerde de aşılama yapılarak 4 doza tamamlanmalıdır.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Songül ÖzerGENÇ KIZ KURTULDU AMA YÖNTEM ÇOK SORGULANDI
Milwaukee Protokolü olarak adlandırılan yöntem, gencin hayatını kurtardığı için kutlanırken, tedavinin potansiyel risklerini ve yan etkilerini tam olarak bilmeden bir çocuk üzerinde kanıtlanmamış bir tedavi kullanmanın etik olup olmadığını sorgulayan bazı kişiler tarafından da tartışmalı bulundu.
Dr. Suzanne Wylie, “Bu sonucu yeniden üretmeye yönelik çok sayıda girişim başarısız oldu. Belgelenmiş en az üç vakada, aynı tedaviyi alan hastalar öldü. Virüs, bağışıklık sisteminin tespitinden kaçınmak için sofistike taktikler kullanıyor. İlginç bir şekilde, vahşi kuduz türleri laboratuvarda değiştirilmiş olanlardan daha yavaş çoğalır, bu da sessizce yayılmalarına ve tam bir bağışıklık tepkisini tetiklemekten kaçınmalarına yardımcı olabilir” dedi ve ekledi:
"Bu karmaşıklıklar göz önüne alındığında, birçok uzman artık Milwaukee Protokolünü sert ve güvenilmez bir önlem olarak görüyor. Orijinal hastanın hayatta kalması, tedavinin kendisinden çok virüsün daha zayıf bir formuyla ya da olağandışı genetik dirençle ilgili olabilir.”
Milwaukee protokolü; ilk defa Jeanna Giese’de uygulanmış bir yöntemdir. Bu yöntemde, kuduz ile enfekte kişiye çeşitli kimyasal ajanlar verilerek suni bir koma tablosu oluşturulur. Hasta komadayken iki farklı kuduz ilacı (antiviral ilaç) ile hasta tedaviye alınır. Koma oluşturulmasının ana nedeni, vücuda, kuduz virüsüne karşı antikor dediğimiz koruyucu hücreleri oluşturması için süre vermektir. Virüsü yenmek için belirgin düzeyde antikor oluşana kadar hasta komada tutulur. Yöntem, bugüne kadar altı kişide denenmiş ama sadece Jeanne’de işe yaramıştır. Nedeni hala bilinmemekle birlikte Jeanne adlı kişi, Milwaukee yöntemi ile hayatta kalmayı başarmıştır.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Songül ÖzerHASTALIĞI ATLATTI AMA SİNİR HASARI KALDI
Dr. Wylie, kuduzun önlenebilir bir hastalık olduğunu, ancak maruz kalındıktan sonra derhal aşı yapılması gerektiğini de belirtti, "Halk eğitimi, hayvanların aşılanması ve zamanında tıbbi bakım, bu ölümcül virüsü etkisini göstermeden önce durdurmanın en güvenilir yollarıdır” ifadelerine yer verdi.
Şu anda 36 yaşında ve üç çocuk annesi olan Jeanna, yaşadığı çilenin ardından hala sinir hasarından mustarip. Ancak, Fond du Lac Çocuk Müzesi'nde çalışarak ve vaka sayısını azaltma umuduyla kuduz hakkında farkındalık yaratarak mutlu bir hayat sürmeyi başarıyor.
Ayrıca yarasaları koruma dernekleri için gönüllü olarak çalışan Jeanna, “Bir tanesi neredeyse canımı alıyordu ama yine de onları korumanın benim görevim olduğunu hissediyorum. Birçok insan yarasaları gerçekten sevmeme şaşırıyor” dedi.
Kuduz olduğu bilinen veya şüpheli hayvan tarafından yaralanan kişinin aşı olmadan hayatta kalması, imkansız denebilecek durumdadır. Şimdiye kadar aşı olmadan hayatta kaldığı bilinen tek kişi Jeanna’dır. Bu son derece ilginç bir vakadır. Türkiye’de kuduz olduğu kesin olan bir hayvan tarafından ısırılan, ısırıktan önce veya sonra aşı olmayan ve hayatta kalan kimse yoktur.
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Songül Özer

