Bahçeli: Öcalan SDG’ye çağrıda bulunmalı, gerekirse Komisyon İmalı’ya gitmeli Agos
SonTurkHaber.com, Agos kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Partisinin bu dönemki ilk grup toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “PKK’nın kurucu önderliği, SDG/YPG’ye direkt aynı mahiyet ve muhtevada bir çağrıda bulunarak, Şam yönetimiyle imzalanan 10 Mart tarihli mutabakata uyulmasını istemelidir. Gerekirse komisyonda görev yapan milletvekillerinden bir grup İmralı’ya giderek yüz yüze görüşme sağlamalı, mesajlar ilk ağızdan alınmalı ve kamuoyuyla paylaşılmalıdır” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin bu dönemki ilk grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Bahçeli, PKK lideri Abdullah Öcalan tarafından Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) çağrı yapılması gerektiğini belirtti.
“Yeni çözüm sürecine” dair konuşan Bahçeli, “Türkiye, kutlu bir doğum arifesindedir. Bu doğumun sancıları olabilir, yanlış anlamalar olabilir, sinirler de gerilebilir, temaslar zayıflayarak mesafeler açılabilir. Sabır, sebat ve soğukkanlılıkla vatan ve millet sevgisinde buluşmamız, her sorunla başa çıkmayla kâfidir. Yeter ki samimiyet ve dürüstlük rotasından ayrılmayalım" dedi.
Bahçeli, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Türk ile Kürt arasına saçılmak istenen nifak tohumlarının çürütülmesi, ayrımcılık bariyerlerinin yıkılıp atılması, 'Terörsüz Türkiye'nin asıl amacıdır. Kürt kardeşlerimizin terörle uzaktan yakından bağ ve bağlantısı yoktur. Farklı sebeplerle aldanıp kandırılan, suça karışmamış, silahlı bir eylemde bulunmamış kim varsa gelip ailesiyle kucaklaşmalıdır. Silah varsa siyaset yoktur. Siyaset yapılacaksa silahların tamamı yakılmalıdır.
PKK'nın kurucu önderliği, elini taşın altına koymuştur. 27 Şubat çağrısından sonra PKK 12 Mayıs'ta silah bırakmış ve varlığını lağvetmiştir. 11 Temmuz'da bir grup PKK'lı silah yakmıştır. Suriye'nin kuzey doğusunda tesir alanı kuran SDG/YPG henüz silah bırakmamış, İmralı çağrısına riayet etmemiştir. İmralı'nın çağrısı, PKK'nın yanında bölücü terörün tüm bileşenlerini kapsamaktadır. Bizim anladığımız böyledir, yorumumuz budur, doğrultu da budur.”
Beklentilerini sıralayan Bahçeli, “PKK’nın kurucu önderliği, SDG/YPG’ye direkt aynı mahiyet ve muhtevada bir çağrıda bulunarak, Şam yönetimiyle imzalanan 10 Mart tarihli mutabakata uyulmasını istemelidir. Esad rejiminin devrilmesinden sonra ilk kez yapılan Halk Meclis’i seçimlerinin demokratik istikrar içinde yeni dönemin, yeni siyasi ve toplumsal mekanizmanın ağırlık merkezi olması yönünde fikir birliği hasıl olmuşken; Rakka, Haseke ve Süveyda’nın bunun dışında kalması 10 Mart Mutabakatının ruhuyla çelişmektedir” sözlerini kullandı.
Komisyonun İmralı’ya gidebileceğini belirten Bahçeli, “Gerekirse Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nda görev yapan milletvekillerinden bir grup İmralı’ya giderek yüz yüze görüşme sağlamalı, mesajlar ilk ağızdan alınmalı ve kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Bunda çekinilecek bir husus görmüyorum. Bizi bağlayan açıklama, 27 Şubat İmralı açıklamasıdır. Bu açıklamanın güncellenerek daha detaylandırılması ve çerçevesinin genişletilmesi hayırlı gelişmelere yol açacaktır” şeklinde konuştu.
“Pazarlık içinde değiliz”Bahçeli, “Terörsüz Türkiye, tereddütsüz Türkiye’dir. Terörsüz Türkiye, güçlü ve güvenli Türkiye’dir. Terörsüz Türkiye, muasır ve müreffeh Türkiye’nin müjdesidir. Terör sorununu çözeceğiz, bölücülük damarını kesip atacağız. Siyasi, ekonomik ve hukuksal reformlarla toplumsal ahenk ve adaleti inşallah tam manasıyla inşa edeceğiz. Şehit ailelerimiz kaygılanmasın. Gazilerimiz korkuya kapılmasın. Onların başlarını kesinlikle öne eğdirmeyeceğiz. Pazarlık içinde değiliz. Al-ver sürecine tamamıyla kapalıyız. Türkiye’nin egemenlik hukukunu, Cumhuriyet’in kurucu ve kuruluş felsefesini zayıflatacak hiçbir yanlışın içinde Cumhur İttifakı olarak yer almayız, alamayız, almayacağız. Maksadımız milli birlik ve kardeşliğimizi, bunun yanı sıra iç cephemizi tahkimini ve taçlanmasını sağlamaktır” ifadelerini kullandı.


