Bakanlık mahkemeye IŞİD lileri sorduğu için kızmış: Devamlı soracağınıza malumat bekleyin

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük terör eylemi olan 10 Ekim 2015'teki Gar Katliamı'nın üzerinden yaklaşık 10 yıl geçti. Katliamla ilgili açılan davada firari sanıklar hakkında sorulan sorular, Adalet Bakanlığı'nı kızdırdı. Bakanlık, mahkemeye gönderdiği cevap yazısında "Mutat aralıklarla Bakanlığımızdan safahat bilgisi istenilmesi yerine, bir gelişme yaşanması hâlinde Bakanlığımız tarafından malumat verilmesinin beklenmesinin daha uygun olabileceği değerlendirilmektedir” dedi.

10 Ekim Katliamı'nın planlayıcıları, hakkında açılan dava Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülüyor. Katliamı organize eden IŞİD mensuplarının Suriye'de olduğu değerlendiriliyor. Beşşar Esad'ın ülkeyi terk etmesinin ardından özellikle Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın sık sık ziyaret ettiği ülkede bulunduğu belirtilen IŞİD mensupları henüz Türkiye'ye getirilmedi.

T24 yazarı Gökçer Tahincioğlu, Avrupa'nın dört bir yanından suçluları yakalayıp ülkeye getirildiğini ancak Suriye'de bu yetenekten yoksun olduğunu savundu ve şunları söyledi:

"Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Esad rejiminin düşmesinin ardından Şam’ı neredeyse komşu kapısı yaptı. MİT Başkanı İbrahim Kalın ile fırsat buldukça Suriye’yi ziyaret ediyorlar.
Yeni Suriye yönetimiyle yakınlıklarını dünyaya gösteriyorlar. Her kritik aşamada Şam’da mutlaka bulunuyorlar.
Durum buyken, herhalde Dışişleri Bakanı ile MİT Müsteşarı’nın, ülkelerindeki en büyük terör eylemini yapan teröristleri de konu etmeleri beklenir."

Tahincioğlu, davanın görüldüğü mahkemenin, IŞİD'lilerle ilgili Adalet Bakanlığı'na yazdığı yazılara gelen yanıtı da köşesine taşıdı. Bakanlık, mahkemeye IŞİD'lilerle ilgili şu yanıtı göndermiş:

“…kırmızı bülten ile uluslararası seviyede arattırılmasına devam edilmekte ve adı geçen hakkındaki işlemler, İçişleri Bakanlığı tarafından koordineli olarak yürütülmekte olup, yakalanması ve ülkemize iadesine yönelik bir gelişme olması hâlinde başsavcılığınıza bilgi verilecektir. Bu itibarla, emek ve zaman kaybının önlenmesini teminen, mutat aralıklarla Bakanlığımızdan safahat bilgisi istenilmesi yerine, bir gelişme yaşanması hâlinde Bakanlığımız tarafından malumat verilmesinin beklenmesinin daha uygun olabileceği değerlendirilmektedir.”

Dava dosyasına giren istihbarat yazılarına da değinen Tahincioğlu, "İstihbarat yazılarından yerlerinin bilindiği de anlaşılıyor. Devletin bakanı, MİT Başkanı, iktidar, neden Suriye’den bu insanların yakalanmasını istemiyor?" ifadelerini kullandı.