Basketboldaki başarı futbolda neden sağlanamıyor? Ömer Çelikbaşlı
Yenisafak sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Bu sezonla birlikte Fenerbahçe’nin futbolda şampiyonluk hasreti 11 yıla çıktı. Fakat basketbol takımı bu 11 yıllık süreçte 2 defa THY Avrupa Ligi’ni kazandı, defalarca da final four oynadı. Fenerbahçe Beko’yu Avrupa’nın tepelerinde görmeye alıştık. ‘Peki basketbol ve diğer branşlarda başarı gelirken, neden futbolda başarı gelmiyor’ diye sorarsak; ilk 4 yılı ayrı, ikinci 7 yılı ayrı düşünmek lazım. Basketbol şubesinde de zaman zaman problemler yaşandı ve yeniden yapılanma süreçleri gördük ama futbol şubesi bir türlü problemleri çözemedi. Aziz Yıldırım kendi dönemindeki başarısızlık için, dava süreçlerinden dolayı ehemmiyet gösteremediklerini söylemişti. Aslında bizim asıl düşünmemiz gereken son 7 yıl. Çünkü çok önemli sözler ve büyük bir destekle gelen Ali Koç, futbolda büyük başarısızlıklarla yoluna devam ediyor.
Verilen sözler tutulmadı
2018 yılında Ali Koç, çok önemli 10 maddeyi anlatmıştı. ‘Ben değil biz’ diyen bir yönetim, Türk futbolunun lokomotifi olacak bir takım, kupa sayısında rakiplerinden fersah fersah önde olacak bir kulüp… Her sene yapılan hatalar, hatalardan ders çıkarılmaması ve futbolu şirket yönetmekle bir sanan anlayış, verilen sözlerin tutulmamasına neden oldu.
Kulüp kültürü yok edildi
Aykut Kocaman ve ekibi dahil olmak üzere bütün Samandıra boşaltıldı ve sportif direktör olarak gelen Comolli, kulübe dair her şeyi sildi. Birçok isim gönderildi, yenileri geldi. Samandıra’yı bilmeyen ve anlayamayacak isimler… İlerleyen süreçte Comolli de gitti ama Fenerbahçe’de her sezon hoca değişikliği yaşandı. Her gelen teknik direktör, bir önceki hocanın oyun anlayışından farklıydı. Bu da yeni transferler demek ve 7 sezon sonunda; 7 farklı oyun anlayışında teknik direktör, 100’ün üzerinde transfer. Kulübün artık bir oyun kültürü yok.
Hep aynı isimler arasında dönen Fenerbahçe
Fenerbahçe 27 yıllık süreçte sadece 2 başkan çıkartabildi; Aziz Yıldırım ve Ali Koç. Bu da camia için sürekli aynı isimlerin kamuoyunda dolaşması demek. Son 7 yılda futbolda başarısız bir Ali Koç ve yönetimi var. Fakat birkaç isim sürekli başkanın yanında. Ve bu isimler başkanın yanında olduğu sürece Fenerbahçe başarısız olmaya devam edecektir. Çünkü farklı görüş sunmak yerine, sadece başkanı destekleyen bu isimler, başarısızlığın da anahtarı.
Kararsızlık ve iletişimsizlik
Şunu biliyoruz ki; Fenerbahçe Başkanı Ali Koç çok kararsız bir başkan. Bir karar vermeden önce, ondan fikir al bundan fikir al derken, çok zaman geçiyor. Bu da karar mekanizmasının yanlış zamanda yanlış kararlar vermesiyle sonuçlanıyor. 2 Nisan Tarihi Kongre deyip, bunun bir doğum günü şenliğine dönüştürülmesi, ‘5 yıldızlı forma’ deyip yıldızsız formalara geçilmesi de hem bir kararsızlık örneğidir hem de iletişimsizlik. Başkanın yanındaki iletişim ekibi, o kadar kötü kararlar veriyorlar ki, başkanın hatiplik konusunda problemler yaşadığını bile bile camianın kucağına yanlış zamanda yanlış sözlerle atıyorlar. Konuşması gereken yerde kulüpten ses çıkmıyor.
Sadece transferle şampiyonluk gelmez
Ali Koç’un ilk 3 yılı tecrübesizliği nedeniyle gitti, geri kalan süreç ise hatalardan ders çıkarmama ve panik transferlerine sarılmalarla gitti. Her sene şampiyonluk sözleri ve sözde güçlü kadrolar kuruldu ama kadro planlaması hep yerlerdeydi. Doğru isimlere doğru paralar verilmek yerine yanlış isimlere yüksek paralar verilerek şampiyon olunması beklendi. Hocalara, ‘3’lü oynama’ denilerek, işlerine karışıldı. Transfer şampiyonu olundu ama kimse kupa vermedi.
Suç saha içinde mi saha dışında mı?
Fenerbahçe’de başarısızlık sonrasında hep suçlu saha dışında arandı. Kimse kendisine ayna tutmadı. Mourinho’ya bile daha gelmeden aklına, ‘Türkiye’de futbol sahada kazanılmıyor’ anlayışı yerleştirildi. ‘Ben olduğum sürece şampiyon olamayız’ sözleriyle camia farklı yerlere yönlendirildi. İşin sonunda ne oyuncular şampiyonluğa inanmış ne de teknik heyet. Elbette saha dışında da güçlü olmak zorundasın ama suçu sürekli başka bir yere atıp, öz eleştiri de yapmayınca haliyle başarılı olamıyorsun.
Futbolun aksine basketbol şubesi zaferlerle anılıyor
Fenerbahçe Beko 2013 yılında ciddi bir yapılanma sürecine girmişti. Önce takımın başına Zeljko Obradovic geldi, 1 yıl sonra da Maurizio Gherardini genel menajer oldu. Basketbolun içinden gelen ve sektörünün en iyi isimlerinden olan Obradovic ve Gherardini önderliğinde Fenerbahçe Beko Avrupa’nın zirvesine çıktı. Hatta 2016 yılında uzatmalarda kaybedilen CSKA finali sonrasında, takımın yarısı NBA’ye gidebilirdi. Fakat yönetim bu isimleri tuttu ve bir sonraki yıl şampiyon oldular. Obra sonrasında da Gherardini bütçenin düşmesine rağmen iyi bir planlama ile Fenerbahçe’yi Avrupa seviyesinde tuttu. Son olarak kulübün içerisinden gelen, camiayı bilen Sarunas Jasikevicius ile Fenerbahçe yeniden Avrupa’nın zirvesine çıktı.
Madde madde saymaya devam etsek; değil 6 madde, 60 madde bile çıkar. En baştaki sorumuza dönecek olursak; diğer branşlarda başkan ve yönetim sürece bu kadar dahil olmuyor. Teknik sorumlular ve ilgili tek bir yönetici başarıyı ya da başarısızlığı sırtlıyor. Futbolda ise kendini göstermeye çalışan iş adamları, ekran önüne çıkmak isteyen isimler, ‘Parayı biz veriyoruz, bizim de kulüpte söz hakkımız olsun, bu oyuncuyu istiyorum’ gibi söylemlerle, futbol aklı yerine kişisel pr çalışmaları yapılıyor. Eleştirenler düşman, koşulsuz biat edenler dost kabul ediliyor. Bu 11 yıllık süreçte doğru bir yapılanma yerine sürekli öne çıkan yönetici isimleri ve transferlerini gördük. Anlaşılan o ki görmeye de devam edeceğiz. Ne zaman birçok yönetici ismi yerine, futboldan anlayan bir futbol aklı görürsek, doğru bir kadro planlaması yapılırsa ve saha içi ile saha dışında güçlü olunursa o zaman başarı gelecektir.


