SonTurkHaber.com
close
up
Menu

Erbaş’ın koltuğunu kızları sallıyor Sözcü Gazetesi

Son dakika: Meteoroloji den açıklama! Bu illerde yağmur var! Hava sıcaklıkları mevsim normalleri üzerinde 1 Eylül Hava Durumu Son dakika haberleri

TCMB faiz kararı ne zaman açıklanacak? 2025 TCMB Eylül Para Politikası Kurulu toplantısı ne zaman, bu ay faiz indirimi olur mu?

Atv yılı başlıyor

Uğurcan Çakır ın babası: Az önce ağladım

İsrailli komutandan ifşa! Netanyahu korkak ve başarısız

Yaş üzüme talep azaldı: Üreticiler kurutmaya yöneldi

Son dakika Bahçeli den CHP ye sert çıkış! İBB soruşturması için çağrı yaptı: Süratle tayin edilmesini diliyoruz

Savunma Sanayiinde ilk 100 de 5 Türk şirketi var!

Anıtkabir ve “Yeni Türkiye” Sözcü Gazetesi

Terör devleti İsrail sürgün planını adım adım izliyor: Gazze yi işgal için 60 bin yedek askeri göreve çağırıyor Ortadoğu Haberleri

Emperyalizmin dayattığı algılardan kurtulmak ve İslam’ı hakikatiyle anlamak İhsan Aktaş

Ezgi Mola, Gupse Özay ve Öykü Karayel Alaçatı da buluştu

Bir kapak ile engellilerin yaşamı kolaylaşıyor

Türkiye de tek olsun istedi ödüle doymadı

Son depremler listesi 2 Eylül 2025 Salı: Kandilli Rasathanesi ve AFAD verileri az önce deprem mi oldu, en son deprem nerede ve ne zaman oldu, kaç büyüklüğünde?

Kremlin: Zirve için anlaşma yapılmadı Dış Haberler

Üç semavi dinin temsilcileri Gazze için İstanbul’da buluşuyor Gündem Haberleri

Muğla da Menteşe Belediye Başkanı nın akrabasının evine yanıcı madde attığı iddia edilen 2 zanlı tutuklandı Muğla Haberleri

İş insanı Halit Yukay’ın cansız bedeninden DNA testi için parça alındı! Teknenin kara kutusu inceleme için yurt dışına gönderildi

Bediüzzaman 90 yıl önce görmüş ve uyarmış: Dehşetli darbe, o cihetten geliyor!

Bediüzzaman 90 yıl önce görmüş ve uyarmış: Dehşetli darbe, o cihetten geliyor!

SonTurkHaber.com, Haber7 kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.

Haber7 – ÖZEL

Aile ve nüfus için alarm seviyesine geçen Türkiye, bu yılı "Aile Yılı" ilan ederken Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri'nin 90 yıl önce şeytani güçlerin aileyi hedef aldığını yazdığı ortaya çıktı. 

İslam alimlerinden Risale-i Nur Külliyatı'nın müellifi Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri,  1934 yılında yazdığı 24. Lem'a'da aile hayatına hücum edildiğini daha o dönem eserlerine yazdı. Türkiye'deki aile hayatına yönelik şeytani grupların varlığına dikkat çeken Bediüzzaman, 24. Lem'a'nın "Ehl-i iman âhiret hemşirelerim olan kadınlar taifesi ile bir muhaveredir" başlıklı bölümünün İkinci Nüktesi'nde "Bildim ki, bu millet-i İslâm'a bir dehşetli darbe, o cihetten geliyor." tespitinde bulunuyor.

“DEHŞETLİ DARBE, O CİHETTEN GELİYOR”

Dünya hayatıyla ilişkisini kestiği  dönemde kendisiyle görüşen dostlarından aile hayatına dair şikâyetler duyan Bediüzzaman, duyduğu üzüntüyü şu ifadelerle dile getiriyor:

"Bu sene inzivâda iken ve hayat-ı içtimaiyeden çekildiğim halde, bazı Nurcu kardeşlerimin ve hemşirelerimin hatırları için dünyaya baktım. Benimle görüşen ekserî dostlardan, kendi ailevî hayatlarından şekvâlar işittim. 'Eyvah!' dedim. 'İnsanın, hususan Müslümanın tahassungâhı ve bir nevi cenneti ve küçük bir dünyası aile hayatıdır. Bu da mı bozulmaya başlamış?' dedim."

"GENÇLERİ YOLDAN ÇIKARMAK İÇİN İKİ KOMİTE ÇALIŞIYOR"

Gençleri ve kadınları hedef alan iki ayrı komitenin perde arkasında faaliyet gösterdiğini belirten Bediüzzaman, şeytani güçlerin toplumu dini değerlerden uzaklaştırarak aile kurumunu çökertme gayesinde olduğunu belirtiyor. Aile hayatının zarar gördüğünü ve sebebini öğrenmeye çalıştığını kaydeden Said Nursi, şu ifadelerde bulunuyor:

"Sebebini aradım. Bildim ki, nasıl İslâmiyetin hayat-ı içtimaiyesine ve dolayısıyla din-i İslâma zarar vermek için, gençleri yoldan çıkarmak ve gençlik hevesâtıyla sefahete sevk etmek için bir iki komite çalışıyormuş. Aynen öyle de, biçare nisâ taifesinin gafil kısmını dahi yanlış yollara sevk etmek için bir iki komitenin tesirli bir surette perde altında çalıştığını hissettim. Ve bildim ki, bu millet-i İslâma bir dehşetli darbe, o cihetten geliyor."

TERBİYE-İ DİNİYE VURGUSU: "BAŞKA ÇARE YOK"

Bediüzzaman, aile kurumunun bozulmasından kurtulmanın tek yolu İslam terbiyesiyle mümkün olduğunu belirtiyor. Said Nursi Hazretleri şu ifadelerde bulunuyor:

“Kadınların saadet-i uhreviyesi gibi saadet-i dünyeviyeleri de ve fıtratlarındaki ulvî seciyeleri de, bozulmaktan kurtulmanın çare-i yegânesi, daire-i İslâmiyedeki terbiye-i diniyeden başka yoktur.”

Kadının fiziksel ve ruhsal yapısının, medeniyetin dayattığı sefahate uygun olmadığını belirten Bediüzzaman Said Nursi, modern yaşam tarzının kadınlar için daha ağır bedeller taşıdığını dile getiriyor.

SADAKATİN BOZULMASI, AİLE FABRİKASINI ÇÖKERTİR

Aile içindeki sadakatin bozulmasının, askeri disiplinin dağılmasıyla eşdeğer olduğunu söyleyen Bediüzzaman, bu durumun evliliği temelinden yıkacağını belirtiyor. Bediüzzaman, şu ifadelerle eşleri uyarıyor:

“İşte, Risale-i Nur'un bu mealdeki cümlelerinin mânâsı budur ki: Bu zamanda aile hayatının ve dünyevî ve uhrevî saadetinin ve kadınlarda ulvî seciyelerin inkişafının sebebi, yalnız daire-i şeriattaki âdâb-ı İslâmiyetle olabilir. Şimdi aile hayatında en mühim nokta budur ki, kadın, kocasında fenalık ve sadakatsizlik görse, o da kocasının inadına, kadının vazife-i ailevîsi olan sadakat ve emniyeti bozsa, aynen askeriyedeki itaatin bozulması gibi, o aile hayatının fabrikası zîrüzeber olur. Belki o kadın, elinden geldiği kadar kocasının kusurunu ıslaha çalışmalıdır ki, ebedî arkadaşını kurtarsın. Yoksa, o da kendini açıklık ve saçıklıkla başkalara göstermeye ve sevdirmeye çalışsa, her cihetle zarar eder. Çünkü hakikî sadakati bırakan, dünyada da cezasını görür. Çünkü nâmahremlerin nazarından fıtratı korkar, sıkılır, çekilir. Nâmahrem yirmi erkeğin on sekizinin nazarından istiskal eder. Erkek ise, nâmahrem yüz kadından, ancak birisinden istiskal eder, bakmasından sıkılır. Kadın o cihette azap çektiği gibi, sadakatsizlik ittihamı altına girer, zaafiyetiyle beraber; hukukunu muhafaza edemez.”

KADINLAR, SEFAHETLERİNİN BEDELİNİ ERKEKLERDEN DAHA AĞIR ÖDÜYOR

Kadınların doğası gereği sefahette erkekler kadar ileri gidemeyeceklerini vurgulayan Bediüzzaman, bu yolun kadınlar için daha fazla azap ve zahmet içerdiğini ifade ediyor. Bediü

"Erkek sekiz dakika zevk ve lezzet için sefahete girse, ancak sekiz lira kadar bir şey zarar eder. Fakat kadın sekiz dakika sefahetteki zevkin cezası olarak, dünyada dahi sekiz ay ağır bir yükü karnında taşır ve sekiz sene de o hâmisiz çocuğun terbiyesinin meşakkatine girdiği için, sefahette erkeklere yetişemez, yüz derece fazla cezasını çeker.”

"BU MÜBAREKLERİ İFSAD EDEN KOMİTELER KAHROLSUNLAR!"

Şeytani grupların kahrolması, kadınların da şerlerinden muhafaza olması için dua eden Bediüzzaman şu ifadeleri kullanıyor:

"Bu mübarekleri ifsad eden komiteler kahrolsunlar! Allah, bu hemşirelerimi de bu serserilerin şerlerinden muhafaza eylesin. Âmin."

İşte Bediüzzaman'ın Lema'alar eserindeki o bölümün tamamı:

"Bu sene inzivâda iken ve hayat-ı içtimaiyeden çekildiğim halde, bazı Nurcu kardeşlerimin ve hemşirelerimin hatırları için dünyaya baktım. Benimle görüşen ekserî dostlardan, kendi ailevî hayatlarından şekvâlar işittim. "Eyvah!" dedim. "İnsanın, hususan Müslümanın tahassungâhı ve bir nevi cenneti ve küçük bir dünyası aile hayatıdır. Bu da mı bozulmaya başlamış?" dedim. Sebebini aradım. Bildim ki, nasıl İslâmiyetin hayat-ı içtimaiyesine ve dolayısıyla din-i İslâma zarar vermek için, gençleri yoldan çıkarmak ve gençlik hevesâtıyla sefahete sevk etmek için bir iki komite çalışıyormuş. Aynen öyle de, biçare nisâ taifesinin gafil kısmını dahi yanlış yollara sevk etmek için bir iki komitenin tesirli bir surette perde altında çalıştığını hissettim. Ve bildim ki, bu millet-i İslâma bir dehşetli darbe, o cihetten geliyor. Ben de siz hemşirelerime ve gençleriniz olan mânevî evlâtlarıma kat'iyen beyan ediyorum ki:

Kadınların saadet-i uhreviyesi gibi saadet-i dünyeviyeleri de ve fıtratlarındaki ulvî seciyeleri de, bozulmaktan kurtulmanın çare-i yegânesi, daire-i İslâmiyedeki terbiye-i diniyeden başka yoktur. Rusya'da o biçare taifenin ne hale girdiğini işitiyorsunuz. Risale-i Nur'un bir parçasında denilmiş ki:

Aklı başında olan bir adam, refikasına muhabbetini ve sevgisini, beş on senelik fâni ve zâhirî hüsn-ü cemâline bina etmez. Belki, kadınların hüsn-ü cemâlinin en güzeli ve daimîsi, onun şefkatine ve kadınlığa mahsus hüsn-ü sîretine sevgisini bina etmeli—tâ ki, o biçare ihtiyarladıkça, kocasının muhabbeti ona devam etsin. Çünkü onun refikası, yalnız dünya hayatındaki muvakkat bir yardımcı refika değil, belki hayat-ı ebediyesinde ebedî ve sevimli bir refika-i hayat olduğundan, ihtiyarlandıkça daha ziyade hürmet ve merhametle birbirine muhabbet etmek lâzım geliyor. Şimdiki terbiye-i medeniye perdesi altındaki hayvancasına muvakkat bir refakatten sonra ebedî bir mufarakate mâruz kalan o aile hayatı, esasıyla bozuluyor.

Hem Risale-i Nur'un bir cüz'ünde denilmiş ki: Bahtiyardır o adam ki, refika-i ebediyesini kaybetmemek için saliha zevcesini taklit eder, o da salih olur. Hem bahtiyardır o kadın ki, kocasını mütedeyyin görür, ebedî dostunu ve arkadaşını kaybetmemek için o da tam mütedeyyin olur, saadet-i dünyeviyesi içinde saadet-i uhreviyesini kazanır. Bedbahttır o adam ki, sefahete girmiş zevcesine ittibâ eder, vazgeçirmeye çalışmaz, kendisi de iştirak eder. Bedbahttır o kadın ki, zevcinin fıskına bakar, onu başka bir surette taklit eder. Veyl o zevc ve zevceye ki, birbirini ateşe atmakta yardım eder. Yani, medeniyet fantaziyelerine birbirini teşvik eder.

İşte, Risale-i Nur'un bu mealdeki cümlelerinin mânâsı budur ki: Bu zamanda aile hayatının ve dünyevî ve uhrevî saadetinin ve kadınlarda ulvî seciyelerin inkişafının sebebi, yalnız daire-i şeriattaki âdâb-ı İslâmiyetle olabilir. Şimdi aile hayatında en mühim nokta budur ki, kadın, kocasında fenalık ve sadakatsizlik görse, o da kocasının inadına, kadının vazife-i ailevîsi olan sadakat ve emniyeti bozsa, aynen askeriyedeki itaatin bozulması gibi, o aile hayatının fabrikası zîrüzeber olur. Belki o kadın, elinden geldiği kadar kocasının kusurunu ıslaha çalışmalıdır ki, ebedî arkadaşını kurtarsın. Yoksa, o da kendini açıklık ve saçıklıkla başkalara göstermeye ve sevdirmeye çalışsa, her cihetle zarar eder. Çünkü hakikî sadakati bırakan, dünyada da cezasını görür. Çünkü nâmahremlerin nazarından fıtratı korkar, sıkılır, çekilir. Nâmahrem yirmi erkeğin on sekizinin nazarından istiskal eder. Erkek ise, nâmahrem yüz kadından, ancak birisinden istiskal eder, bakmasından sıkılır. Kadın o cihette azap çektiği gibi, sadakatsizlik ittihamı altına girer, zaafiyetiyle beraber; hukukunu muhafaza edemez.

Elhasıl: Nasıl ki kadınlar kahramanlıkta, ihlâsta, şefkat itibarıyla erkeklere benzemedikleri gibi, erkekler de o kahramanlıkta onlara yetişemiyorlar. Öyle de, o mâsum hanımlar dahi, sefahette hiçbir vecihle erkeklere yetişemezler. Onun için, fıtratlarıyla ve zayıf hilkatleriyle nâmahremlerden şiddetli korkarlar ve çarşaf altında saklanmaya kendilerini mecbur bilirler. Çünkü, erkek sekiz dakika zevk ve lezzet için sefahete girse, ancak sekiz lira kadar birşey zarar eder. Fakat kadın sekiz dakika sefahetteki zevkin cezası olarak, dünyada dahi sekiz ay ağır bir yükü karnında taşır ve sekiz sene de o hâmisiz çocuğun terbiyesinin meşakkatine girdiği için, sefahette erkeklere yetişemez, yüz derece fazla cezasını çeker.

Az olmayan bu nevi vukuat da gösteriyor ki, mübarek taife-i nisâiye, fıtraten yüksek ahlâka menşe olduğu gibi, fısk ve sefahette dünya zevki için kabiliyetleri yok hükmündedir. Demek onlar daire-i terbiye-i İslâmiye içinde mes'ut bir aile hayatını geçirmeye mahsus bir nevi mübarek mahlûkturlar. Bu mübarekleri ifsad eden komiteler kahrolsunlar! Allah, bu hemşirelerimi de bu serserilerin şerlerinden muhafaza eylesin. Âmin.

Hemşirelerim, mahremce bu sözümü size söylüyorum: Maişet derdi için, serseri, ahlâksız, frenkmeşrep bir kocanın tahakkümü altına girmektense, fıtratınızdaki iktisat ve kanaatle, köylü mâsum kadınların nafakalarını kendileri çıkarmak için çalışmaları nev'inden kendinizi idareye çalışınız, satmaya çalışmayınız. Şayet size münasip olmayan bir erkek kısmet olsa, siz kısmetinize razı olunuz ve kanaat ediniz. İnşaallah, rızanız ve kanaatinizle o da ıslah olur. Yoksa, şimdiki işittiğim gibi, mahkemelere boşanmak için müracaat edeceksiniz. Bu da, haysiyet-i İslâmiye ve şeref-i milliyemize yakışmaz."

KAYNAK: HABER7

Durumu takip etmeye devam edin, SonTurkHaber.com her zaman en yeni haberleri sunuyor.
seeGörüntülenme:124
embedKaynak:https://www.haber7.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 19 Mayıs 2025 19:25 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Erbaş’ın koltuğunu kızları sallıyor Sözcü Gazetesi

01 Eylül 2025 05:39see192

Son dakika: Meteoroloji den açıklama! Bu illerde yağmur var! Hava sıcaklıkları mevsim normalleri üzerinde 1 Eylül Hava Durumu Son dakika haberleri

01 Eylül 2025 07:40see187

TCMB faiz kararı ne zaman açıklanacak? 2025 TCMB Eylül Para Politikası Kurulu toplantısı ne zaman, bu ay faiz indirimi olur mu?

01 Eylül 2025 17:02see178

Atv yılı başlıyor

01 Eylül 2025 07:05see172

Uğurcan Çakır ın babası: Az önce ağladım

02 Eylül 2025 00:37see165

İsrailli komutandan ifşa! Netanyahu korkak ve başarısız

01 Eylül 2025 09:06see162

Yaş üzüme talep azaldı: Üreticiler kurutmaya yöneldi

01 Eylül 2025 09:27see145

Son dakika Bahçeli den CHP ye sert çıkış! İBB soruşturması için çağrı yaptı: Süratle tayin edilmesini diliyoruz

02 Eylül 2025 17:39see143

Savunma Sanayiinde ilk 100 de 5 Türk şirketi var!

01 Eylül 2025 17:22see119

Anıtkabir ve “Yeni Türkiye” Sözcü Gazetesi

01 Eylül 2025 05:03see119

Terör devleti İsrail sürgün planını adım adım izliyor: Gazze yi işgal için 60 bin yedek askeri göreve çağırıyor Ortadoğu Haberleri

02 Eylül 2025 09:55see116

Emperyalizmin dayattığı algılardan kurtulmak ve İslam’ı hakikatiyle anlamak İhsan Aktaş

02 Eylül 2025 04:07see116

Ezgi Mola, Gupse Özay ve Öykü Karayel Alaçatı da buluştu

01 Eylül 2025 09:16see114

Bir kapak ile engellilerin yaşamı kolaylaşıyor

01 Eylül 2025 06:01see114

Türkiye de tek olsun istedi ödüle doymadı

01 Eylül 2025 17:39see114

Son depremler listesi 2 Eylül 2025 Salı: Kandilli Rasathanesi ve AFAD verileri az önce deprem mi oldu, en son deprem nerede ve ne zaman oldu, kaç büyüklüğünde?

02 Eylül 2025 20:12see113

Kremlin: Zirve için anlaşma yapılmadı Dış Haberler

02 Eylül 2025 02:05see113

Üç semavi dinin temsilcileri Gazze için İstanbul’da buluşuyor Gündem Haberleri

01 Eylül 2025 18:36see112

Muğla da Menteşe Belediye Başkanı nın akrabasının evine yanıcı madde attığı iddia edilen 2 zanlı tutuklandı Muğla Haberleri

02 Eylül 2025 21:08see111

İş insanı Halit Yukay’ın cansız bedeninden DNA testi için parça alındı! Teknenin kara kutusu inceleme için yurt dışına gönderildi

02 Eylül 2025 14:52see111
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları