Beşiktaş ın Shakhtar Donetsk yenilgisini Hürriyet yazarları Güntekin Onay ve Uğur Meleke değerlendirdi: Kocaman bir sıfır! Ne anlamı vardı?

UEFA Avrupa Ligi 2’nci Eleme Turu ilk maçında Beşiktaş sahasında Shakhtar Donetsk’i konuk etti. Tüpraş Stadyumu’nda saat 21.00’de başlayan karşılaşmada Bulgaristan Futbol Federasyonu’ndan Georgi Kabakov düdük çaldı. Kabakov’un yardımcılıklarını Martin Margaritov ve Martin Venev üstlendi.

SHAKHTAR İLK YARIYI ÖNDE KAPATTI

Karşılaşmaya iyi başlayan taraf Beşiktaş olsa da konuk Shakhtar Donetsk öne geçti. 7’nci dakikada ceza sahası çizgisinin sağında topla buluşan Alisson, içeri kat ettikten sonra şutunu çekti. Beşiktaş savunmasına çarpan top kaleci Mert’i terste bırakarak ağlarla buluştu: 0-1. Ukrayna ekibi, 27’nci dakikada farkı 2’ye çıkarttı. Sağ kanatta topla buluşan Alisson, Jurasek’ten sıyrıldıktan sonra ortasını yaptı. Arka direkte Eguinaldo’nun kafa vuruşunda top ağlara gitti: 0-2. 40’ıncı dakikada Beşiktaş farkı 1’e indirdi. Kazanılan penaltı atışında topun başına geçen yeni transfer Abraham ilk golünü kaydetti: 1-2. Mücadelenin ilk yarısı konuk ekibin 2-1’lik üstünlüğüyle sona erdi.

90+5'TE ŞOK GOL

İkinci yarının ilk dakikasında rakibinden topu kapan Rafa Silva, sol çaprazdan şutunu çekti, kaleci Riznyk gole izin vermedi. 68’inci dakikada Shakhtar farkı yeniden 2’ye çıkarttı. Kısa paslarla uzun süre pas yapan konuk ekipte sağ kanatta topla buluşan Alisson, şutunu çekti. Savunmadan sek arka direkte Kevin’ın önünde kaldı. Bu oyuncunun vuruşunda top ağlara gitti: 1-3. 87’nci dakikada Beşiktaş bir kez daha farkı 1’e indirdi. Rafa Silva’nın şutunda kaleci Riznyk’ten seken topu takip eden Joao Mario, yaptığı dokunuşla meşin yuvarlağı ağlarla buluşturdu: 2-3. Beşiktaş risk aldığı anlarda uzun topla çıkan Shakhtar Donetsk, 90+5’inci dakikada Kevin attığı golle skoru 4-2’ye getirdi. Karşılaşmada başka gol olmadı ve Beşiktaş sahasında Shakhtar Donetsk’e 4-2 mağlup oldu.

Mücadeleyi, Hürriyet Spor yazarları değerlendirdi.

GÜNTEKİN ONAY: ARDA TURAN > SOLSKJAER

Beşiktaş gerek fiziksel olarak gerekse de kollektif oyun açısından hiç hazır değil. “Solskjaer ve ekibi bu takıma ne katıyor?” sorusunun cevabı ne yazık ki kocaman bir “sıfır”.

Geçen sezon en azından zaman zaman hızlı oynayan ve etkili geçişler yapan bir takım vardı. Dün akşam izlediğimiz Beşiktaş, ne top ayağında iken etkili ne de top rakibin ayağına geçtiği zaman...

Takım çok hantal bir görüntü ortaya koyarken maçın hiçbir bölümünde tempo ortaya koyamadı. Hazırlık maçlarındaki yavan ve pozisyonsuz futbol dün de sahaya yansıdı. Büyük umutlarla transfer edilen Orkun Kökçü, istekli ve iyi niyetli ama fiziksel olarak hazır değil.

BEŞİKTAŞ'IN EN İYİSİ GEDSON'DU

Dün Beşiktaş’ın en iyisi fiziksel olarak tüm takım arkadaşlarının önünde olan Gedson Fernandes idi. Beşiktaş’ın herşeyden önce hızlı ve dribbling özelliği olan kanat oyuncularına ihtiyacı var. Jurasek kötü bir oyuncu değil ama Masuaku’nun kalitesinde olmadığı da ortada. Dün Arda Turan’ın çok genç bir ekip olan Shakthar’a neler kattığını gördük. Saha kenarında sürekli oyunu yaşayan ve takımın yöneten Arda Turan, deplasmandaki 4-2’lik galibiyetin net mimarı oldu. Beşiktaş’ın hocası Solskjaer yaratıcılıktan çok uzak bir teknik adam, ayrıca maç 3-1’e gelmişken santrfor Abraham’ı çıkartmanın ne anlamı ve amacı vardı?

TARAFTAR BİLE SINIFTA KALDI

ne fiziksel olarak ne de saha içi organizasyonu bakımından Norveçli teknik adamın Beşiktaş’a hiçbir katkısı yok. Beşiktaş çok daha agresif, iddialı ve alan daraltan prese dayalı bir futbol oynamalı. Beşiktaş’ın teknik direktörü de bu takımın misyonuna ve hedeflerine paralel bir mantalite ile hareket etmeli. Her daim Beşiktaş’ın gurur kaynağı olan taraftarı dahi dün takım gibi sınıfta kaldı.

UĞUR MELEKE: SHAKHTAR ATLETİZM 4-2 BEŞİKTAŞ SNOOKER

Shakhtar Atletizm 4-2 Beşiktaş SnookerShakhtar Donetsk, Doğu Avrupa futbolunda 21’inci yüzyılın en etkileyici hikayelerinden biri. Rinat Akhmedov kulübü satın alıyor, sportif direktörlüğe Sergiy Palkin’i getiriyor ve neredeyse çeyrek yüzyıldır bu kulüp, tanımlanabilir bir stratejiyle yönetiliyor.

Elbette kulüp tarihinin zirvesini Mircea Lucescu döneminde yaşadılar ama hâlâ onun mirasına sahip çıkan bir anlayışı var Donetsk ekibinin. Ülke bir savaşın içinde. Ukrayna’ya uluslararası yıldız getirmek 10-15 yıl önceki kadar kolay değil. Lucescu dönemindeki gibi Willian’ları, Fernandinho’ları, Alex Teixeira’ları, Fred’leri artık belki Donetsk’e getiremiyorlar ama yine çok yetenekli ve genç Güney Amerikalıları var. Dün ileri beşlilerinin yaş ortalaması 21’di: Merkezde Sudakov ve Ocharetko 22, sağ açık Alisson 19, sol açık Kevin 22, santrfor Eguinaldo 20 yaşında. Çok dinamik ve yetenekli bir ön grubu var Shakhtar ekibinin.

JURASEK ÇOK ZORLANDI

Shakhtar'ın maç boyunca planı sağ açık Alisson ve sol açık Kevin’in Beşiktaş’ın beklerine karşı kurdukları üstünlüktü. Özellikle Alisson ayağına aldığı her topta Jurasek’i geçti, Çek futbolcu maçı belki de tek bir olumlu hareket kaydedemeden bitirdi.

Shakhtar Donetsk sadece bireysel yetenekleriyle değil, fiziksel olarak da dün ciddi bir fark yarattı.

68’deki Kevin golü öncesi neredeyse üç dakika topu Beşiktaş’a vermediler. Uluslararası düzeyde bir rekor kırmış olabilirler, belki de 50+ pas sonrası geldi Kevin’ın golü. Ancak Beşiktaşlılar topu kazanmayı bir yana bırakın, isyan dahi edemediler bu 3 dakikalık pas sekansına. Gördüğüm kadarıyla Shakhtar sezonu 20 Haziran’da, Beşiktaş 28’inde açmış. Tabii ki Donetsk ekibi resmi müsabakalara da erken başladı ama bu derece fiziksel farkın oluşması normal kabul edilebilir mi? Beşiktaş acaba çalışmalara daha erken başlayabilir miydi? Dün sahadaki iki ekibe bakınca sanki bir taraf atletizm takımı, diğeriyse snooker sporcuları gibiydi.