Bir şehidi ararken 12 şehit verilir mi?

Evet, ordumuz peygamber ocağıdır.

Mehmetçik vatan için gözünü kırpmadan şehit olur, amenna.

Fakat üç yıl önce şehit düşmüş bir askerimizin cenazesini aramak için girilen mağarada metan gazına 12 şehit vermek, korkunç ve akıl almaz bir felaket değil mi?

Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre 2022 yılında Pençe-Kilit Harekatı kapsamında bir mağarada arama-temizleme sırasında PKK ateş açıyor. Piyade Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt şehit düşüyor. Bozkurt’un cenazesine üç yıl boyunca ulaşılamıyor.

İstihbarat geldi iddiası

İddia ki…

Cenazenin PKK’nın geçmişte hastane olarak kullandığı, 853 rakımlı tepedeki mağarada olabileceği yönünde istihbarat ulaşıyor. 19 asker, şehidi bulmak için 6 Temmuz’da, teröristlerden temizlenmiş mağaraya giriyor.

İçeride 12 şehit verdik.

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Bu olay başlattığımız idari tahkikat ile en ince ayrıntısına kadar incelenecektir” dedi. Güler, olayın gelişimine dair ayrıntı vermedi.

Bazı kaynaklar mağaraya giren ilk grup askerin metan gazından zehirlendiğini, kurtarmak için peşlerinden gidenlerin aynı akıbete uğradığını ileri sürüyor.

Bir diğer iddia da, mağarada PKK’nın tuzakladığı patlayıcının infilak ettiği yönünde.

Bu felaketin nasıl meydana geldiği, bir ihmal ya da kastın olup olmadığı Milli Savunma Bakanlığı’nun yapacağı tahkikat sonucunda kesinlik kazanacak.

Metan gazıyla şehadet bir ilk

Askeri kaynaklar metan gazıyla zehirlenme felaketiyle bugüne kadar hiç karşılaşmadıklarını vurguluyor.

TSK tarihinde bir ilk olduğunu ifade ediyorlar.

Yanıtlanmayı bekleyen ciddi soru işaretleri bulunuyor.

Örneğin…

-Üç yıldır bulunamayan şehit cenazesinin o mağarada olabileceği istihbaratı kimden geldi? Bu bir tuzak olabilir mi?

-Böyle bir istihbaratın PKK tam da iki gün sonra silah bırakacakken gelmesi tesadüf mü?

-Mağaranın bir ucu açık olduğuna göre içeride metan gazı nasıl birikebilir?

-Askerlerimizin 19’u birden mi mağaraya girdi?

-Mağarada gaz birikmesi olabileceği hesap edilmedi mi?

-Askerlerimizde dedektör, oksijen tüpü, maske veya teçhizat yok mu?

-Şehitleri AFAD ve madenciler çıkardığına göre neden içeriye bu ekiple girilmedi?

-PKK tarafından kurulmuş bir tuzak mı vardı?

-Operasyonun talimatını kim hangi gerekçeyle verdi?

Gara, Hakurk ve Metin şehitleri

Hatırlarsanız…

Dört yıl önce Kuzey Irak’ın Gara bölgesinde PKK’nın elindeki rehineleri kurtarmak için bir mağaraya yapılan operasyon başarısızlıkla sonuçlanmıştı. PKK, 13 rehineyi katletmişti. Operasyona katılan üç Özel Harekatçı şehit düşmüştü.

2023’te Hakurk ve Metina’da göz gözü görmez kar fırtınasında muşamba çadırlarda kalan 12 askerimiz şehit edilmişti.

Bu kez çatışma bile yaşanmadan kayıp verdik.

Elbette Mehmetçikler, gerektiğinde canlarını ortaya koyar, feda ederler.

Ancak üç yıl önce şehit düşmüş askerimizin cenazesini ararken metan gazına 12 şehit vermek kahramanlıkla, vatan-millet sevgisiyle açıklanamaz.

Yanıtlanmaya muhtaç soru işaretlerinin üzeri bayrakla serilerek örtülemez!

Burada ciddi bir ihmal veya sorumsuzluk var.

Açıklayın, kardeşim.

Biz 12 şehidi neden verdik?

Orkun Özeller: Bir hata varsa komuta heyetinindir

Uzun yıllar Kuzey Irak’ta PKK’ya karşı mücadele eden emekli Albay Orkun Özeller ile 12 askerimizin metan gazına şehit verilmesini konuştuk.

Metan gazı zehirlenmesiyle daha önce karşılaştınız mı?

Tabii ki hayır, karşılaşmadık.

Bu mağarayı bilir misiniz?

Bu mağaraya girmedim. Bizim girdiğimiz mağaralardan daha büyük. Hastane olarak kullanılıyor.

PKK’nın hastanesi.

Tabii. Birkaç yıl önceki operasyonlarda bulundu, giriş çıkışları kapatıldı. İçeride bir terörist varsa ölsün veyahut içeri tekrar girilmesin diye. Uzun bir zaman sonra açıldı. Bir duyum geliyor; muhtemelen naaşın orada olduğuna dair. Bir istihbarat gelebilir. Net bilgi de gelebilir. Mağaraya girme emri kim tarafından veriliyor? Sorgulanması gereken kısım bu. Bölük ve tabur komutanına yıkılmamalı. Haksızlık olur. Malum süreç içerisindeyken, Kara Kuvvetleri Komutanı’nın bilgisi olmadan, ki ben Genelkurmay Başkanı bile biliyordur diye düşünüyorum, mağaraya girmek mümkün değil. Bunun Gara'ya yapılan operasyondan bir farkı yok. Tabur veya tugay komutanı, “Hadi çocuklar bir girin bakayım” diyemez. Mutlaka yukarıdan bilgisi ve onayı olması gerekir. Eğer yoksa bu daha da vahim.

Size göre var.

Olması yüzde 100 şarttır. Eğer habersiz yapılıyorsa bunda başka bir şey ararım.

Niçin?

Çünkü böyle bir duyumun gelmesi tuzak da olabilir. Özellikle birileri tarafından söylenmiş olabilir, içeriye giriş için. Ama metan gazı olayı net. İçeride çatışma yok, patlama yok.

Burada bir hata mı, ihmal mi, kasıt mı var?

Kasıt var diyemem. Bunu kimse söyleyemez şu an. Hata varsa komuta heyetindedir. Böyle bir operasyona müsaade ettiyseniz...

Operasyona müsaade edilmesi neden hatadır?

Şehidimizi geride bırakmayız, naaşımızı alırız anlayışı doğrudur. Ama bunun için yapacağınız faaliyetin birliği bu değil. Bunu ya Özel Kuvvetler'e ya Jandarma Özel Harekât’a verirsiniz. Devasa bir mağara olduğunu herkes biliyor. Bu, özel operasyon gerektirir. “Çocuklar bir girin bakın” demek cinayettir.

Muharebe Arama Kurtarma (MAK) diye bir birimimiz vardı. O lağvedilmemiş olsaydı, o birlik gelecekti. Haydi, MAK lağvedildi. Özel Kuvvetler veyahut Jandarma Özel Harekât'tan tecrübeli birimler gelmeliydi.

Gaz riski olduğu tahmin edilebilir miydi?

Uzman birliklerimiz olsaydı tahmin ederlerdi. Şehit olanlar gencecik teğmen, üsteğmen. Eğitimleri bile Harp Okulu ayarında değil. Sözleşmeliler. Gara’ya özel operasyon yapıyorsunuz. Özel operasyonu bu birliğe yaptırmak gibi bir şey bu.

İçeriye nasıl girilmeliydi?

Eğer girilmesi gerekiyorsa, dedektör, duvar arkası görüntüleme cihazları, özel uzak kameralar ve yılan kameralar isteyeceksiniz. İçeride terörist de olabilir. Neyle karşılaşacağın belli değil. Çok dikkatli yapılması gerekir. Mağara konusunda bilgi sahibi kişilerden destek alınması gerekir.

Burada ne olmuş?

Ya burada öylesine girilmiş.

Hepsi birden mi?

Bir grup giriyor. Gaz sızıntısı oluyor. Telsiz irtibatı kesiliyor. Bir daha da müdahale edilemiyor. İçerideki grubu çıkartamıyorlar. Bir kısmı da hafif etkileniyor.

Hesap verilmesi gereken bir durum yok mu?

Orada sıralı, üst düzey generallerin hepsinin hesaba çekilmesini gerektirir. “Efendim benim bilgim yoktu.” Bilgim yoktu diyenin de kabahati var. Niye bilgin yok? Birliklerin senden habersiz iş yapıyorsa durma orada. Hele şu anda böyle bir süreç varken, aman, sürece zarar verecek bir durum oluşmasın gibi insanlarda hassasiyet varken, böyle bir şey anlamlandırılamıyor.

PKK’nın silah bırakmasını kastediyorsunuz.

Tabii. O yüzden komutanlığın bilgisi olmadan yapılmasını mümkün görmüyorum. Mutlaka bilgisi vardır. Bilgisi yoksa o zaman işin içerisine başka soru işaretleri girer.

Genelkurmay Başkanı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı seviyesinde sorgulanması gereken çok ciddi bir konu bu.