Bu davayla Grand Kartal’daki yangın söner mi?

Otel sahibi, bakanlığı işaret ediyor

Halit Ergül’den başlayalım.

Grand Kartal Anonim Şirketi’nin yönetim kurulu başkanı.

Şirketin bünyesinde iki otel var.

Biri, Gazella.

Diğeri de yangının çıktığı Grand Kartal.

Ergül, denetimleri hangi kurumun yaptığı sorusuna tereddütsüz şu yanıtı veriyor:

“Kültür ve Turizm Bakanlığı kontrolörleri!”

Bakanlığın yetki verdiği FQC Global Danışmanlık ile sözleşme yaptıklarını, şirketin iki yılda bir yangın, güvenlik, hijyen ve her yönden denetim yaptığını ve kendilerine Sürdürebilir Turizm Belgesi verildiğini kaydediyor.

En son 15 Aralık’ta

Ergül’ün damadı Emir Aras ise kağıt üzerinde Grand Kartal’ın genel müdürü.

“Kağıt üzerinde” diyorum çünkü…

Aras, fiilen bilgisayarlara bakıp rezervasyonları kontrol ettiğini, denetimleri muhasebecilerinin yaptığını söylüyor. Aras da bakanlığı işaret ediyor.

Geçen yıl 15 Aralık’ta bakanlığın denetime geldiğini, 5-6 saat boyunca oteli her yönüyle denetlediklerini kaydediyor.

Yangın tatbikatı yok

Zeki Yılmaz, “Otelin gayriresmi müdürüyüm” diye konuşuyor.

İmza yetkisi ve sorumluluğu yokmuş.

Resmi kayıtlarda resepsiyon personeli olarak gözüküyor.

Yılmaz’a göre otelin güvenlik önlemleri Aras’ın sorumluluğunda. Kendisinin Aras’a yardım ettiğini ileri sürüyor. Ergül’ün işlemlerden bilgisi olduğunu kaydediyor.

Bakanlık tarafından denetim yapıldığını ve nitelikli bir eksiklik tespit edilemediğini ifade ediyor.

Grand Kartal’da yangın tatbikatı yapılmadığını, sadece Gazella Otel’de gerçekleştirildiğini ifade ediyor. Ortak çalışan personelin tatbikata katılmış sayıldığını anlatıyor. Yangın tüpleri ve hortumlarının, duman sensörlerinin, merdivenlerin bakanlıkça incelendiğini, yağmurlama sisteminin bulunmadığını söylüyor.

Özel İdare: Bizim itfaiyemiz yok

Bolu İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sırrı Kösterelli ise bünyelerinde itfaiye uzmanlığı ve teşkilatı bulunmadığı için yangın denetimi yapmadıklarını söylüyor. Turizm Tesislerinin Niteliklerine İlişkin Yönetmeliğin 22/c-o maddelerine göre denetimlerin bakanlık tarafından yapılması gerektiğini belirtiyor.

Genel Sekreter Yardımcısı Bünyamin Bal, otelin turizm işletme belgesi taşıması nedeniyle Özel İdaresi’nin denetleme yetkisinin bulunmadığını, yetkinin sadece bakanlıkta olduğunu kaydediyor.

Ruhsat verdikleri için zaman zaman denetim yaptıklarını ancak yangın konusunda alt yapıları ve teknik personelleri bulunmadığı için bir yetkilerinin olmadığını savunuyor.

Ruhsat verildikten sonra bakanlıktan istek veya ruhsat değişikliği gereksinimi olmadıkça periyodik yangın denetimi için hüküm bulunmadığını savunuyor.

Bakanlıktan izin bekleniyor

İfadeler böyleyken ve bilirkişi raporuna göre “İşletme belgesini veren ve onaylayan Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri denetim süreçlerinde yetersiz kaldıklarından yangında birinci derecede etkili oldukları” halde doğrudan dava açılmadı.

Savcılık bakanlıktan ilgililerin tespitini ve soruşturma izni verilmesini istedi. Yanıt gelmediği için dosya ayrıldı.

Aynı şekilde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevlileri hakkındaki dosya da gelecek yanıtı bekliyor.

Kartalkaya Davası, asli faillerden yoksun şekilde başlıyor.

Kahvaltı ustası, itfaiye eri, muhasebeci…

İl Özel İdaresi Genel Sekreteri ve yardımcısı…

CHP’li belediye başkan yardımcısı tutuklu yargılanıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan, yangında ihmali görülen bir yetkili bile belirlenebilmiş değil.

Buradan adalet çıkar mı?

Failler korunurken…

Grand Kartal’daki yangın söner mi?

KUTU:

CHP’li başkan yardımcısının suçu Özel İdare’ye bildirmemek

Peki, Bolu Belediyesi’nin rolü ne?

Yine ifadelerden aktaralım.

Grand Kartal, kayak pistine bakan cephesindeki White Fox adlı kafeyi ‘Mudurnu Anonim Şirketi’ne kiralıyor.

Bu şirketin çalışanı İsmail Karagöz, Grand Kartal’ın Muhasebe Müdürü Kadir Özdemir’i arayarak, kiraladıkları alan için yangın uygunluk raporu istiyor.

Bolu Belediyesi’ne başvuruyorlar.

Kadir Özdemir, formlardan birini dolduruyor. Kafeyi bilemeyeceklerini düşünerek, Grand Kartal’ın adını yazıyor. Sözlü olarak kafeden bahsediyor.

İtfaiye eri İrfan Acar, 12 Aralık 2024’te denetime geliyor.

Acar, acil çıkışları, yönlendirme levhalarını, elektrik tesisatlarını, duman algılama ve springler sistemini denetliyor. Denetime muhasebeci Cemal Özer eşlik ediyor.

Ancak ‘White Fox’a bakmıyorlar bile.

Eksikliklerin giderilmesi için 15 gün süre veriliyor.

Cemal Özer, rapor çıkınca Genel Müdür Emir Aras’a bilgi veriyor.

Aras, “Eksiklikler çok masraflı. Bunları yapamayız. Başvuru iptal edilsin” diyor.

Kadir Özdemir de Gazella Otel Genel Müdürü Ahmet Demir’i arayarak, “Belediyeye verdiğimiz evrakın işlerini hızlandırabilir miyiz” diyor.

Ahmet Demir, Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener’e telefon açarak, “Süreci hızlandırabilir miyiz” diyor.

Gülener, “Konuyu öğrenelim, yardımcı olurum” demekle yetiniyor. İddiaya göre sonradan “İptal dilekçesi verin” diyor.

İptal dilekçesi veriliyor.

Aynı anda ‘White Fox’ için yangına uygunluk başvurusu yapılıyor.

İtfaiye eri İrfan Acar, 24 Aralık 2024’te ‘White Fox’ta denetime gidiyor. İş yerinin otelin dışında olduğunu, faaliyete geçmediğini, içinde çay kazanları ile bir iki kahve makinesi gördüğünü rapor ediyor.

Gülener, kendisini nasıl savunuyor?

İtfaiyenin yaptığı denetimden, yazışmalar kendisine gelene dek haberdar olmadığını, geri çekilme dilekçesi verildiğini gördüğünde dikkatini çektiğini ileri sürüyor. İtfaiye Müdürü’ne “Yapmamız gereken nedir?” diye sorduğunu, “Dilekçeyi iptal edebiliriz” diye yanıt aldığını söylüyor.

Ahmet Demir’in “Evraka bakabilir misiniz” dediğini, önceden uygunsuzluk raporu düzenlenip düzenlenmediğini hatırlamadığını belirtiyor. Grand Kartal’ın sahiplerini yakından tanımadığını, dostluğunun olmadığını ifade ediyor.

Gülener ve İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun 16 Aralık 2024 tarihli raporda bir dizi eksiklik sıralanmasına rağmen İl Özel İdaresi’ne bildirimde bulunmamakla suçlanıyor.