Bu iş toplumsal mutabakatla çözülsün Son dakika haberleri

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Now TV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

AA'da yer alan habere göre Soma'daki maden faciasının üzerinden 11 yıl geçtiğini, konuyu Meclis kürsüsüne taşıdığını ve tüm mahkemeleri takip ettiğini aktaran Özel, Soma'dan bugüne madenlerde tedbir açısından hiçbir şeyin değişmediğini öne sürdü.

Terör örgütü PKK'nın fesih ve silah bırakma kararına ilişkin soru üzerine Özel, "CHP, toplumsal mutabakat arandığında, herkesin rıza göstereceği, kaybedenin olmayacağı, herkesin çözüm konusunda bilgi sahibi ve mutabık olacağı bir yöntem öneriyor. Siz toplumun bir kısmını, partilerden birkaçını dışlarsanız, kendinize ait ajandalarınızda gizli pazarlıklar yürütüyorsanız bu iş başarılı olmuyor." ifadelerini kullandı.

Daha önce CHP'nin birtakım uyarılarda bulunduğunu, tarihsel tutarlılık içinde "Terör bitecekse, kan duracaksa biz varız" dediğini aktaran Özel, bu süreçte hiç kimsenin dışlanmaması gerektiği vurguladı.

Özel, çözüm için Meclis'i işaret ederek, "TBMM'de bir komisyon kurulmalı. Bu komisyon yapılacak yasal düzenlemeleri... 'Yasal' diyorum, soruyorlar, biz 'anayasa değişikliğinde yokuz' diye ilk günden söyledim. Toplumsal mutabakat aranacaksa, Meclis'te kurulacak komisyona mutlaka başta şehit aileleri, gaziler, süreçte zarar görmüş herkes katılıp, bu insanların rızasının alınması lazım." değerlendirmesinde bulundu.

Tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile arasında geçen bir anekdotu da aktaran Özel, şunları kaydetti:

"Bizi ziyaret ettiğinde, odamızda, heyetler önünde bir diyaloğumuz var. Ben, 'Şehit ailelerinin gözünün içine bakamayacağımız bir işin içinde olmamak lazım' demiştim. Sırrı Başkan bana, 'Bazen şehidin anasının gözüne bugün bakamazsın ama yarın öbür çocuğu yaşayınca o gelir sana bakar, sana sarılır' dedi. Ben de, 'Şehit aileleri bu konuda bizden ileride' dedim. 300'ün üzerinde şehit ailesi ve gazi derneğini ziyaret ettik. Devletin resmi olarak tanıdığı 1 vakıf, 2 dernek var. Ben bunları ziyaret ettim. Bana, 'Biz yandık başkaları yanmasın ama samimiyet olsun, siyasete alet olmasın, bizim de görüşlerimiz alınsın, ne olduğunu bilelim' dediler. Ben de bunu heyete ilettim. Bugün bu iş toplumsal mutabakatla, herkesle birlikte çözülsün, bundan hepimiz, bütün Türkiye karlı çıkar."

Özel, partisinin bu konuda çizdiği çerçeveye ilişkin soruya, "Meclis Başkanı'nın hızla bir inisiyatif alması doğru olur. Mutlaka bir hazırlık komisyonu kurulmalı, hızlı şekilde bütün siyasi partiler davet edilerek. CHP, işin mutfağında çalışmaya, önemli düzenlemeleri hatasız yapmak için katkı vermeye hazır. Kayyum meselesinin çözülmesi lazım. Bazı kanunların eksikliklerinin giderilmesi, bazı kanuni düzenlemeler yapılması lazım. Ama demokrasi hattının dışına çıkılmaması lazım." yanıtını verdi.

"BİZE RAĞMEN İŞLETEBİLECEKLERİ HİÇBİR SÜREÇ YOK"

Özel, "Sürecin samimi olarak ilerleyip ilerlemeyeceği endişesi var mı, siyaseten bir süreç mi ilerliyor, bir gizli ajanda, kapalı kapılar ardında gizli toplantılar var mı?" sorusunu, "Ben rahmetli Sırrı Süreyya Önder'e sorduğumda, 'Gizli bir anlaşma, gizli anayasa pazarlığı... Bunları bize soracağınıza küfredin' demişti. Rahmetlinin bu kadar net bir kefaletinin olduğu bir yerde ben bir şey demem bunun üzerine. Ama varsa biz orada olmayız. Mevcut Anayasa'ya uymayanla anayasa yapılmaz." sözleriyle yanıtladı.

İnorganik bir siyasetin parçası olmadığını vurgulayan Özel, "Kimsenin düğmeye basmasıyla 180 derece yön değiştirecek bir siyasetçi değilim. Onu yapmak yerine siyaseti bırakırım, her şeyden vazgeçerim ama doğru bildiğimden vazgeçmem." şeklinde konuştu.

Bir başka soru üzerine, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik soruşturmalar kapsamında Ekrem İmamoğlu'nun İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılması ve tutuklanmasının üzerinden, CHP'ye "düşman hukuku" uygulandığını savunan Özel, yeni bir anayasa süreci işletilmesiyle ilgili soruya karşılık da şunları kaydetti:

"Bize rağmen burada bir anayasa süreci işletemezler. Bize rağmen işletebilecekleri hiçbir süreç yok. Biz, hem barışın, hem Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünün güvencesiyiz. Üniter devletin güvencesiyiz. Bir sabah kalkıp bir darbe planladılar. O darbeyi ne kadar püskürttüysek, yarın CHP'ye rağmen, ülkenin kurucu değerleriyle çelişkili, ülkeye kafa tutan bir iş yapmaya kalktıklarında, CHP'nin ve milletin gücünü bambaşka bir yerden tadarlar. Bu ülkenin bölünmez bütünlüğünün teminatıyız. Bizim olmadığımız, gizli pazarlıkların, al-verlerin olduğu yerde sağlıklı bir süreç işlemez, herkes aklını başına alacak."