Can Holding’e kara para operasyonu Yerel Gündem Haberleri
SonTurkHaber.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Kemal Can ile Mehmet Şakir Can'ın sahibi olduğu Can Holding'e yönelik "suç örgütü kurmak", "vergi kaçakçılığı", "dolandırıcılık" ve "kara para aklama" suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Soruşturmanın temel dayanağını Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporları ile mali denetim birimlerinin düzenlediği incelemeler oluşturdu.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada, Can Holding bünyesinde faaliyet gösteren şirketler üzerinden suç işlemek amacıyla örgüt kurulduğu, bu örgüt aracılığıyla nitelikli dolandırıcılık, vergi kaçakçılığı, kaynağı belirsiz gelirlerin şirket hesaplarına sokulması, suçtan elde edilen gelirlerin aklanmasına yönelik çok yönlü eylemlerin gerçekleştirildiği öne sürüldü. Bu kapsamda holdinge bağlı 121 şirketin mal varlığına el konuldu.
PATRONLARDAN HABER YOK
Şirket sahipleri Kemal Can ve Mehmet Şakir Can ile üst düzey yöneticiler Kenan Tekdağ, Devran Can, Rumert Onur Can, Murat Can, Devran Çimen, Kemal Çimen, Mehmet Kaya, Cemal Can hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Kenan Tekdağ, Cemal Can, Devran Can, Devran Çimen ve Kemal Çimen yakalandı.
121 ŞİRKETE KAYYUM
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, holdinge ait bazı şirketlere kayyum atanmasını istedi. Talebi değerlendiren Küçükçekmece 4’üncü Sulh Ceza Hakimliği, Habertürk ve Show TV'nin de aralarında bulunduğu 121 şirkete Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) kayyum olarak atanmasına karar verdi. Kararda, şüphelilerin suç örgütü faaliyeti kapsamında hareket ederek suçtan elde edilen gelirlerin aklanması amacına hizmet ettikleri ve bu eylemleri şirketlerin faaliyetleri çerçevesinde gerçekleştirdikleri hususunda kuvvetli şüphenin ve tespitlerin bulunduğu ifade edildi. Maddi gerçeğin ortaya çıkarılması amacıyla şirketlerin yönetimi için idare ve yetkinlerin tümünün TMSF'ye verilmesi ve kayyum olarak atanmasına karar verildiği kaydedildi.
Can Holding’in İstanbul Küçükçekmece’deki merkezine dün TMSF yetkilileri ve avukatlardan oluşan bir heyet geldi. Heyet, güvenlik önlemleri altında binaya girdi. Holding merkezinde çalışmalar sürerken binaya çilingir çağrıldı. Sabah saatlerinde Habertürk ve Show TV'nin bulunduğu binaya gelen jandarma ekiplerince yapılan inceleme akşam üzeri tamamlandı. Ekipler, delil olarak topladıkları evrakları alıp binadan ayrıldı.
HABERTÜRK VE SHOW TV TMSF’DE
Kayyum atanan şirketlerin bazıları şöyle: "Habertürk Gazetecilik, Ciner Medya TV Hizmetleri, Show Televizyon Yayıncılık, Boğaziçi Radyo Televizyon Yayıncılığı ve Reklamcılık, Enerji Petrol Ürünleri Pazarlama, Doğa Okulları İşletmeciliği, Bilgi Doğa Eğitim İşletmeciliği, Turktobacco Sigara İç ve Dış Ticaret Pazarlama, HT Spor Televizyon Yayıncılık ile Bosphorus Medya Grubu Radyo ve Televizyon Yayıncılığı A.Ş."
Holding binasına çilingir çağrıldı
HÜLLE İDDİASI BOŞ DEĞİLMİŞ
Eylül 2001'de Ufuk Güldemir tarafından kurulan Habertürk TV 2007'de Ciner Grubu'na geçti. 2013'te de Show TV gruba dahil edildi. Ciner, 17 yıl elinde tuttuğu Habertürk TV ve 11 yıl sahibi olduğu Show TV'yi Aralık 2024'te Can Holding'e sattı. Satış sürecinde “hülle” iddiaları gündeme geldi. Şirketlerin farklı ortaklık yapıları üzerinden devredildiği, finansman kaynağı ve hisse devri sürecinin şeffaf yürütülmediği öne sürüldü. Ancak bu iddialar o dönem resmi merciler tarafından teyit edilmedi.
3 suçlama
KAYNAĞI BELİRSİZ YÜKLÜ PARA GİRİŞİ
-
Can Holding bünyesinde faaliyet gösteren şirketler üzerinden kaynağı belirsiz yüklü tutarda para girişlerinin yapıldığı, bu paraların çeşitli şirketler arasında aktarılarak izlerinin gizlenmeye çalışıldığı, faturasız işlemler ve sahte belge düzenlemeleriyle vergi yükümlülüğünün azaltıldığı iddia ediliyor.
Kemal Can
FAZLA ŞİRKET KURUP TAKİBİ ZORLAŞTIRDILAR
-
Holding yapısı altında kurulan çıkar amaçlı suç örgütünün Kemal Can ve Mehmet Şakir Can liderliğinde hareket ettiği, aynı faaliyet alanında çok sayıda şirket kurulup denetim ve takip mekanizmalarının zorlaştırıldığı belirtiliyor. Yönetim kurullarında değişiklikler yapılarak sorumluluğun örgüt üyeleri arasında dağıtıldığı ve bu yolla hukuki yaptırımlardan kaçılmaya çalışıldığı öne sürülüyor.
Mehmet Şakir Can
KANUNA AYKIRI SERMAYE ARTIRIMI-
Ticari faaliyeti bulunmayan şirketlerde nakit sermaye artırımı yapıldığı, sermaye artırımlarının kaynağı olarak ortaklara borçlar hesabının gösterildiği, bu borçların gerçeği yansıtmadığı, ortaklara borçlar hesabında görülen tutarların "7256 sayılı Varlık Barışı Kanunu" kapsamında şirkete yeniden yatırıldığı, gerçekleştirilen işlemin, kanunun amacına aykırı şekilde suçtan sağlanan gelirin sisteme dahil edilmesi ve aklanması niteliğinde olduğu belirtiliyor.
Kenan Tekdağ
Yasa dışı gelirle büyüdüler
MASAK raporlarıyla elde edilen bulgular doğrultusunda suç örgütünün "nitelikli dolandırıcılık", "kaçakçılık" ve "Vergi Usul Kanunu'na muhalefet” gibi öncül suçlardan elde ettiği yasa dışı gelir aracılığıyla ticari hacmini genişlettiği belirtiliyor. Eğitim, medya, finans ve enerji gibi stratejik sektörlerde şirket alımları, hisse devirleri ve yatırım faaliyetlerinin doğrudan suç gelirleriyle finanse edildiği, bu yolla örgütün hem ekonomik gücünü artırmayı hem de kamuoyu nezdinde meşruiyet kazanmayı hedeflediği kaydediliyor. Şüphelilerin yasa dışı yolla elde ettikleri kazancı farklı sektörlere yönlendirip hem akladıkları hem de ekonomik hayatta sahte bir itibar ve güç sağladıkları ifade ediliyor.

Tekirdağ’da arama
Holding bünyesinde Tekirdağ’ın Çerkezköy ve Kapaklı ilçelerinde faaliyet gösteren şirketlerde arama gerçekleştirildi. Şirkete ait olduğu veya şirketin daha önce kullandığı öne sürülen iş yerlerinde jandarma, polis ve TMSF ekiplerince arama ve inceleme yapıldı.
Eğitim öğretim aksamayacak
TMSF’den yapılan açıklamada, bu dönemde TMSF'nin temel amacının şirket çalışanlarının ve üçüncü tarafların haklarının korunması ile tüm işleyişin aksamadan sürdürülmesi olduğu belirtildi. Açıklamada, “Bu amaçla şirket yöneticileriyle de görüşmeler yapılmıştır. Sorumluluğumuz altındaki tüm şirketler, mevzuatın gerektirdiği şekilde 'basiretli tacir' anlayışıyla idare edilerek, istikrar ve güven ortamı muhafaza edilecektir” denildi. TMSF, Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu, holding bünyesindeki Doğa Koleji ve İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde eğitim öğretimin kesintisiz devam edeceğini açıkladı.


