Çapraz nakille yaşama tutundular

Özbekistanlı emekli gümrük memuru Yorkınjon Khakımovıch Bozarov'a 2,5 yıl önce, ev kadını Kamola Abdugapuruva'ya ise 10 yıl önce böbrek yetmezliği tanısı konuldu. Bozarov'a eşi Muyassarkhon Bozorova, Abdugapuruva'ya da kızı Munisa Azızova Isaeva (29) böbreğini vermek istedi. Ancak kan uyuşmazlığı nedeniyle iki nakil de gerçekleşemedi. Bunun üzerine Özbekistanlı iki hasta kentte özel bir hastanede yapılan çapraz nakille hayata tutundu. Munisa Azızova Isaeva'nın böbreği Yorkınjon Khakımovıch Bozarov’a, Muyassarkhon Bozorova'nın böbreği de Kamola Abdugapuruva'ya nakledildi.

'BÖBREK NAKLİNDE KAN GRUBU UYUMU ARAMAK ZORUNDAYIZ'

Hastanenin organ nakli yöneticisi ve sorumlusu Prof. Dr. Acar Tüzünler, "Hastalarımızın böbrek naklindeki karşılaştıkları önemli problemlerden biri de kan grubu uyumu. Çünkü böbrek naklinde kan grubu uyumu maalesef aramak zorundayız ve vericileri kan grubu uyumsuz oldukları zaman nakil gerçekleşemiyor. Bunun üstesinden gelmenin bir yolu da çapraz nakil. Çapraz nakil şu demek; eğer kan grubu uyumlu bir vericiniz varsa tam tersi size uyumlu bir vericisi olan yine uyumsuz bir çifti çaprazlayarak böbrek nakli yapıyoruz. Yani bir grubun vericisi diğerine diğer verici de uyumsuz diğer alıcıya veriyor. Böylece başarılı nakil yapabiliyoruz" dedi.

'HASTALARIN 2 SEÇENEĞİ VAR: YA HEMODİYALİZ YA BÖBREK NAKLİ'

Prof. Dr. Tüzünler, 2 hastanın da bir süredir kronik böbrek yetmezliği ile mücadele ettiğini ve artık son dönemde olduklarını belirterek, "Bu aşamada 2 seçenek var; ya diyaliz ya böbrek nakli. Bugün en iyi tedavi dünyada kabul edildiği üzere, böbrek nakli. İkisine de çapraz nakil yaparak, her ikisinin de tedavi olmasını sağladık. Her 2 alıcı da yıllardır böbrek yetmezliğiyle mücadele ediyorlardı ama kronik böbrek yetmezliği belli bir aşamadan sonra artık diyaliz tedavilerine ya da organ nakli tedavilerine ihtiyaç duyuyor. Son 1-2 aydır da bu aşamaya ulaşmışlardı. Son dönem böbrek yetmezliğinde 2 seçenek vardı önünde. Ya hemodiyalize başlamak ya da böbrek nakli ile devam etmek. Tabii böbrek nakli hem yaşamı uzatması hem de yaşam kalitesi çok daha iyi olması açısından esas altın standart ve önerilen tedavi. Ama en büyük engel tabii vericilerin olmaması. Bu alıcılarımızın en büyük şansı ikisinin de birer vericisi vardı. En büyük şansızlıkları ise kan grupları uyumlu değildi. Bunu da çapraz nakil yaparak çözdük" diye konuştu.

'3 AYDAN SONRA NORMAL HAYATLARINA DÖNÜYORLAR'

Hastaların organ naklinden hemen sonra günlük yaşantısına döneceğini söyleyen Acar, "Özbekistan'dan yaklaşık 10-15 gün önce geldiler. 5 günlük bir hazırlık sürecinden sonra 1 hafta önce nakil oldular ve bugün de taburcu olacaklar. Alıcılarımızın 3 aylık yoğun ilaç tedavisi ve perhizleri oluyor. Ama 3 aydan sonra normal hayatlarına dönüyorlar. Hatta dışarıda gördüğünüz zaman böbrek nakli alıcısını fark etmek mümkün değil. Normal birey gibi hayatlarını sürdürüyorlar. Zaten en büyük avantajı o" ifadelerini kullandı.

'EŞİM İÇİN BÜTÜN VÜCUDUMU VERMEYE RAZIYIM'

Eşinin hayatını iyileştirmeye çalıştığını belirten Muyassarkhon Bozorova, "O, 3 çocuğumun babası. Bu kararı vermeden önce biraz korktum ama eşimin iyi olması için korkularımı yendim. Eşim için sadece böbrek değil karaciğerimi, bütün vücudumu vermeye razıyım" dedi.

Annesi için böbreğini vermeyi kabul eden Munisa Azızova Isaeva ise "Annem diyalizdeydi. Diyaliz biliyorsunuz zor bir süreç. Annemi bu süreçte görmek istemiyordum. Ben vereceğim dedim ve hiç korkmadım. Nerede ne yapacağım dedim ve geldim" diye konuştu.

Diyalizden kurtulan Kamola Abdugapuruva da Türkiye'ye ve Türk doktorlara teşekkür etti.