Çeşme’de su bitti, Bodrum alarm veriyor! Uzman isim İstanbul ve Ankara’ya da dikkat çekti… ‘Yağışlar son 52 yılın en düşük seviyesinde’
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
Çeşme'de, Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı'ndaki su doluluk oranı İZSU verilerine göre %2,26 oranıyla inanılmaz bir seviyeye düşmüş durumda. Bölgede uygulanan yedi saatlik su kesintisi yetersiz kalınca, kesinti süresi 10 saate çıkarıldı. Sadece Çeşme değil, İzmir genelinde de 6 Ağustos'tan itibaren saat 23.00 ile saat 05.00 arasında zorunlu su kesintisi kararı alındı.
Öte yandan Muğla'nın turizm merkezi Bodrum'un su ihtiyacını karşılayan barajlardan Mumcular'da doluluk yüzde 22, Milas Geyik'te ise yüzde 33 ölçüldü.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, sadece İzmir ve Muğla değil, İstanbul ve Ankara da dahil olmak üzere çok sayıda ilin susuzluk riskiyle karşı karşıya olduğunun altını çizdi.
YAĞIŞLAR SON 52 YILIN EN DÜŞÜK SEVİYESİNDE
Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, “Ülkemiz genelinde son dokuz ayda yani 2025 su yılının başladığı 2024 Ekim ayından itibaren düşen toplam yağış son 52 yılın en düşük seviyesinde. Mevsim normallerine göre yaklaşık %26 azalmış durumda. Bu azalmadan en çok etkilenen yerlerin başında %53 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi, %36 ile İç Anadolu Bölgesi ve yaklaşık %30 ile Marmara, Ege ve Akdeniz Bölgeleri yer alıyor” dedi ve ekledi:
“Toplam yağıştaki bu azalma sonucu öncelikle yüzeysel su kaynaklarımızdaki yani, baraj ve göllerimizdeki su seviyesi azaldı. Kentsel altyapısı yetersiz, yeterli hacimde barajları bulunmayan, barajlarında ve kuyularında yeterli içme suyu bulunmayan ya da çarpık kentleşme nedeniyle doğallığını kaybetmiş; geçirimsiz kentsel doku nedeniyle yeterli miktarda yeraltı suyunu depolayamayan veya kirleten, diğer bir deyişle iklim karakteristiklerindeki değişimlere hazırlıksız yakalanan, kentlerin içme suyu temininde yaşadığı zorlukları hep beraber görüyoruz.”
‘TEDBİR ALMAKTA GECİKTİK’
İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Muğla, Antalya, Mersin, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Edirne, Balıkesir, Kırklareli, Sakarya ve birçok ilde içme ve kullanma suyu temininde zorluklar yaşanmaya başlandığından da bahseden Özçelik, “Su Kanalizasyon İdareleri tarafından tasarruf çağrıları yapılıyor. Maalesef tedbir almakta biraz geciktik. Öncesinde tedbir geliştirebilen belediyelerimiz kısmen daha iyi durumda. An itibariyle baraj doluluk oranları ve yaz turizminin getirdiği nüfus hareketliliği beraber değerlendirildiğinde, büyükşehirlerimiz ve kıyı kentlerimizde durumun daha ciddi olduğunu söyleyebilirim” diye konuştu.
İSTANBUL’DA YILI TEDBİRLERLE ÇIKARABİLİRİZ
Özçelik, “İstanbul 15,8 milyona ulaşan nüfusuyla yıllık su ihtiyacı kabaca 1,15 milyar metreküp, toplam biriktirme hacmimiz ise 680 milyon metreküp civarında. Bu hacmin şu an itibariyle %48,7’si yani 420 milyon metreküpü dolu. Yani, yıl sonunu tedbirlerle çıkaracağız gibi görünüyor. İstanbul'un toplam suyunun yaklaşık yarısının baraj dışındaki biriktirmesiz yüzeysel su kaynaklarından temin edildiğini hatırlatmak isterim” dedi.
ANKARA’DA TEHLİKE ÇANLARI ÇALABİLİR
Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, Ankara ile ilgili ise şunları söyledi:
“Ankara 5,8 milyonluk nüfusuyla kabaca 420 milyon metreküplük suya ihtiyaç duyuyor. Bu rakam, İstanbul'un yaklaşık %35'i kadardır. Ankara'nın toplam biriktirme kapasitesi İstanbul'un iki katı kadar ancak, aktif doluluk oranının %9,7'ye düşmesi nedeniyle mevcut su miktarı 135 milyon metreküpe azaldı. Bu rakam geçen yılın üçte birine karşılık geliyor. Sonbahar yağışlarının beklenen düzeyde olmaması durumunda Ankara'da da su kesintileriyle karşılaşabiliriz.”
İZMİR’DE DURUM ÇOK KÖTÜ
“İzmir'in durumu ise oldukça kötü, Çeşme'deki kesintiler kamuoyunun malumu. 4,5 milyon nüfusuyla yıllık kabaca 330 milyon metreküp suya ihtiyaç duyan şehirdeki aktif doluluk oranı geçen yılın çok altında” diyen Özçelik şu bilgileri verdi:
-- İzmir'deki barajlarda bulunan mevcut toplam su miktarı, Aliağa Petrol Rafinerisi'ne su sağlayan Güzelhisar Barajı hariç tutulduğunda 24,5 milyon metreküptür. Şehre içme suyu sağlayan en önemli baraj olan Tahtalı Barajı'nda doluluk oranı %7,4 e düştü. İzmir’in su ihtiyacının yaklaşık %54 nün yeraltı suyundan temin edildiği düşünürsek, kabaca 1 milyon kişiyi etkileyebilecek bir susuzluk riskiyle karşı karşıyayız.
İzmir'in Çeşme ilçesindeki Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı'nda kuraklık nedeniyle su seviyesinin düşmesi sonucu, eski İzmir-Çeşme kara yolu ortaya çıktı.
ÇEŞME’DE SU YOK, İKİ BARAJDAN SU TAKVİYE EDİLİYOR
-- Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı'nın toplam aktif hacmi 16 milyon metreküp civarında. Ancak şu an neredeyse yok denecek kadar az; yaklaşık %2,3 civarında su bulunuyor. Dün itibariyle Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın talimatıyla Karareis ve Salman Barajlarının bağlantıları tamamlanarak Çeşme'ye su verilmeye başlandı.
-- Sırasıyla 10 ve 4,1 milyon metreküplük depolama hacmine sahip bu barajlardan yılda toplam 3,7 milyon metreküplük bir tahsisat yapıldığı ifade ediliyor. Bu rakam, dört ay için yaklaşık 150 bin kişi, 1 yıl için ise kabaca 50 bin kişiye yetecek miktardadır. Bu iki barajın devreye girmesiyle Çeşme'deki su sorununun büyük oranda aşılacağı görülüyor.
BODRUM ACİL TEDBİR ALMALI
-- Turistik kentlerimizde yaz aylarındaki nüfus artışına bağlı olarak su tüketimi artıyor. Bu nedenle yağış eksikliğinden kaynaklı susuzluk daha da şiddetleniyor. Bodrum da acil içme suyu temini tedbirleri geliştirilmesi gereken en önemli turistik destinasyonların başında yer alıyor.
-- Bodrum’a içme suyu sağlayan iki önemli barajdan Mumcular Barajı’nda doluluk oranı %22, Geyik Barajı’nda ise %33 civarında. Rezervuar hacimleri sırasıyla 20 ve 40 milyon metreküp civarında olan bu barajlardaki toplam su miktarı yaklaşık 17 milyon metreküp mertebesindedir.
SONBAHARA DOĞRU KURUMA RİSKİ VAR
-- 750 bin kişilik Bodrum yaz nüfusunun ihtiyaç duyduğu su da yaklaşık bu kadardır. Ancak bu rezervuarlardan Karaova sulamasına ve de Yeniköy, Kemerköy santrallerine soğutma suyu temin ediliyor. Bu nedenle sonbaharın sonlarına doğru bu barajlarda kuruma riski bulunuyor. Esas itibariyle Bodrum 'da su kesintilerinin ana sebebinin boru hattının kesintisiz olarak işletilememesi olduğunu söyleyebilirim. İletim hattında binlerce patlak söz konusu ve patlaklar devam ediyor. Bu durum, hattın susuz kalmasına yol açtığı gibi basınç ve iletim hattından kaynaklı sorunlar nedeniyle şehrin üst kotlarına suyun çıkmasını engelliyor.
BİR YANDAN KURAKLIK BİR YANDAN SELLER YAŞANIYOR
Özellikle, son 10 yıldır İklimsel ekstremler dünyanın dört bir yanında yaşanmaya devam ediyor. Ülkemizde de bir taraftan kuraklık yaşanırken, diğer taraftan kısa süreli sağanaklar sonrası kentsel altyapısı yetersiz yerleşimlerde, özellikle Ankara, İstanbul ve İzmir gibi büyükşehirlerimizde taşkınlar ve su baskınlarıyla karşı karşıya kalıyoruz.
Özçelik, “Şehirlerimizin acil olarak kentsel altyapılarını iyileştirmeleri gerekiyor. Sel ve su baskınlarına karşı özellikle kent içi önlemler alınması, drenaj yataklarının açılması ve doğal dere akışlarını sağlanması gerekiyor” dedi ve ekledi:
“İçme suyu teminindeki zorlukların üstesinden gelebilmek için ilave kaynakların tespiti, kayıp-kaçak ve patlakların önlenmesi, rezervuarlarımızın ve içme suyu kuyularımızın etkin bir şekilde kullanılması, kaynak tahsislerinin gözden geçirilmesi ve vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi çok önemli.”
Kesinti takviminin önceden duyurularak, kesintiler boyunca izlenecek yol ve yapılması gerekenler hakkında vatandaşlarımızın bilgilendirilmesinin de büyük önem taşıdığının altını çizen Ceyhun Özçelik, “Bu noktada vatandaşlarımızın, kişisel ihtiyaç ve hijyenlerini sağlayacak miktarda bir su stoğu yapması, büyük miktarlarda depolama yapmaması konusunda bilgilendirilmesi gerekiyor. Büyükşehirlerimizin birçoğunda barajlarımızdaki düşük doluluk nedeniyle zaten milyonlarca metreküp boş hacim bulunuyor. Vatandaşlarımızın gereğinden büyük miktarlarda depolayacağı sular, baraj rezervuarlarımızı daha da boşaltarak yapılacak tasarrufun önüne geçmemelidir” ifadelerine yer verdi.
Fotoğraflar: Anadolu Ajansı


