Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, İklim Kanununa ilişkin iddialara yanıt verdi
Hurriyet sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Bakanlığın sosyal medya hesabından, "İklim Kanunu Gerçekleri" başlığıyla bir infografik paylaşıldı. Paylaşımda, İklim Kanunu kapsamında kamuoyunda sıkça dile getirilen iddialara ilişkin açıklamalar yer aldı.
Buna göre, 9 maddede İklim Kanunu ile ilgili en çok gündeme gelen iddialar ve yanıtları şöyle:
- "Karbon ayak iziyle insanların özgürlükleri kısıtlanacak"
Karbon ayak izi ile insanların özgürlüklerinin kısıtlanması söz konusu bile değil. Karbon ayak izinin azaltılması, sadece üretim yapan organizasyonlar için öngörülmüştür. Bireylerle, mülkiyet, seyahat gibi anayasal haklarıyla en ufak bir ilgisi bulunmamaktadır.
- "Emisyon Ticareti Sistemi" adı altında vatandaşlardan karbon vergisi alınacak"
Kanun teklifi karbon vergi sistemini getirmiyor. Emisyon ticaret sisteminin kurulmasını kapsıyor. 9. maddede de bireylerin değil sanayi kaynaklı sera gazı emisyonlarının düşürülmesine yönelik düzenlemeler yer alıyor. Dolayısıyla, Emisyon Ticaret Sistemi uygulamasının kapsamı sadece enerji yoğun üretim tesisleridir. Bireylerle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.
- "Tarım yasaklanacak, meyve ağaçlarına el konulacak"
Kanun metninde bu anlama gelecek herhangi bir yaklaşım dahi bulunmamaktadır. Aksine kanun, kuraklık ve afetlere karşı risk altındaki toprakları, tarımı, hayvancılığı ve doğal kaynakları, değişen iklim şartlarına karşı korumak, gıda ve su güvenliğini sağlamayı amaçlamaktadır.
- "Çiftçi istediği ürünü ekemeyecek, ekene cezalar verilecek"
Kanunda tarım ve hayvancılığa ilişkin tek bir yaptırım maddesi dahi yoktur.
- "Hayvancılık yasaklanacak, yapay et yedirilecek, hayvan otlatmak yasaklanacak"
Kanunda, bunu ima eden herhangi bir ifade yoktur. Aksine Kanun 5 ve 6. maddelerle ülkemiz topraklarını, tarımını, hayvancılığını ve doğal kaynaklarını değişen iklim şartlarına karşı korumayı, gıda ve su güvenliğini sağlamayı amaçlamaktadır.
- "Paris Anlaşması'nda küresel güçler tarım alanlarına el koyacak"
Paris Anlaşması, 2021 yılında TBMM'de uygun bulma kanunu ile iç hukukumuza aktarılmıştır. Hatta ülkemiz, Paris Anlaşması'nı kendi özel koşullarını ve kalkınma hedeflerini önceleyerek ve dikkate alarak imzalamıştır. Paris Anlaşması, 2021 yılından beri kanun hükmünde bir düzenlemedir. 2021 yılından bugüne kadar kısıtlayıcı herhangi bir uygulama olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır.
- "Kanunla kömür, petrol kullanımı kalkacak"
Kömür, petrol kullanımının tamamen kaldırılacağı iddiası söz konusu bile değildir. Kanun, çevre dostu temiz enerjiyi teşvik etmeyi amaçlamaktadır, bunda bir zorunluluk yoktur.
- "İklim değişikliği yoktur diyenlere ceza verilecek"
İklim Kanununda 'iklim değişikliği yoktur' diyenlere ilişkin bir ceza hükmü bulunmamaktadır.
- "Vatandaş karbon ayak izine göre ceza ödeyecek"
Kanunun hiçbir maddesinde, vatandaşa ceza ve kısıtlamaya yönelik bir yaptırım yer almıyor. 14'üncü maddede bireyleri değil, sanayi ve üretim tesislerine yönelik idari yaptırımlar düzenleniyor, adli ceza yaptırım hükümleri yer almıyor.


