CHP den sinir uçları açıklaması! Komisyonda Her konuşanın görüşü benimsenir kuralı yok
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Terör örgütü PKK'nın feshedildiği İmralı Süreci'ndeki komisyon şu ana kadar beş toplantı yaptı.
Milli Birlik, Dayanışma ve Demokrasi Komisyonu'nda Diyarbakır Anneleri, Cumartesi Anneler, Barış Anneleri, şehit yakınları, gaziler ve insan hakları örgütleri görüşlerini bildirdi.
CHP'nin komisyondaki üyelerinden Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, şu ana kadar gerçekleşen toplantılar hakkında görüşlerini yazdı.
İmralı Süreci'nin çok dikkatle izlediklerini belirten Akdoğan, 'itidalli' olduklarını aktardı:
"Her şeyin çok başındayız. Süreci büyük bir dikkatle izliyoruz. İyimser ama itidalliyiz. İyimserim çünkü bu sorunun çözülmesini istiyorum. İtidalliyim çünkü iktidarın önceli iş tutma tarzının yarattığı tahribatları hatırlıyorum"
CHP'li Akdoğan, komisyondaki bazı konuşmaların maksadını aştığını, oylamada önüne gelse asla kabul etmeyeceğini söyledi fakat her görüşün de ifade edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Sinir uçlarına dokunacak önerilerin olabileceğine fakat buna rağmen Türkiye'de büyük bir eksiklik olan çok farklı görüşmelere tahammülün bu komisyonda sağlandığını ifade etti
Komisyonda her ifade edilen görüşlerin kabul edileceği hususu olmadığını belirtti. Akdoğan şunları ifade etti:
"Bu komisyona gelip konuşan herkesin her görüşü benimsenir diye bir kural yok. Herkes gelir dilediğini söyler ancak bu bir karar değildir. Komisyon bir karar almış değildir. Herkesin fikrini açıkça söylemesi ve her fikrin saygı ile dinlenmesi belki de bugün ülkemizin en çok ihtiyaç duyduğu şeydir. Bu şimdilik bu komisyonda başarılabiliyor. Bozulmamasını dilerim.
Söylenilenler içinde benim de benimsemediğim, maksadını aştığını düşündüğüm, oylamada önüme gelse kesinlikle kabullenmeyeceğim hususlar da vardı. Sinir uçlarına dokunacak öneriler olabilir. Dikkat edilmeli bu konuda da empati yapılmalı, özenli olunmalıdır."
Komisyonun ardından çıkan bazı haberlerde Akdoğan tepki gösterdi. Akdoğan, "Sosyal medyada daha çok etkileşim almak adına, bir haber sitesi linki daha çok tıklansın diye benim de benimsemeyeceğim noktaları öne çıkartmak büyük haksızlıktır. 10 şey söylendiyse 1 hususu sanki komisyonun ruhunu yansıtıyormuş gibi aktarmaya gerek yok. Kalan 9’a bakabilirsek eğer, o üzerinde uzlaşamadığımız 1 anlamsızlaşacaktır" dedi.
Akdoğan, komisyonun manşetini bir Kürt annesinin attığını söyledi:
“Çocuklarımızı değil, silahları toprağa gömelim” diyen Kürt anası komisyonun manşetini atmıştır. Amaç tam da budur.
Çocukları terör örgütü PKK'ya katılan Barış Anneleri'nden birinin, "Asker anneleri ile polis anneleri ile de sarılmak, kucaklaşmak istiyorum" demesinin çok anlamlı olduğunu belirterek şunları ifade etti:
“Evlat acısı o annelerle ortak noktamızdır, benim de evladım öldü, onların da evladı öldü, bundan sonra kimsenin evladı ölmesin” sözü altın değerindeydi.
if (!$ISMOBILE) : ?>include(__DIR__.'/320x100.php');?>
Barış Anneleri konuşurken bir vekilin komisyonu terk etmesi hakkında Akdoğan şunları ifade etti:
"Siyasal parti temsilcileri herkesi dikkatle dinledi. Bir milletvekilinin Barış Anneleri konuşurken sessizce salonu terkettiğini gözlemledim. Belki de sorulsa başka bir gerekçe ile kalktığını söyleyecektir. Umarım ben yanılmışımdır. Bu komisyonun ruhuna uymaz"
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un komisyonu nezaketli olarak yönettiğini belirten Akdoğan, şeffaflığın da far gibi olduğunu ifade etti:
"Tutanakların harfiyen ve hemen yayınlanması toplumu rahatlatacak, şeffaflığın katkısını hemen hissettirecek bir iş tutma biçimi oldu. Şeffaflık far gibi. Kapatıldığı an bu çalışma uçuruma yuvarlanır. Bu konuda taviz vermeyeceğimiz bilinmelidir.
TBMM Başkanı Sn. Numan Kurtulmuş’un yönetim biçimi sürecin nezaketine uygundur. Özenli davranışı sözcüklerine yansıyor. Toplantıları bizzat yönetmesi önemlidir."
Akdoğan, Kürtçe konuşmasına izin verilmeyen bir anne için de şunları dile getirdi:
"Ben derdimi ana dilim olan Kürtçe ile daha iyi anlatabilirim diyen Kürt annelerin bu makul talebi karşılanmalıydı. Bu çağda halen bunu kabul etmemek bu misyonu taşıyan bir komisyonun ruhuna uymadı. Pekala bir tercüman aracılığı ile biz de konuşmaları anlayabilirdik."
Akdoğan, MİT'in sunum yaptığı kapalı oturumda hemen hemen tüm milletvekillerinin istifa ettiğini aktardı:
"Kapalı oturuma katılan vekillerin hemen hemen tümünün yapılan MİT ve bakanlık sunumlarından istifade ettiklerini duydum, bu da komisyonun ciddiyeti bakımından önemlidir"
Şehit aileleri yakınları ve gazilerin dinlenilmesi ile kırmızı çizgilerin en gerçekçi şekilde çizildiğini söyledi:
"Erdoğan övgüsü ve iktidar methiyesi ile dolu bir şehit ailesi derneği başkanının konuşması ne kadar yararsız ve mantıksızsa, tek tek, duygularla gerçekleri harmanlayarak, sorunlara karşı çözüm önerilerini sıralayan, kırmızı çizgileri en gerçekçi şekilde çeken şehit aileleri ve gazileri temsil eden başkanların konuşmaları bir o kadar yararlıydı. Bir vakıf başkanının konuşmasından 6 sayfa not aldım, bir diğerine de “iktidar güzellemesi yaptı” yazmışım. Bize yol gösterici konuşmaların daha çok yapılmasını dilerim.
Şehit aileleri ve gazileri temsilen katılan dernek ve vakıfların özellikle karar alma aşaması başta olmak üzere, toplantıların devamında da katılma istekleri gayet anlaşılırdı. Bu sağlanmalıdır.
Önyargılı olmamak, itidali elden bırakmamak dikkatle izlemek, kırmızı çizgileri gözetmek, meseleyi magazine alet etmemek, etkileşim alma kaygısına kapılmamak yararlı olacaktır. Sokağın sesini oraya taşımak, o komisyonda olanı biteni en şeffaf hali ile halkımıza anlatmak bizim görevimizdir"


