CHP direne direne öğreniyor
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.
Kendi saldırıları yetmezmiş gibi CHP içinden buldukları “Truva atlarını” da devreye sokuyorlar.
Bu Truva atları sayesinde CHP’ye ve onun liderlik ettiği toplumsal muhalefete, dört bir koldan ahtapot gibi saldırıyorlar.
Saldırıyorlar ama bir türlü CHP’yi yıkamıyorlar, aksine büyütüyorlar.
23 yıl önce AKP’nin iktidara gelmesinde önemli rol oynayan sağ muhafazakar kesimin dahi kendilerinden uzaklaşmaya başladığının farkında değiller.
Hak, hukuk, adalet ve vicdan tanımayan bu saldırılara karşı CHP’nin iyi direnç gösterdiğini söylemek sanırım abartı olmaz.
İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin, CHP İstanbul İl Başkanlığı Olağanüstü Kongresi’nin mahkeme kararına aykırı olduğu gerekçesiyle durdurulmasını talep etmesi, ilkel toplumsal yönetim biçiminin hakim olduğu kabile anlayışında dahi görülecek şey değil.
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) Anayasa Mahkemesi’ne bile götürülemeyecek bağlayıcı kararlarına rağmen hala CHP’yi sanki kendi içinde sorun varmış gibi göstermeyi hedefleyen siyasi amaçlı yargı kararlarının, ülkeye, Türk halkına boş yere zaman harcatmaktan, piyasalarda olumsuz dalgalanmalara neden olmaktan, halkın cebinden yüklü miktarda para çıkmasından başka ne gibi faydaları olabilir?
Olağanüstü kongrenin durdurulması talebini YSK reddederek kongrenin davamına karar verdi.
YSK’nın bu iradesini net şekilde ortaya koymasının başkent kulislerinde “Devlet içinde bir bilek güreşi” olarak yorumlandiğını da söylemek mümkün.
YSK Başkanı Ahmet Yener alınan karara gerekçe olarak, “Başlamış olan bir kongre sürecinin durdurulmasının Anayasa’nın 79 ve seçim hukukuna ilişkin yasa maddelerine aykırılığını” gösterdi.
Sıradan bir vatandaşın bile bildiği bu gerekçeyi, İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin bilmemesi mümkün mü?
Elbette değil ama tepeden giden talimat bu yönde.
İsteniyor ki, CHP kendi iç meseleleriyle uğraşsın, halkın öncelikli gündemini siyasi arenaya taşımaya fırsat bulamasın.
CHP’nin bir yandan kendisine siyasi yargı yoluyla yapılan saldırılarla yoğun şekilde uğraşırken, diğer yandan yüksek enflasyon, hayat pahalılığı, adaletsizlik gibi halkın önceliklerini de gündemde tutmaya çalıştığını düşünüyorum.
19 Mart siyasi darbesinden sonra yapılan 50’den fazla mitinglerde CHP lideri Özel sadece partiye yapılanları anlatmıyor. Halkın sorunlarını da sürekli gündeme getiriyor. Mitinglere yoğun katılım bunun göstergesi.
CHP’nin Türkiye’yi yakından ilgilendiren dış meselelerde de politika ürettiğini, Saray’ın iktidarda kalabilmek uğruna, kimlerle gizli kapaklı görüşmeler yaptığını ortaya çıkarmadaki başarısını da unutmamak lazım.
19 Mart’tan bu yana otoriter anlayışa karşı her alanda yürütülen mücadele CHP’ye iktidar yolunu açmanın yanısıra tecrübe de kazandırıyor.
CHP iktidar yolunda direne direne öğreniyor.


