CHP li Atalar dan VGM ye tepki: Belediye kendi mülkünde bulunmak için para ödüyor
Halktv sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar, Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne ait kültürel yapılara yönelik fahiş kira talepleri ve başlattığı icra takiplerine tepki gösterdiği bir açıklama yaptı.
Atalar, belediyelerin hizmet üretmesinin engellenmek istendiğini savunurken, “Vakıflar üzerinden kurulan siyasi kumpasa karşı hem hukuki hem siyasi mücadelemiz kararlılıkla sürecektir” dedi.
Kamusal yapıların siyasi hırslar için kullanılamayacağına dikkat çeken Atalar açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
‘YÜZDE 369 ARTIRILDI’“Kültürel mirasın taşıyıcısı olan kamusal yapılar, siyasi hırsların aracı haline getirilemez. Bugün Bursa’da yaşananlar tam da budur. Vakıflar Bölge Müdürlüğü, AKP döneminde ya sembolik bedellerle ya da hiç kira alınmadan tahsis edilen kültürel mekânlar üzerinden, şimdi CHP’li belediyelere karşı siyasi operasyon yürütmektedir. Bu uygulamalar, belediyeler eliyle halka sunulan kamusal hizmetleri işlevsiz hale getirmek amacıyla bilinçli olarak devreye sokulmuş bir cezalandırma siyaseti ve kurumsal baskı mekanizmasıdır.
‘AMAÇ KAMUSAL İŞLEVLERİ SEKTEYE UĞRATMAK’Bugün icra takibi başlatılan üç sembol yapı, Bursa’nın kültürel belleğinde derin izler bırakmış kamusal alanlardır. Ressam Şefik Bursalı Sergi Salonu'nda 2023’te 36 bin 329 TL olan kira, 2025 için yüzde 436 zamla 300 bin TL’ye çıkarılmıştır. Burası ticari işletme değil, halkın kültürel buluşma noktasıdır. Sıcaksu Dağıtım Merkezi'nde 2023’te 8 bin 312 TL olan kira, yüzde 369 artışla 60 bin TL’ye yükseltilmiştir. Doğrudan belediye tarafından işletilmektedir. Kamuya açık bilgi merkezi olanAlipaşa Kütüphanesi'nin 2023’teki kirası 9 bin 552 TL iken, 2025’te yüzde 74 artışla 25 bin 627 TL’ye çıkarılmıştır.
‘BELEDİYE KENDİ MÜLKÜNDE BULUNMAK İÇİN PARA ÖDÜYOR’Bu yapılar kâr amacı gütmeyen, doğrudan halkın faydalandığı kamusal hizmet alanlarıdır. Ancak Vakıflar Bölge Müdürlüğü, bu alanları fahiş zamlarla hedef almakta ve belediyelerin bütçelerini zorlamaktadır. Amaç, belediyelerin hizmet üretmesini engellemek, kamusal işlevleri sekteye uğratmaktır.
Sadece bunlar değil; Balibey Hanı, Muradiye Medresesi, Hacılar Camii Lojmanı, Çandarlı Hamamı gibi diğer tarihi ve kültürel mekânlar için de fahiş kira bedelleri üzerinden icra takibi başlatılmıştır. Bu uygulamalar sadece idari değil, açık bir siyasi müdahaledir. Aynı taşınmazlar geçmişte sembolik ücretlerle tahsis edilirken, CHP’li yönetim gelince ya 'devlet malı' ilan edilip belediyeden alındı ya da ekonomik baskıyla zorlanmaktadır.
‘İKİ YÜZLÜ POLİTİKA’ VURGUSU5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 30. maddesi gerekçe gösterilerek belediyelerin mülkiyetindeki yapılar, kamuoyu görüşü alınmadan Vakıflar adına tescil edilmektedir; tapu müdürlükleri ise denetim yapmamaktadır. Oysa bu madde yalnızca vakıf yoluyla meydana gelen eserler için geçerlidir. Bu hüküm keyfi yorumlanmakta, hukuki denetimden uzak siyasi saiklerle işlem yapılmaktadır.
if (!$ISMOBILE) : ?>include(__DIR__.'/320x100.php');?>Tarihi Belediye Binası özelinde ise durum daha da vahimdir: 1880’lerde inşa edilen ve 1928’de belediye adına tapuya tescil edilen bina, 2013’te hiçbir görüş alınmaksızın Vakıflar adına tescil edilmiştir. Belediyemiz, kendi mülkünde bulunmak için yılda 237 bin TL kira ödemeye zorlanmaktadır. Bu bina bir vakıf kültür varlığı değil, kamu yapısıdır. Ayrıca, Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün CHP’li belediyelere uyguladığı bu baskıcı politika, kurumun kendi bağlı kuruluşlarındaki yolsuzluk iddialarıyla da çelişmektedir.
Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün bağlı olduğu Vakıflar Genel Müdürlüğü, bir yandan CHP’li belediyelerin kâr amacı gütmeyen kültürel yapılarından fahiş kira talep edip icra takibi başlatırken, diğer yandan kendi denetimindeki Yunus Emre Vakfı’nda yaşanan ağır yolsuzluk iddialarını görmezden gelmektedir. Milyonlarca liralık kaynağın şaibeli biçimde aktarıldığına dair belgeler, devlet kurumlarının halk yararından çok siyasi ve kişisel çıkarlar için çalıştırıldığını ortaya koymaktadır. Halka açık galerilerden, kütüphanelerden kira alınarak icra takibi yapılırken, milyonlarca liralık usulsüzlükte hiçbir denetim ve müdahale yoktur. Bu, aynı kurumun ikiyüzlü politikasıdır ve sadece kültür değil, kamu vicdanı meselesidir.
Vakıf medeniyetinin yüzyıllardır taşıyıcısı olmuş bir milletin evlatları olarak, bugün bu kutsal mirasın siyasi hesapların acımasız oyuncağı haline getirildiğine tanıklık ediyoruz. Vakıflar Bölge Müdürlüğü, tarihi sorumluluğunu unutup vakıf mallarını siyasi intikam aracı olarak kullanamaz. Vakıf; bir kültür, vicdan ve insanlık mirasıdır. Fahiş kira dayatmalarıyla belediyemizi ve halkımızı cezalandırmaya çalışan bu kirli oyun, tarih önünde kara bir leke olarak kalacaktır. Bu karanlık sayfanın açılmasında pay sahibi olan herkes hukuk ve kamu vicdanı önünde hesap verecektir. 3,3 milyon Bursalıya kamu hizmeti veren binalarla ilgili partizanca ve siyasi intikam motivasyonuyla tasarrufta bulunmak, Bursa halkını cezalandırmak, Bursalıların hakkına göz koymaktır. Bursalı vatandaşlarımız, hakkaniyet ve adalete olan inançlarıyla kendilerine yapılan ve devlet adabına ve devamlılık esasına aykırı bu kötülüğü unutmayacaktır. Buradan ilan ediyoruz: CHP’li belediyeler bu tehditlere boyun eğmeyecek. Kamuya ait olan kamusal kalacak, halkın olan halka hizmet vermeye devam edecektir. Vakıflar üzerinden kurulan siyasi kumpasa karşı hem hukuki hem siyasi mücadelemiz kararlılıkla sürecektir.”


