CHP ye Bursa sansürü! Miting afişlerine izin verilmedi
Halktv sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
CHP'nin 25 Mayıs Pazar günü Bursa’da düzenleyeceği “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingi öncesi billboardlara afiş asma talebi, herhangi bir hukuki gerekçe gösterilmeden TMSF tarafından reddedildi. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Canan Taşer, bu engellemeyi bir sansürden öte, “Daha geniş çaplı bir susturma politikası” olarak değerlendirdi.

Billboardların engellenmesini “doğrudan halkın iradesine müdahale” olarak nitelendiren Taşer, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“25 Mayıs Pazar günü genel başkanımız Sayın Özgür Özel’in katılımıyla gerçekleştireceğimiz ‘millet İradesine sahip çıkıyor’ mitingimizle alakalı il başkanlığımızın ücretini ödemek üzere billboardlarda reklam verme talebi maalesef ki TMSF eliyle reddedilmiştir. Bu engelleme milli iradeye, demokrasiye, insanların haber alma özgürlüğüne ve demokratik katılımlara vurulan bir darbedir. Biz bu darbelere alışığız.”
CHP’li Taşer, miting için halkın geniş katılım göstereceğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“19 Mart’ta nasıl ki millet iradesine yapılan darbeyi milletin gücüyle püskürttüysek yine aynı şekilde Pazar günü kent meydanında yüzbinler olarak toplanıp hem genel başkanımızın yanında olacağız. Haksız ve hukuksuz bir şekilde adaletin artık a’sından bir bahsedemediğimiz bu ülkede hukuksuz bir şekilde tutuklu olan cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’na yoldaş olacağız.”
Bursa’da birçok belediyeyi kazandıklarını hatırlatan Taşer, CHP’li başkanların halkla iç içe bir yönetim anlayışı sergilediğini vurguladı:
“Bursa’da büyükşehir belediyesi başta olmak üzere Osmangazi, Harmancık, Kemalpaşa belediyeleri 47 yıl aradan sonra Cumhuriyet Halk Partisine oy vererek güvenmeyi tercih etti ve halkçı belediyecilikle tanıştı. Gerek Bursa ve Türkiye’nin birçok ilinde belediye başkanlarımız da halkla iç içe, halkçı ve sosyal belediyecilik anlayışını şeffaf ve en dürüst şekilde halkımıza da anlatarak hizmetlerine devam ediyorlar. Yapılan anketlerde de son yerel seçimlerde seçilme oranımızın üstüne her ay puan katarak ilerliyoruz. Bu başarı genel iktidarı da getiren başarıdır aynı zamanda. Hem cumhurbaşkanı adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nu haksız bir şekilde tutuklayarak hem de belediyeleri kendilerinin söylemleriyle silkelemeye çalışarak farklı yöntemlerle belediyelerimizin başarılı çalışmalarının önünü kesmeye çalışıyorlar. Ama ne yaparlarsa yapsınlar halk gerçeği çok net bir şekilde görüyor.”
Billboard yasaklarına karşı saha çalışmalarını artırdıklarını belirten Taşer, “Billboardları yasakladılar ama sokakları yasaklayamazlar” diyerek şöyle devam etti:
“Biz CHP olarak her gün sahadayız, alanlardayız. Gerek sivil toplum kuruluşlarıyla, hemşehri dernekleriyle, akademisyenlerle buluşuyoruz. Gerekse çarşıda pazarda esnaflarımızla görüşüyoruz. İnsan her geçen gün artık bu ülkede yaşayamadıklarını söylüyor, ekonomik rahatsızlıklarını dile getiriyorlar. Ama herkeste şunun farkında: bu ülkede adalet olmadan, gerçek anlamıyla adalet gelmeden ne ekonomi, ne eğitim ne de sağlık düzelebilir. Bu sebeple halk gerçeği görüyor, ne yaparlarsa yapsınlar bunu engelleyemeyecekler.”
Sözcü'nün haberine göre; Taşer, bazı ilçelerde CHP’li belediye başkanlarının fotoğraflarının indirilmesine de sert tepki gösterdi:
“Ekrem başkanın, Emrah başkanın fotoğraflarını indirmeleri aslında tek adamın ve saray rejiminin ne kadar aciz duruma düştüğünün göstergesidir. İçeride hukuksuz bir şekilde tuttukları cumhurbaşkanı adayımızın fotoğraflarından bile korkar hale gelmiştir cumhurbaşkanı. Bursa’da yapacağımız miting öncesinde billboard engellemesiyle karşılaştık ama örgütümüz sahada. Broşür dağıtmalarını yapıyor, aynı şekilde ilçelerimizin araçları sokak sokak, mahalle mahalle gezerek mitingimizin duyurusunu yapıyorlar. Bugün genel merkezimizin otobüsü Bursa’mızın tüm sokaklarını gezerek anons yapacak. Bu otobüse ilk ben geçip anonsu da yapacağım. Ne olursa olsun bizim yüzbinlerle buluşmamızı engelleyemeyecekler.”
TMSF'NİN İLGİSİ NEDİR?Tele16Haber'den Tayfun Çavuşoğlu'nun aktardığına göre TMSF'nin Billboardları kontrol etmesinin sebebi şu:
Aynı cümle içerisinde bu kelimelerin peş peşe dizilmesi epey şaşkınlık yarattı elbette... Akıllara da şu soru geldi: Ne alâka?
CHP'nin miting davetini içeren görsellerin ücreti karşılığında billboardlarda yayınlanmasının TMSF ile ne alâkası olabilir?
Alâka şudur...
Bursa'da billboard işini yürüten şirket (eskiden Zeno adıyla biliyorduk) Kentvizyon... Billboard işini ulusalda ise İlbaklar'ın da aralarında bulunduğu şirketler yürütüyordu. Ekrem İmamoğlu soruşturması çerçevesinde tutuklanan Murat İlbak ve kardeşlerinin şirketine biliyorsunuz, TMSF tarafından el konuldu. TMSF, "ulusal" tabir edilen yaygın reklamların billboardlarda yayınlanması konusunda neredeyse tümüyle söz sahibi oldu. Bu işin Bursa ayağındaki Kentvizyon ise yerel reklamlarla ilgileniyor.
TMSF'nin, CHP'nin pazar günü Bursa'da yapacağı mitingin tanıtımı konusuna neden ve nasıl dahil olduğunun izahı budur...
TMSF bu şirketleri yönettiği için, "beğenmediği" veya "siyaseten kendi çizgisine uygun bulmadığı” reklamları engelleyebiliyor.
Operasyon günlerinde neden "Kayyum bahane reklam panoları şahane" (Link: haberi oku!) başlığı atıldığını anlamamızı sağlayacak haberin özetini aktarıyorum... "Reklam şirketlerine kayyım atanması boşuna değil” diye düşünenleri haklı çıkaran gelişmeler bunlar. Erken ya da değil, önümüzdeki seçim döneminde rekabet ortamının sağlıklı oluşup oluşamayacağına dair kaygı duymak gerekip gerekmediğine siz karar verin!


