SonTurkHaber.com
close
up
Menu

UEFA Şampiyonlar Ligi final tarihi 2025: Şampiyonlar Ligi finali PSG Inter maçı ne zaman, saat kaçta, hangi kanalda, nerede?

Yüksek gerilim hattına temas eden inşaat işçisi hayatını kaybetti

Balıkesir de 3 katlı binada çıkan yangında 1 kişi hayatını kaybetti Balıkesir Haberleri

Arda Güler in Mbappe yi elinden kurtardığı Kike Salas ın WhatsApp mesajları gündeme bomba gibi düştü

EuroBasket 2029 a dört ülke ev sahipliği yapacak Sözcü Gazetesi

VakıfBank teşekkür etti: Ayrılık açıklandı

Savcılıktan İBB ye İmamoğlu talimatı Sözcü Gazetesi

Feci yangında bir kişi ve bir köpek ölü bulundu Sözcü Gazetesi

Türkiye de ölen İngiliz turistin kalbi çalındı iddiası! Bakanlıktan açıklama var

Şort giyen öğrencileri edepsizlikle suçlayan öğretmen hakkında suç duyurusu Sözcü Gazetesi

UEFA Avrupa Ligi nde sezonun takımı açıklandı: Şampiyondan 4 isim listede

Anneler Günü nde yaşamına son veren Arzu nun kayınvalidesi eziyet ten tutuklandı

Tahvil faizleri fırladı borsalar karıştı

Türk oyuncular kırmızı halıda Cannes çıkarması

Kemal Sunal a hayat verecek oyuncu Güldür Güldür den çıktı

Küresel faizde kırılma anını devletler göğüsleyebilir mi? Mehmet Akif Soysal

Bölgesel konjonktür ve Terörsüz Türkiye Turgay Yerlikaya

Pirinç esprisi koltuğundan etti, Japon bakan istifa etti

HMGS SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI 2025: ÖSYM HMGS/1 sonuçları açıklandı mı, ne zaman açıklanacak, saat kaçta?

Derya Uluğ tutuklama kararının ardından ilk kez konuştu: Bana travma olan bir geceydi

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 2026 2035 dönemini Aile ve Nüfus 10 Yılı ilan ediyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 2026 2035 dönemini Aile ve Nüfus 10 Yılı ilan ediyoruz

Dha sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uluslararası Aile Forumu’nda konuştu. Dijitalleşmeden demografik değişimlere, kültürel dinamiklerden sosyal politikalara kadar pek çok konunun ele alındığı ‘Uluslararası Aile Forumu’nun kapanış programına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, İstanbul Valisi Davut Gül, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören, 26 ülkenin aileden sorumlu bakanları ve yurt dışından çok sayıda davetli de katıldı.

Burada konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün İstanbul’umuzda, medeniyetimizin kalbinde, insanlığın geleceği adına hayati bir konuyu ele almak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleşen Uluslararası Aile Forumu’nun, ülkemiz, milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Yurt dışı ve yurt içinden gelen, foruma katkısı sunan tüm misafirlerimize, uzmanlarımıza ve kendi alanlarında seçkin isimlerin her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızı, Sayın Bakan ve mesai arkadaşlarını aileye sahip çıktıkları için, aile kurumunun güçlendirilmesine yönelik bu anlamlı programa öncülük ettikleri için tebrik ediyorum" dedi.


'AİLE TOPLUMUN TEMEL YAPI TAŞIDIR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "26 ülkeden, aileden sorumlu bakanların iştirak ettiği bu forum, devlet olarak aile müessesesine verdiğimiz önemin en somut işaretidir. İnşallah forum kapsamında farklı başlıklarda sunulacak tebliğler, başta devlet adamları olmak üzere uluslararası aktörlere yol gösterecektir. Buna yürekten inanıyorum. Burada hepimizin bildiği şu gerçeğin, özellikle altını, evvel emirde çizmek isterim; aile, insanlık tarihinin ve insanlığın en önemli müesseselerinden biridir. Aile, en mukaddes varlığımız olmasının yanında toplumun da temel yapı taşıdır. Ailenin yeri doldurulamayacak, yerine başka hiçbir kurum, ilişki veya bağ kurulamayacak derecede mühimdir, değerlidir, kutsaldır. İlk insan Hz. Adem babamız ve Hz. Havva validemizden beri aile müessesesi vardır ve hep ola gelmiştir. On binlerce yıldır insanlar aile ortamında dünyaya gözlerini açmış, hayatı ilk orada öğrenmiş, ömürlerini bu şekilde idame ettirmiştir" icadelerini kullandı.

'AİLEYİ SAVUNMAK, İNSANI SAVUNMAKTIR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kadın ve erkekten oluşan aile müessesesi, insan neslinin devamı için de vazgeçilmez bir role sahiptir. Dolayısıyla aile, toplumu hem ayakta hem de bir arada; huzur, güven, dayanışma ve kardeşlik içinde tutan bir çimentodur. Aile, huzur bulduğumuz, güven duyduğumuz ve kendimizi bulduğumuz en korunaklı limanımızdır. Aile, fertleri bir arada tuttuğu kadar, istikbalimizin teminatı olan çocukların da doğduğu, büyüdüğü, ilk eğitimlerini aldığı müşfik bir yuvadır. Tüm bunlarla birlikte aile; kadını koruyan, çocuğu büyüten, sosyalleştiren, insanı yaşatan bir yapıdır. Bakınız, tarih bize şu hakikati defalarca göstermiştir; modernleşmeyi ailesizleşme ve yalnızlaşma gibi iki kavram üzerine bina eden anlayışın, bireye de topluma da huzur vermesi mümkün değildir. Ailenin çöktüğü, çözüldüğü, yıprandığı her toplum; kökünden çürümeye, yozlaşmaya, çökmeye ve nihayetinde tarihe karışmaya mahkumdur. Aileye yönelik her türlü tehdit ve saldırıya karşı koymak; aile kurumunu yüceltmek ve tahkim etmek hepimizin, özellikle asli vazifesidir. Bunun için diyoruz ki; aileyi savunmak, insanı savunmaktır'' dedi.

‘KÜLTÜR EMPERYALİZMİ AİLE MÜESSESESİNİ HEDEF ALMAKTADIR’

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Dünyada, teknolojinin körüklediği büyük bir dönüşüm yaşanıyor. Bu değişim dalgasının hızlandırdığı küreselleşme ve modernleşme, toplumun temeli olan aile kurumunu da dönüştürüyor. Hayatımızın her alanında dijitalleşmeyle birlikte, aile mefhumu başta olmak üzere birçok geleneksel kurum da anlam kaybına uğruyor. İnsani değerler zayıflarken, toplum merkezli anlayışın yerini ne yazık ki ben merkezli bir zihniyet alıyor. Modern çağın, insanlığın pek çok değeri gibi aile kurumu üzerinde de ciddi tahribatlara yol açtığını biliyoruz. Bireysel özgürlükler ve çağdaşlaşma adına, bizleri asırlardır ayakta tutan manevi değerlerin örselendiğini, önemsiz hale getirildiğini görüyoruz. Kişisel konforu önceleyen yaşam biçimi, gençlerden başlayarak maalesef toplumun kılcallarına doğru hızla sirayet ediyor. Kendi mecrasında yaşanan değişimin de ötesinde, küresel emperyalizmin aileyi özellikle hedef tahtasına koyduğunu müşahede ediyoruz. Şunu bugün artık açık açık söylememiz gerekiyor; kültür emperyalizmi, tüm araç, gereç ve aparatlarıyla aile müessesesini hacklemeye çalışmaktadır. Bunun gerisinde, paylaşan, bölüşen, dertleşen, sevilen, kaynaşan bir ailenin; kültür emperyalizminin varoluş dinamiklerine tehdit oluşturması bulunmaktadır" dedi.

'ÖZGÜRLÜK AMBALAJIYLA SUNULAN ESARET VE KÖLELİK DÜZENİDİR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: Şöyle ki; yediğini, giydiğini, kazandığını; hasılı, tüketime konu gereçlerin tamamını diğer aile fertleriyle paylaşan dayanışmacı aile yapısı, küresel pazar aktörlerinin tercih ettiği, tasvip ettiği, istediği bir durum asla değildir. Tüketim kültürünün özendirilmesiyle eş zamanlı olarak, aile kurumunun itibarsızlaştırılmasının en büyük sebebi işte budur. Birileri ısrarla kabul etmek istemese de ailesinden koparılmış, millet bağı zayıflamış bireyin özgür ve özgün olmasına imkan yoktur. Dünyanın neresinde olursa olsun, aile kurumunun irtifa kaybetmesiyle birlikte insanlar, popüler kültürün tüketim nesnesi haline gelmektedir. Özgürlük ambalajıyla sunulan ise aslında büyük bir esaret ve kölelik düzenidir. Bunun en çarpıcı örneğiyse hiç şüphesiz cinsiyetsizleştirme projesidir.

‘İNSAN FITRATI, ORGANİZE BİR KUŞATMA ALTINDADIR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün insanlık, kendi varlığının en temel hakikatleriyle sınanıyor. İnsan fıtratı, küresel ölçekte organize bir kuşatma altındadır. Adına özgürlük denilen, ancak özünde insanın yaradılışına karşı bir inkar hareketi olan bu ideolojik kuşatma, sadece aileyi değil; kadını da, çocuğu da, insan onurunu da tehdit ediyor. LGBT denilen sapkınlığın, çeşitli sebeplerle bunun önünü açan ülkelerde ne derece vahim boyutlara ulaştığını ibretle takip ediyoruz. ‘Tercihlere saygı’ denilerek meşrulaştırılan bu sapkınlık, bugün farklı hiçbir sese, görüşe tahammülü olmayan bir zorbalığa, kelimenin tam manasıyla, bir faşizme dönüşmüştür. Bu dayatmaların arkasında sadece bazı sivil inisiyatifler değil; çok uluslu şirketler, bazı uluslararası kuruluşlar ve belli başlı devletler de yer alıyor. Sırf LGBT belasını eleştirdiği için sanatçılar, iş adamları, siyasetçiler, bilim insanları linç edilmekte, adeta yaşayan birer ölüye çevrilmektedir. Bir başka acı verici gerçek ise şudur; cinsiyetsizleştirme projeleriyle insan fıtratını inkar edenler, çocuklarımızın bedenlerine geri dönüşü olmayan tıbbi müdahalelerde bulunarak, aslında masum çocukları da istismar etmektedir. Bu istismarı kesinlikle seyredemeyiz. Daha 4-5 yaşındaki yavrularımıza uzanan bu kirli ve rezil ellerin; insanı insanlığından utandıran çarpık ilişkileri meşrulaştırmaya çalışması elbette tesadüfi değildir. Bunlar insanlık düşmanıdır, kadın düşmanıdır, çocuk düşmanıdır. LGBT sapkınlığına karşı mücadele, aynı zamanda özgürlük mücadelesi, haysiyet ve insanlığın istikbalini kurtarma mücadelesidir. Bu konuda dünyada giderek artan bilinçlenmeyi çok olumlu karşılıyorum. Bilhassa farklı ülkelerde, aileyi kadın ve erkek arasındaki meşru birliktelik olarak tanımlayan yasal ve anayasal düzenlemelerden büyük memnuniyet duyuyoruz" diye konuştu.

'ANOMALİNİN, NORMALLEŞTİRİLMESİNE GÖZ YUMMAYACAĞIZ'

Erdoğan "Bu yönde adım atan liderlerin maruz kaldığı saldırıların da gayet farkındayız. Ama ne pahasına olursa olsun, insanlığın bekasını ilgilendiren böylesine hayati meselede dik duruş sergilenmesi gerektiğine inanıyoruz. Türkiye olarak, aileye savaş açan hiçbir ideolojiye, insanın doğasını inkar eden hiçbir zorbalığa eyvallah demeyeceğimizi burada özellikle ifade ediyorum. Şunun da bilinmesini isterim; her ne kadar ülkemiz içinde muhalefet partileri ve kimi kadın örgütleri tarafından himaye ediliyor olsa da, milli bünyemizi açıkça tehdit eden cinsiyetsizleştirme projeleriyle mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Anomalinin, özgürlük ve kişisel tercih makyajıyla normalleştirilmesine göz yummayacağız. Uluslararası arenada bu konuda yük almaya, sorumluluk almaya, öncü rol üstlenmeye inşallah devam edeceğiz'' ifadelerini kullandı.

‘TÜRKİYE’NİN DOĞURGANLIK HIZI 1,48’E GERİLEMİŞ DURUMDA’

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Bugün cinsiyetsizleştirmeyi teşvik eden malum odaklar, daha önce de uzun yıllar boyunca nüfus kontrolü ve aile planlaması politikalarının savunuculuğunu yaptı. 1960’lardan itibaren dünyanın birçok bölgesinde olduğu gibi, ülkemizde de benzer politikalar uygulandı. Tıbbi zorunluluklar haricinde, özünde bir cinayet olan kürtaj, yine aynı çevreler tarafından masumlaştırıldı, sıradan hale getirildi. Neticede demografik dengemiz maalesef altüst oldu. Bugün bu yanlış, daha doğrusu art niyetli politikaların can yakıcı ve menfi sonuçlarıyla çok dramatik bir şekilde yüzleşiyoruz. Geçtiğimiz aylarda TÜİK’in açıkladığı veriler, ülkemizin karşı karşıya olduğu tehditleri açıkça ortaya koyuyor. Türkiye’nin doğurganlık hızı, tarihimizde ilk kez 1,48’e gerilemiş durumda. Bu, bir felaket. Bu rakam, kritik eşik olan 2,1’in çok altında bir seviyedir. İster iktidar, ister muhalefet olsun, hiç kimse buna kayıtsız kalamaz. Tabii biz bunu söyleyince hemen birileri ‘ekonomi’ diyor. Özellikle muhalefet, bu meseleyi sık sık istismar ediyor. Bugün muhalefetin adeta üzerinde tepindiği bir gerçeği de burada açıklığa kavuşturmakta fayda görüyorum; ülkemizde doğum hızının düşmesinin sebebi, asla ekonomide yaşanan dönemsel sorunlar değildir. Tam aksine, kişi başına düşen gelirin şu anki seviyenin beşte biri olduğu dönemlerde ülkemizin doğurganlık hızı yaklaşık iki kat daha fazlaydı. Yıllar içerisinde refah seviyesi yükseldikçe, birçok sebepten ötürü doğurganlık hızımız düşmeye başladı. Sadece Türkiye’de değil, dünyanın diğer ülkelerinde de benzer bir durum söz konusudur. Bakınız, bugün dünya ülkelerinin yarısından fazlasında doğurganlık hızı nüfus yenilenme seviyesinin altındadır. Küresel doğurganlık hızı, 1950’de 5 iken, 2024’te 2,3’e düşmüştür. Avrupa Birliği üye ülkelerinin toplam doğurganlık hızı ortalaması 1,38’dir. Malta, kişi başına düşen geliri 41 bin dolar olmasına rağmen, 1,06 oranıyla Avrupa içerisinde doğurganlık hızında en alt sıralardadır. 1,81 ile Avrupa’da en yüksek doğurganlık hızına sahip Bulgaristan’ın kişi başı geliri ise 16 bin dolardır. Ekonomik zorluklardan ziyade, popüler kültürün konforu, tüketimi ve nefsi hevesleri yücelten telkinleri bu sıkıntıların en önemli nedenidir. Karşı karşıya olduğumuz bu tablo, sadece bir istatistik değil, bizi harekete geçmeye çağıran açık bir ikazdır" dedi.

‘AİLE VE GENÇLİK FONU’NU 81 İLİMİZDE HAYATA GEÇİRDİK'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu anlayışla son dönemde, nüfusumuzu artıracak, evliliği teşvik edecek, ‘en az 3 çocuk’ çağrımıza uygun şekilde evlat sahibi olmayı özendirecek çok önemli politikaları devreye alıyoruz. 2024 yılında Nüfus Politikaları Kurulu’nu hayata geçirdik. Yine bu süreçte, 2025 senesini ‘Aile Yılı’ ilan ettik. Gençlerin evlenmelerini kolaylaştıracak ekonomik ve sosyal desteklerimizi ülke genelinde yaygınlaştırdık. 14-28 Mayıs seçimleri öncesinde gençlere vaadimiz olan ‘Aile ve Gençlik Fonu’nu, ilk etapta deprem bölgemizde, daha sonra da 81 ilimizde hayata geçirdik. Fondan faydalanmak için şimdiye kadar yaklaşık 114 bin kardeşimiz müracaat etti. Başvuranlar içinde, faydalanmaya hak kazanan çiftlerimizin sayısı ise 41 bine ulaştı. Ayrıca biliyorsunuz, bu yıl doğacak çocuklar için, çocuk sayısına göre artan destek paketleri sunduk. 28 Mayıs’ta doğum yardımı ödemelerini toplu olarak yapacağız. 163 bin 295 haneye yaklaşık 1,2 milyar liralık ödeme gerçekleştireceğiz. Bu da şimdiden hayırlı, uğurlu olsun diyorum. Aileyi güçlendirecek politikalarımıza yön vermesi amacıyla, bakanlığımız bünyesinde ‘Aile Enstitüsü’nü kurduk. Ancak şurası da bir gerçek ki; aile ve nüfus bir yıla sığdırılacak kadar dar bir gündem değildir. Aile kurumu üzerindeki küresel baskılar ve nüfus yapımızdaki değişim, ancak uzun vadeli bir vizyon, kararlı ve bütüncül politikalarla yönetilebilir" diye konuştu.

'2026-2035 DÖNEMİNİ ‘AİLE VE NÜFUS 10 YILI’ İLAN EDİYORUZ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yalnızca demografik göstergelere odaklanan değil; aynı zamanda aileyi ve insan fıtratını koruyan, değerleri yaşatan, toplumun sürekliliğini teminat altına alan kalıcı politikalar geliştirmek mecburiyetindeyiz. Bu yüzden 2026-2035 dönemini ‘Aile ve Nüfus 10 Yılı’ ilan ediyoruz. Bu 10 yıl içerisinde, iş hayatından eğitime, kültürden şehir planlamasına, teknolojiden sosyal politikalara kadar tüm alanlarda aileyi merkeze alan güçlü adımlar atacağız. Burada şunu özellikle vurgulamak arzusundayım; mutlu aile, mutlu bir birey ve mutlu bir toplum demektir. Millet olarak maruz kaldığımız onca saldırıya rağmen, bizi bu topraklarda yüzyıllardır dimdik ayakta tutan en güçlü vasfımız, aile bağlarımızdır. Aile bağlarımızın sağlamlığı ve dayanıklılığı sayesinde, asırlardır bu topraklarda özgürce var olduk; bütün tehditleri başarıyla bertaraf ettik. Yine bu sayede, tüm insanlığın gıptayla baktığı medeniyetler inşa ettik. Milletçe, bizi ‘Türkiye Yüzyılı’ ülküsüne taşıyacak en muhkem köprümüz yine aile olacaktır. Aile, küresel emperyalizm karşısında en korunaklı limanımız, en sağlam kalemiz, aşılmaz, yıkılmaz bendimizdir" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı: Aynı hassasiyetleri buradaki her bir misafirimizin, her bir kardeşimizin de paylaştığına yürekten inanıyorum. Aileyi ve aile kavramını hedef alan her türlü girişimin savuşturulmasında sizleri iş birliğine davet ediyorum. Aileye değer verenler olarak, hep beraber umudu çoğaltacak, dayanışmayı güçlendirecek, kendi hanemizden başlayarak inşallah dalga dalga mutlu, sıcak, sevgi dolu bir toplumu birlikte inşa edeceğiz. Bugün burada, 26 ülkenin katılımıyla gerçekleştirdiğimiz bu forumun, tüm dünyaya açık ve güçlü bir mesaj teşkil ettiğini düşünüyorum. İnşallah burada ortaya koyacağımız ortak bildiri, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere tüm uluslararası platformlarda yankı bulacaktır.

Önemli haberleri ve güncellemeleri kaçırmamak için SonTurkHaber.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:60
embedKaynak:https://www.dha.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 23 Mayıs 2025 18:21 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

UEFA Şampiyonlar Ligi final tarihi 2025: Şampiyonlar Ligi finali PSG Inter maçı ne zaman, saat kaçta, hangi kanalda, nerede?

22 Mayıs 2025 01:22see195

Yüksek gerilim hattına temas eden inşaat işçisi hayatını kaybetti

22 Mayıs 2025 00:02see187

Balıkesir de 3 katlı binada çıkan yangında 1 kişi hayatını kaybetti Balıkesir Haberleri

22 Mayıs 2025 00:57see169

Arda Güler in Mbappe yi elinden kurtardığı Kike Salas ın WhatsApp mesajları gündeme bomba gibi düştü

22 Mayıs 2025 14:45see157

EuroBasket 2029 a dört ülke ev sahipliği yapacak Sözcü Gazetesi

22 Mayıs 2025 19:05see143

VakıfBank teşekkür etti: Ayrılık açıklandı

22 Mayıs 2025 19:12see140

Savcılıktan İBB ye İmamoğlu talimatı Sözcü Gazetesi

23 Mayıs 2025 02:35see125

Feci yangında bir kişi ve bir köpek ölü bulundu Sözcü Gazetesi

22 Mayıs 2025 05:52see120

Türkiye de ölen İngiliz turistin kalbi çalındı iddiası! Bakanlıktan açıklama var

23 Mayıs 2025 00:08see120

Şort giyen öğrencileri edepsizlikle suçlayan öğretmen hakkında suç duyurusu Sözcü Gazetesi

22 Mayıs 2025 23:30see120

UEFA Avrupa Ligi nde sezonun takımı açıklandı: Şampiyondan 4 isim listede

22 Mayıs 2025 20:15see117

Anneler Günü nde yaşamına son veren Arzu nun kayınvalidesi eziyet ten tutuklandı

22 Mayıs 2025 19:18see115

Tahvil faizleri fırladı borsalar karıştı

22 Mayıs 2025 18:27see114

Türk oyuncular kırmızı halıda Cannes çıkarması

22 Mayıs 2025 08:12see113

Kemal Sunal a hayat verecek oyuncu Güldür Güldür den çıktı

23 Mayıs 2025 12:22see113

Küresel faizde kırılma anını devletler göğüsleyebilir mi? Mehmet Akif Soysal

23 Mayıs 2025 04:40see112

Bölgesel konjonktür ve Terörsüz Türkiye Turgay Yerlikaya

22 Mayıs 2025 05:04see112

Pirinç esprisi koltuğundan etti, Japon bakan istifa etti

22 Mayıs 2025 14:42see110

HMGS SONUÇLARI SORGULAMA EKRANI 2025: ÖSYM HMGS/1 sonuçları açıklandı mı, ne zaman açıklanacak, saat kaçta?

22 Mayıs 2025 08:57see110

Derya Uluğ tutuklama kararının ardından ilk kez konuştu: Bana travma olan bir geceydi

22 Mayıs 2025 09:55see109
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları