‘Cumhuriyet düşmanı’nı asıldığı meydanda andılar Sözcü Gazetesi

Cumhuriyet’e karşı silahlı ayaklanma başlatan ve 47 arkadaşıyla birlikte yargılanıp idam edilen Şeyh Said Diyarbakır’da Dağkapı Meydanı’nda anıldı. Hizbullah yanlısı Mustazaflar Cemiyeti tarafından organize edilen etkinlikte HÜDA PAR Milletvekili Faruk Dinç konuşma yaptı. Meydanda kurulan stantlarda Şeyh Said’in fotoğrafının basılı olduğu tişörtler dağıtıldı. Dağkapı Meydanı’nın adı DEM Partili Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından Meclis kararıyla Şeyh Said Meydanı olarak değiştirilmişti.

KEMALİZM İLE APOİZM

Faruk Dinç şunları söyledi:

“Düşman, her şeyden önce halkı İslam’dan koparılması gerektiğini düşünüyordu. Cumhuriyet yıllarında Kemalist rejim; halkın İslam’la bağını koparmak için harekete geçti, Kur’an alfabesini yasakladı, ümmeti ilimden koparmaya çalıştı, tevhidi-i tedrisat kanunuyla eğitimin birleşmesi adı altında yıllardır alim ve mücahitlerin yetiştiği medreseleri kapattı.

“100 yıldır Kemalist rejim iftira atıyor, yalan ve iftiralarla Şeyh Said’i karalamaya çalışıyor ama elhamdülillah Şeyh Said’in müritleri sevenleri her geçen gün artıyor. Hiç kimse Kemalist rejimin yalanlarına, iftiralarına kanmıyor. Allah’a hamdolsun biz de Şeyh Said’in yolundayız. Kemalizmin ikiz kardeşi Apoizm var. Apoizm de Kemalizimle aynı taktiği uyguluyor. Bu vesileyle Şeyh Said’i, Bediüzzaman Said-i Nursi’yi, İskilipli Atıf Hoca’yı unutmayacağımızı ilan ediyoruz.”

Şeyh Said’in idamının 100. yıldönümü nedeniyle düzenlenen etkinlikte şeriatı temsil eden bayrak ve flamalar açıldı. Alanda kurulan dev platformda “Şehid Şeyh Said efendiyi anma programına hoş geldiniz” yazılı Şeyh Said’in büyük fotoğrafları yer aldı. Arapça marşlar ve şarkıların çalındığı alanda kuran ve ilahiler okundu.

HÜDA PAR’lı Dinç, “Günümüzde iç cephenin tahkim edilmesi meselesi gündemde. İç barışın sağlanması lazım, doğrudur. İç cephenin tahkim edilmesi bu meydandan Şeyh Said’ten geçiyor. Çünkü biz burada iç cephemizi kaybettik. Biz iade itibar kavramını kullanmıyoruz. Şeyh Said’in itibarı tamdır. O şehittir ve şerefli bir mertebededir.” dedi.

Diyarbakır konuşmasında sözü edilen İskilipli Atıf Hoca da şapka devrimine karşı çıkıp, bayrağı eleştirdiği için 26 Ocak 1926’da İstiklal Mahkemesi’nde yargılandı. 

Mahkeme önce Atıf Hoca’yı üç yıla, sonra da idama mahkum etti ve kendisi Ankara Samanpazarı Meydanı’nda asıldı. Ölümünden sonra Ankara’da bulunan mezarı, 2009’da başında bulunduğu İskilip Gülbaba Mezarlığı’na taşındı. Günümüzde de Atıf Hoca, mezarı başında Vali ve kaymakam gibi yetkililerin de katıldığı törenlerle anıldığı için sık sık eleştiri konusu oluyor.