Dakikalar içinde borç batağına sürüklenebilirsiniz Dolandırılan vatandaşlara uzman önerisi: 10 yıl süreniz var! Bankadan paranızı faizi ile geri alabilirsiniz
Hurriyet sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Dijital bankacılığın sağladığı hız ve kolaylık, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Fatura ödemelerinden para transferine, hatta kredi başvurularına kadar birçok işlem artık saniyeler içinde yapılabiliyor. Ancak bu pratiklik, aynı zamanda ciddi riskleri de beraberinde getiriyor. Son dönemde özellikle kredi kartı limitlerinin hızla artırılması üzerinden yapılan dolandırıcılıklar, binlerce vatandaşı mağdur ediyor.
Borç batağına düşen vatandaşlar bir yandan dolandırıcıların tuzaklarıyla mücadele ederken, diğer yandan haklarını aramak için uzun ve yıpratıcı hukuki süreçlere girmek zorunda kalıyor.
Avukat Ersan Varol, mağdurların yaşadıkları bu zorlu süreçte yapılması gerekenleri hurriyet.com.tr okurları için anlattı...
DAKİKALAR İÇİNDE HAYATI KABUSA DÖNDÜ
İstanbul Halkalı’da yaşayan iki çocuk annesi Z.A. kredi kartının limitinin hızla artırılması ve paraların çekilmesiyle hayatının şokunu yaşadı. İstanbulkart'ına para yüklemek isterken dolandırıldığını söyleyen Z.A. “İnternet sitesine giriş yaptığımı sanarken kopyalanmış bir siteyi tıklamışım. Kredi kartı bilgilerimi girmemle olanlar oldu.” diye konuştu.
"İlk başta kredi kartımdan ‘kendi talebim’ üzerine limit artışının onaylandığına dair mesaj aldım. Peş peşe mesajlar gelmeye devam etti. Normalde kredi kart limitim 50 bin lira. Limitim 400 bin liraya kadar yükseltilmiş. Daha sonra kartımdan alışveriş yapıldığına dair mesajlar geldi. Bu arada bankayı aramaya başladım. Ama ben müşteri hizmetlerine ulaşana kadar kartımdan devamlı çekim yapılıyordu. Dubai’de bir alışveriş sitesinden ve bir operatör uygulaması üzerinden alışverişler yapılıyordu.
Bankanın müşteri hizmetlerine ulaştığımda hayal kırıklığına uğradım. İşlemlerin provizyonda olduğunu mobil uygulamadan gördüğümü ve iptal edilmesini talep ettim. Aldığım cevap karşısında şoke oldum." dedi.
Z.A.'nın iddiasına göre müşteri hizmetleri ‘Karşı tarafta da bizim müşterimiz onun mağdur olmasını istemeyiz’ ifadesini kullandığını belirterek sözlerine devam etti;
"Müşteri hizmetlerinden sonuç alamayınca bankaya gittim ve aynı cevabı aldım. Ertesi gün savcılığa gittim ve Tüketici Hakem Heyetlerine başvuruda bulundum. Tüketici Hakem Heyeti bankayı ayıplı buldu ve 6 ayın sonunda paramı geri aldım. Bu tür dolandırıcılık olaylarında herkes hakkını arasın. Suçlular cezasını bulsun istiyorum.” ifadelerini kullandı.
HAK ARAMA SÜRESİNDE KRİTİK DETAY
Kredi kartı üzerinden gerçekleştirilen dolandırıcılıkların Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) yer alan “dolandırıcılık suçu” kapsamına girdiğini hatırlatan Avukat Ersan Varol, “TCK’nın 157. maddesine göre hileli davranışlarla bir kişiyi aldatıp, onun zararına menfaat sağlayanlar 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılıyor. Ayrıca 158. maddede, dolandırıcılık suçunun bilişim sistemleri veya banka kurumları kullanılarak işlenmesi durumunda daha ağır yaptırımlar öngörülüyor.” dedi.
“Suçun ancak failin hileli hareketleri sonucunda işlenebileceği hüküm altına alındığından, hileli hareketler sonucu aldatılan kişinin hukuki yollara müracaat etmesinde kanunlarda geçen iki veya üç yıllık hak düşürücü gibi süre söz konusu olamaz, hukuk hile ile hareket eden kişinin zamanaşımından istifade etmesine izin vermez.” ifadelerini kullanan Varol sözlerine devam etti:
“Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve ilgili diğer mevzuattaki on yıllık genel zamanaşımı süresinin sonuna kadar yasal yollara başvurulmalıdır. Nitekim, bu suçun mağduru olan kişiler, bankaya karşı talep haklarını Tüketici Hakem Heyeti başvurusuyla arayabilecekleri gibi, bu başvurular neticesinde haklarında aleyhe karar verilmiş olsa dahi, bu aleyhe kararın iptali ve talepleri gibi lehlerine karar verilmesini, öncelikle dava şartı arabuluculuk yoluna başvurmak kaydı ile anlaşma sağlanamaması durumunda Tüketici Mahkemesinde dava açarak talep edebilirler. 2025 yılı için Tüketici Hakem Heyeti başvuru sınırı 149.000-TL olup, bu tutar ve altındaki zarara ilişkin uyuşmazlıklarda Tüketici Hakem Heyetine başvuru zorunlu olup, sınır üzerindeki uyuşmazlıklarda vatandaş önce arabulucuya ardından Tüketici mahkemesine başvurabilir.”
“Bankalar hukuken sorumlu tutulabilir. Bankalar, müşterilerinin kendilerine güvenerek mal varlıklarını emin sıfatıyla teslim alan ve kredili işlem sağlayan kurumlardır. Gelişen teknoloji ile neredeyse tüm bankacılık işlemleri online olarak yapılabilmekte olup, kullandıkları alt yapı sayesinde daha fazla müşteri hedefi yakalamak ve müşterilere en kolay ve zahmetsiz şekilde bankacılık hizmetlerinden yaralanmalarını sağlayarak cazibeli hale getirmeye çalışmaktadırlar.” diyen Varol, uzaktan erişim ve hizmet sağlayan bankaların güvenlik açıkları sonucu müşterilerin zarar görmesinde kusurlu ve sorumlu olduğunu vurguladı.
PARANIZI FAİZİYLE BİRLİKTE GERİ ALABİLİRSİNİZ
Genelde bankalardan “işlemler onayınızla yapılmış sorumluluk size ait” cevabının çok sık alındığına dikkat çeken Varol sözlerine şöyle devam etti;
“Ancak, tabii ki gerek bankanın sistemi gerekse müşteri ses kayıtları, kod vs. cevapları hatta müşteri telefon ve bilgisayar gibi cihazlarının incelenmesi ve titizlikle sorunun çözümüne odaklı araştırma yapılabilir, nihayetinde banka sisteminde müşteriden kaynaklanmayan bir sorun tespiti durumunda banka müşterisinin tüm zararını haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren ana parasıyla birlikte tüm faizi ve müşterisinin bu yolda yaptığı masrafları karşılamakla yükümlüdür.
Mağdur parasını almak için vakit kaybetmeden bankaya başvurmalı ve durumu kayıt altına aldırmalıdır. Olası ret cevabından sonra yasal yollara başvurabilir. Unutulmamalıdır ki, bu suçun faili banka değil, banka suçun işlenmesinde aracı kurumdur. Bankanın güvenlik açığından istifade ederek müşterileri dolandıranlar 3. kişilerdir. Dolayısıyla, derhal yapılacak savcılık şikayetinde, suçu işleyen şahıslar tespit edilebiliyorlarsa, banka, tazmin ettiği müşterisinin zararını, suçu işleyen faillere rücu ederek talep edebilir.
Süratle gelişen teknoloji sayesinde hayatın birçok alanında kolaylık sağlandığı gibi maalesef bilişim sistemleri kullanılarak çok fazla sayıda bu suça teşebbüs artmış vaziyettedir. Yargılamalarda mahkemeler, bilişim sistemlerinde ve siber suçlarda ehil ve tecrübeli bilirkişi ya da bilirkişi heyetine dosyayı tevdi ederek kusur oranlarını ve zarar sorumlularını tespit etmektedirler. Nihayetinde, belirlenen sorumluluk tespitine göre yargılamalarda hüküm verilmektedir."
VATANDAŞA KRİTİK UYARI
Öncelikle, vatandaşların müşteri niteliğindeki sırlarını kesinlikle kimse ile paylaşmaması gerekmektedir. Kaldı ki, bu bilgileri müşterisi oldukları banka dahi kendilerine sormamaktadır. Hileli hareket eden şahıslar müşterilere güven duygusu vererek çok hızlı sonuca gitmeye çalışmaktadırlar. Dolayısıyla müşterilerin canlı destek ve sesli komut sistemi aracılığıyla kendilerinin aranması durumunda, görüşmeye derhal son vermesi, eğer talepleri var ise kendilerinin emin oldukları kanaldan bankaya ulaşması sağlanmalıdır.
Ayrıca, aplikasyon üzerinden yapılan işlemlerde, emin olmadıkları kendilerine gelen SMS şifrelerini paylaşmamaları, zaruri ödeme/işlem olacak ise bankanın kendi orijinal sitesinden yahut uygulamasından gerçekleştirmeleri gerekir.” dedi.


