“Demek ki seçim yaklaştı, yine gaz keşfi yaptık!” Keh keh keh!

2020 yılı Ağustos ayındayız..

2018 cumhurbaşkanlığı seçimi yapılalı iki yıl daha yeni olmuş.. 2019 mahalli seçimlerinin de üzerinden daha bir yıl geçmiş..

Ne cumhurbaşkanlığı seçimi için gerekli 5 yılın sonuna yaklaşılmış, ne de mahalli seçimler için az bir süre kalmış..

Yenilgiye doyamayan ve kemalistlerin aksine geceli gündüzlü çalışan siyasi iktidarı hedef tahtasına koyan solcular, 230 milyar m3’lük doğalgaz keşfini, “demek ki seçim yaklaştı, gaz bulmaya başladık” diye yorumlamışlardı..

Sonrasındaki rakamlarla rezerv 700 milyar m3’e kadar çıkmıştı..

Ama solcularımız itiraz ediyorlardı..

“Seçim yaklaşıyor, gaz buluyoruz. Daha önce de, her seçim öncesinde, gaz bulmuştuk. Ama hepsi palavra çıkmıştı” diyor, itiraz ediyorlardı.

Aslında tam da şöyle diyorlardı: “Gaz falan bulduğumuz yok. Ama gaz bulmuşuz gibi açıklamalar yapılıp, kamuoyu aldatılacak, bu arada da seçmen işin doğrusunu anlamadan sandık önüne geldiği için, yine mevcut iktidara oy verecek.. Böylece seçmen aldatılmış olacak.

Seçimden sonra ise, iş işten geçmiş olacak. 5 yıl daha bu yalancı iktidarın gitmesini bekleyeceğiz.”

Sakarya bölgesinde bulunan 700 milyar m3’lük doğalgaz rezervi ile ilgili o açıklamalardan sonra, o yıl bir seçim oldu mu?

Hayır..

Bir yıl sonra, 2021’de seçim oldu mu? Olmadı.

2022’de oldu mu? Olmadı.

2020’de doğalgaz rezervini bulmamıza rağmen, Cumhurbaşkanlığı seçimi, normal süresinde, 2023 yılında, normal tarihinden sadece iki ay önce yapıldı.

Peki halka gaz vermek için bulunduğu açıklandığı öne sürülen doğalgaz, bu arada gargaraya getirilip, unutturuldu mu?

Hayır, evimize kadar getirildi, ücretsiz kullandığımız da oldu, belli bir kullanım miktarına kadar hem indirimli hem ücretsiz tarifeler de oldu..

Kısacası, muhalefetin “gaz bulduğumuza göre, seçim yaklaştı” palavrası, iki açıdan da gerçekdışı olduğu tescillendi mi? Tescillendi.

Dün Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan açıklama yaptı: “75 milyar m3’ük doğalgaz bulundu..”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar bulunan doğal gaz rezervinin parasal değerini açıkladı: “30 milyar dolar.”

Şimdi buyrun, solcuların tüm karalamalarına rağmen..

Oluşturmak istedikleri algı operasyonlarına rağmen..

Lütfen şu hesabı yapar mısınız..

Hemen her gün, aşırı harcama yapmakla suçlanan Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’nda, bu ülkeye kazandırılan maddi değerlere bir bakar mısınız..

Abdülhamid Han sondaj gemisi alındı..

Kıyametler koptu, “Biz ne sondajı yapacağız ki?” diye.

Bu gemi kaça mal olmuştu?

180 milyon dolara..

Kanuni Gemisi’nin özelliklerini taşıyan geminin sıfırı 709 milyon dolardı ama, o gemiyi 37.5 milyon dolara almıştık. 165 milyon dolar da masraf yapmışız.. Toplamı 202,5 milyon dolar ama, “Eski gemiye bu kadar para verilir mi?” itirazları gırla..

Peki Yavuz Gemisi? O da 262.5 milyon dolara alınmış, 38 milyon dolar da ilaveten harcanmıştı..

Onda da yine, “Milletin paraları, sırf padişah ismi verilmek için alınan gemilere yatırılıyor” diye itirazlar edildi..

Fatih Gemisi 154 milyon dolara alınmış, 87.5 milyon dolar da harcanmıştı.

Onda da yine aynı itirazlar yapılmıştı.

Yanlış anlamayın, solcuların cebinden, özel olarak alınan paralarla değil, bu ülkenin battı-bitti dedikleri hazinesinden çıkan paralarla bu gemiler alındı, restore edildi..

Hepsinin toplamı ne kadar?

Yuvarlak hesap 900 milyon dolar..

Ama milliyetçi geçinen İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta’nın sözlerini de aktarayım, dünkü müjde sonrasında siz de kahkahalarla gülün:

“Eski gemileri kırmızı beyaza boyayıp, yerli ve milli yaptılar.”

Şimdi ben bu solculara, çakma milliyetçilere, “kırmızı beyaza boyanan” o gemilerle Türkiye’nin kazandıklarını sayayım..

Sakarya’da bulduğumuz doğalgaz rezervinin maddi değeri yaklaşık 250 milyar dolar..

Şimdi dün açıklanan doğalgaz rezervi ise 30 milyar dolar..

Toplamı 280 milyar dolar..

1 milyar dolar yatırıyorsunuz. Haydi diğer masrafları da ekleyin, 3 deyin, 5 deyin, 20 deyin..

Teknik hesaplama yapmıyorum, konunun uzmanları tam rakamı açıklasın..

Ama diyelim, 30 milyar dolar harcama yapıyoruz..

Karşılığında alacağımız ise 280 milyar dolar..

Haydi bakalım solcular, Che Quvera afişleri ile, “Tam bağımsız Türkiye” sloganları atan Boğaziçi Üniversiteliler..

Ekrem İmamoğlu’nun kolundaki 2 milyon TL’lik saati görmeyip, otellerde kral dairelerinde yapılan jammer’lı gizli toplantılarda villa paylaşımı yapanları görmeyip..

Cumhurbaşkanı’na saldırın: “10 koruma arabası ile gidiyor” deyin..

Ben de size hatırlatayım..

“Böyle bir cumhurbaşkanını bulmuşsunuz. 10 değil, 50 koruma arabası ile korusanız azdır..”

Hani Boğaziçi Üniversitesi’nde okuyan, ama diploma hırsızlarını savunacak kadar ideolojikleşmiş oğlu gözaltında diye, bir baba emniyet kapısında açıklama yapıyordu ya:

“Boğaziçi’nde okuyan öğrencileri, gözaltına almak ne demek, bunları pamuklara sarıp korumamız lazım.”

Diploma hırsızlarını savunan Boğaziçi öğrencilerini değil..

Hocalarına saygılı, dinine bağlı, vatanına canını feda edecek kadar seven bu ülkenin geleceğindeki Tayyip Erdoğan’ları olacak Boğaziçi öğrencilerini pamuklara sarmamız lazım geldiğini inkar etmem ama..

Bugün için önce, “Tayyip Erdoğan’ı pamuklara sarıp korumamız lazım” demeyi de borç bilirim..

Ve “seçim yaklaşıyor, verin gazı” diyen ahlaksızlara..

Bugün en yakın seçim, 3 yıl sonra ama. Bakın 30 milyar dolarlık bir rezerv daha bulundu. Ülke 30 milyar dolar daha kazandı” diye hatırlatırım..

Onlar, “Sarayın elektrik parası”nı hesaplayadursunlar..

O külliye sayesinde, şu 5 yıldızlı otele, bu 7 yıldızlı otele verilecek milyonlarca liralık toplantı salonu bedellerinin hesabını yapamayan ahlaksızlara tekrar hatırlatalım..

Tayyip Erdoğan’ın gösterdiği irade sayesinde, son 5 yılda 280 milyar dolarlık doğalgaz rezervini keşfettik..

Gabar’ı hiç eklemiyorum bile..

Şimdi tüm sahte milliyetçilerin, vatana ihanetten yargılanması gereken emekli ulusalcı generallerin takozlamalarına rağmen, PKK terör örgütünü bitirerek, ülkeye milyarlarca dolar gereksiz masraftan kurtardığını da eklemiyorum..

Sadece iki sahadaki doğalgaz rezervinin rakamlarını yazdım..

Mahfi Eğilmez’lerden.. Özgür Demirtaş’lardan cevap bekliyorum..

Bu Cumhurbaşkanı’nın, ülkeye kazandırdıklarını hesaplar mısınız?

Bu yazımdaki gerçeklere cevap veremeyecek olanların, “Bu rezervlerin bulunmasında gece gündüz çalışan işçilerimiz, mühendislerimiz, bürokratlarımızın sizin nezdinizde hiç değeri yok, her şeyi Tayyip Erdoğan mı yapıyor” diyeceklerini adım gibi biliyorum..

Bizim söylediklerimiz, tavrımız, duruşumuz, bazı şeyleri söylemesek de, dilimizden çıkmış gibidir.

Hepsinden Allah razı olsun..

Hepsine, Allah güç versin..

Ama onların o çalışmaları, 20 yıl önceki iktidarlar döneminde bir karşılık bulmuyor da. Bugün karşılık buluyorsa, sabahtan akşama kadar “Tayyip Erdoğan’dan, Allah razı olsun” demek de, bizim görevimiz..

Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit Gazetesi