Dimpleplasty’ trendi hızla yayılıyor! Gamzeli ünlülere benzemek isteyenler yaptırıyor ama yüzde yara izi bırakıyor
SonTurkHaber.com, Hurriyet kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Miranda Kerr'den Brad Pitt'e, Jennifer Garner gibi gamzeli ünlülere benzemek isteyenler için yeni estetik trendi Dimpleplasti... Aslında bu estetik işlem yıllardır Güney Kore ve Asya'nın diğer bölgelerinde popülerdi ancak son birkaç yıldır tüm dünyada popüler hale geldi.
Peki, dimpleplasty işlemi tam olarak nasıl uygulanıyor?
Riskleri ve yan etkileri neler?
Bu işlem kalıcı mı, gamzeler zamanla kaybolur mu?
Yüzde kalıcı hasara neden olur mu?
Plastik cerrahlar neden uyarıda bulunuyor?
Allure’un haberine göre Miranda Kerr, Brad Pitt, Jennifer Garner, Ariana Grande gibi ünlülere benzemek isteyenler yapay gamzeler için plastik cerrahi kliniklerine başvuruyor.
Harry Styles, Cheryl Tweedy, Mario Lopez ve Ariana Grande gibi ünlülerin de gamzeli bir yüze sahip olmak için yaptırdığı Dimpleplasti videoları sosyal medyayı kasıp kavuruyor ve binlerce kez izleniyor.
Prosedürün artan popülaritesine rağmen, bazı önde gelen plastik cerrahlar bu konuda uyarıda bulunuyor.
Beverly Hills'te görev yapan cerrah Dr. Deepak Dugar, DailyMail.com'a hastalara dimpleplasti ameliyatı
yaptırmamalarını şiddetle tavsiye ettiğini söyledi ve nedenini şu sözlerle açıkladı:
“Bu çok doğal olmayan bir işlem, dinlenme veya gülümseme sırasında yanakta yapay gamzeler oluşturur. Bu da sadece gülümserken ortaya çıkan gerçek gamzelere kıyasla doğal değildir.”
Kendine özgü ‘Yararsız Burun’ ameliyatıyla tanınan ve Sami Sheen gibi yıldızları ameliyat etmiş olan ünlü cerrah, dimpleplasti ameliyatının doğal olmayan sonuçlar ve yara izleri yaratabileceğini vurguladı.
Dugar, “Hepimiz doğal güzelliği arzuluyoruz, ancak bazen yeniden yaratılan güzellik her zaman doğal görünmüyor. Doğal gamzeler, çene çukuru, ben veya çiller doğal veya zarif bir şekilde yeniden yaratılması zor özelliklerdir. Gamze estetiği gibi bunları taklit etmeyi amaçlayan işlemler, doğal olmayan bir görünüme yol açabilir.” dedi.
Yüz plastik cerrahisi uzmanı Dr. Yael Halaas, Dr. Dugar ile benzer görüşleri paylaşarak gamze estetiğinin yüzde neden yara izi bırakacağını şu sözlerle açıkladı:
“Gamzeler doğal olarak oluştuğunda, bunun nedeni kaslardaki doğal anatomik farklılıklardır. Gamze ameliyatı bu kas davranışını taklit edemez, bu nedenle gamze gibi görünen yara izi bırakarak doğal gamze görünümünü taklit eder. Bu işlemin dezavantajı, yüzünüzde yara izi bırakmasıdır ama eğer bu görünümü gerçekten seviyorsanız, gamze ameliyatı size yanağınızda istediğiniz o çukuru sağlayabilir.”
Plastik cerrahi podcast'i The Face'in sunucusu kozmetik hemşiresi Alex Pike, DailyMail’e bu prosedürle ilgili çok sayıda soru aldığını söyledi ve ekledi:
“Dinleyicilerim sık sık gamze estetiği dahil olmak üzere viral cerrahi trendleri hakkında bana mesaj atıyor. İnsanlar bu prosedürleri sosyal medyada her yerde görüyor, bu da onları daha fazla bilgi edinmeye itiyor.”
Sosyal medya kullanıcılarının ise bu estetik işlem hakkındaki yorumları büyük ölçüde olumsuzdu. Bir kullanıcı, “Bu hiç doğal görünmüyor!” yazdı.
Bir diğeri ise, “Harika, şimdi de gamzelerimin doğal olup olmadığını soran insanlarla uğraşmak zorunda kalacağım” yorumu yaptı.
Ancak, bazı doktorlar bu popüler prosedürü çok beğeniyor ve bunu isteyen hastalara memnuniyetle işlemi uyguluyor.
İnternette ‘Dr. Curves’ olarak tanınan Dr. Andrew Jimerson II, viral olan bir gönderisinde şunları yazdı:
“Tam iyileşme süreci yaklaşık 3 ila 4 ay sürer. Başlangıçta gamzeler her zaman görünür olacaktır. Sonraki birkaç hafta içinde yumuşayacak ve yerleşecekler, tamamen iyileştiğinde, tıpkı doğal gamzeler gibi sadece gülümsediğinizde görünecekler."
Grandview Research tarafından yapılan bir araştırmaya göre, küresel gamze estetiği pazarının büyüklüğü 2022 yılında 302,50 milyon dolar olarak tahmin ediliyor.
HER YÜZ GAMZE İÇİN UYGUN DEĞİLDİR!
Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Bilgen Katipoğlu Erenoğlu,
lokal anestezi altında gerçekleştirilen kısa süreli bir işlem olan gamze estetiği prosedürüne dair şunları söyledi:
“Genellikle ağız içinden yapılan küçük bir kesi ile yanak kasına müdahale edilerek, ciltte bir çekinti oluşturulur. Bu çekinti, gülme sırasında doğal gamze benzeri bir izlenim yaratır. Bazı vakalarda saçlı deriden yapılan endoskopik girişimlerle de benzer sonuçlar hedeflenebilir.”
Erenoğlu, burada önemli olan şeyin işlemin doğallığının sınırlı, etkisinin ise her zaman kalıcı olmadığının bilinmesi olduğunu söyledi ve olası risk ve yan etkilerinden bahsetti.
DOĞUŞTAN GELEN KAS KUSURU YENİ TREND HALİNE GELDİ
“Her cerrahi işlemde olduğu gibi gamze estetiğinde de birtakım riskler söz konusu olabilir. Enfeksiyon, hematom (kan birikmesi), asimetri ve işlem bölgesindeki kas ya da sinir yapılarının zedelenmesi olasılıkları mevcuttur. Gamze dediğimiz şey aslında doğuştan gelen bir kas kusurudur; bu kusuru yapay olarak oluşturmaya çalıştığınızda, yüz kaslarının anatomisine müdahale etmiş oluruz. Bu da mimik fonksiyonlarını etkileyebilecek komplikasyonlara zemin hazırlayabilir.”
ZAMANLA SİLİKLEŞİP KAYBOLABİLİR
Gamze estetiğinin kalıcılık açısından net ve öngörülebilir sonuçlar sunmadığını, bazı vakalarda gamzelerin zamanla silikleşebileceğini ya da tamamen kaybolabileceğine değinen Op.Dr. Bilgen Katipoğlu Erenoğlu, özellikle gülme dışındaki yüz ifadelerinde gamzenin sürekli görünür olmasının yapay bir görüntü yaratabileceğini, yüz kaslarının zaman içinde işlem öncesi haline dönebileceğini ancak bu sürecin kişisel iyileşme dinamiklerine ve uygulama tekniğine bağlı olarak değişkenlik göstereceğinin altını çizdi.
SİNİR, HİS VE MİMİK KAYBINA NEDEN OLABİLİR
“Düşük olasılıkla da olsa, işlemin yapıldığı bölgede sinir hasarı, his kaybı ya da mimik kaybı gibi kalıcı sonuçlar oluşabilir. Bu nedenle, her hastaya bu işlemi önermiyoruz.” diyen Erenoğlu, özellikle estetik beklentilerin doğallığın önüne geçtiği durumlarda, işlem sonrası memnuniyetsizlik yaşanabileceği, işlem yeri iyi seçilmezse, yüzün estetik bütünlüğünün de zarar görebileceğini sözlerine ekledi.
HER YÜZ TİPİNE UYGUN DEĞİL
Gamzelerin doğal görünmesi için yüz tipi veya kas yapısının önemine değinen Erenoğlu,
her yüz tipinin gamze estetiğine uygun olmadığını, gamze oluşturulması için, o bölgede yeterli kas yoğunluğu ve uygun anatomik yapının gerekli olduğunu söyleyen Erenoğlu, bazı hastaların gamzenin olmasını istedikleri noktayı seçseler de, bu bölge fizyolojik olarak işlem yapılmasına uygun olmayabildiğini söyledi ve cerrahın burada doğru yönlendirmesinin hem doğallığı hem de güvenliği sağlamak adına büyük önem taşıdığını vurguladı.
İZ KALABİLİR VE ŞEKİL BOZUKLUĞU OLABİLİR
İşlemin geri dönüşünün teknik olarak mümkün olduğunu ancak tam anlamıyla önceki duruma dönmenin her zaman garanti edilemeyeceğini belirten Erenoğlu, bu işlem sırasında cilt altı dokulara müdahale edilmiş olduğu için, iz kalma veya şekil bozukluğu gibi durumların söz konusu olabildiğini, bu yüzden işlem öncesi hastaların detaylı bilgilendirilmesi ve beklentilerin gerçekçi düzeyde tutulması gerektiğinin altını çizdi.
GERÇEK DIŞI BEKLENTİLERE KAPILMAYIN
Erenoğlu, estetik trendlerin genellikle ünlü isimler üzerinden yaygınlaştığını ancak bir kişinin yüzünde güzel duran bir detayın, başka biri için aynı etkiyi yaratmayabileceğinin farkında olmak gerektiğini söyledi ve ekledi:
“Her yüz benzersizdir, bu noktada önemli olan, bireyin kendi doğal yapısını koruyarak, yüz bütünlüğünü bozmadan ilerlemektir. Ünlü örnekler üzerinden yapılan yönlendirmeler, bazen hastalarda gerçek dışı beklentilere neden olabiliyor. Bizim görevimiz, o beklentiyi tıbbi gerçeklerle dengelemektir.”


