Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: İslam yeryüzüne gönderilen en büyük nimettir

Valilik ve Belediye işbirliğiyle Cudi Dağı Sefine bölgesinde bu yıl üçüncüsü düzenlenen ‘Hz. Nuh'u Anma Programı’nın ikinci gününde protokol, Şırnak Belediyesi Gençlik Merkezi erbane ekibi tarafından karşılandı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Vali Birol Ekici ve beraberindekilerle geminin indiği yer olarak rivayet edilen alanda şükür namazı kıldı. Daha sonra düzenlenen Hz. Nuh Camisi Temel Atma Töreni'nde Erbaş, dua etti.

Festival alanındaki program Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Programda, konu ile ilgili film gösterimi yapıldı. Programda, tasavvuf sanatçısı Prof. Dr. Fatih Koca konser verdi. Molla Ahmet Cezeri Vakfı öğrencileri çeşitli ilahi ve kasideler seslendirdi. Kurulan çadırlarda aşure ve yemek ikramı yapıldı.

‘ŞIRNAK'I MEKKE'YE BENZETİYORUM’

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, programda yaptığı konuşmada, "Hazreti Adem, Hazreti Nuh, Hazreti İbrahim, Hazreti Musa, Hazreti İsa İslam peygamberidir. Kur'an-ı Kerim'de ismi geçsin geçmesin. Rabbimizin gönderdiği bütün peygamberler İslam peygamberidir. İslam yeryüzüne gönderilen en büyük nimettir. Ne mutlu bizlere ki o nimete sahip olmak bizlere nasip olmuş. Yeryüzünde Allah'ın size nasip etmiş olduğu en büyük nimet nedir diye size birisi sorsa cevabınız ne olacak biliyor musunuz? ‘İslam. Benim Müslüman olmam Allah'ın bana verdiği en büyük nimettir.' Cevabımız bu olacak. Peygamber Efendimizin alemlere rahmet olmasının en önemli sebeplerinden birisi onun Kur'an vesilesiyle diğer peygamberleri de bize tanıtmasıdır. O bizim başlarımızın tacı, gönüllerimizin ilacı, gözlerimizin nuru, kalplerimizin sürurudur. Onun sayesinde Hazreti Nuh'u, Hazreti Adem'i, Hazreti Musa'yı, Hazreti İsa'yı öğrendik. Onun sayesinde Hazreti Nuh'un indiği yerin Cudi olduğunu öğrendik çünkü Allah Celle Celaluhu O'nu vesile kıldı. Kur'an'ı ona gönderdi. 1450 küsur yıldır bu topraklarda ezan okunuyor. Bu topraklar 1450 yıldır kesintisiz ezanların, Kur'an'ın okunduğu topraklar. İnşallah kıyamete kadar da ezanların, Kur'anların okunduğu, secdelerin yapıldığı, İslam'ın hakikatlerinin yaşandığı topraklar olarak kıyamete kadar devam edecektir. Şırnak'ı Mekke'ye benzetiyorum. Şimdi buna Cudi Dağı'nı da ekliyorum. Bakın Cudi Dağı'na, Mekke'deki Nur Dağı'nı gözünüzün önüne getirin. Burada bir dua yapacağız. Yapacağımız o duayı görün ve Arafat'ta yaptığımız vakfe duasını gözünüzün önüne getirin. Kaç açıdan Mekke'ye benzeyen bir şehirdeyiz. Bunun için şükretmemiz lazım" diye konuştu.

‘BU TOPRAKLARI BİR CENNETE DÖNÜŞTÜRELİM’

Vali Ekici de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ‘Terörsüz Türkiye’ çağrısı üzerine birlik ve beraberliği imar edeceklerini belirterek, “Bu birlik ve beraberliği imar ettiğimiz zaman ilmik ilmik dokuduğumuz zaman, petrol üreteceğiz, zenginliği elde edeceğiz, işimiz olacak, aşımız olacak. Bu topraklarda keyifle dolaşacağız, bugün olduğu gibi. Bu topraklar kardeşin kardeşe pusu kurduğu, taşın arkasına saklanıp ateş ettiği, kan ve gözyaşının hakim olduğu topraklar olmaktan bugün çıkmış. Gelin Hazreti Nuh'un çağrısında olduğu gibi Cumhurbaşkanımızın çağrısında olduğu gibi kardeşliğimizi, iyiliği, birliğimizi ve beraberliğimizi geliştirelim ve bu toprakları bir cennete dönüştürelim” dedi.

Şırnak Üniversitesi’nden Prof. Dr. İbrahim Baz da, Cudi Dağı’nın tepesinde bulunan Sefine bölgesinin tüm dünyadaki Müslümanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler açısından önemli bir mekan olduğunu söyledi. Baz, dün yakılan davet ateşi ile ilgili de bilgi vererek, “Şu anda arkamızda görmüş olduğunuz ateşin yakılmasıyla ilgili bir gelenek var. Bu ateşe ‘Nedira Cudi’ deniliyor. Yani Cudi’nin ateşi anlamına gelen bir kelimedir. Eskiden iletişim imkanları kısıtlıydı. O dönemlerde mesaj, mektup olmadığı için ateşin yanması demek, ‘Buraya artık gelebilirsiniz’ anlamına gelirdi. Bu da bir nevi ziyarete çağrıdır. Hazreti Nuh’un hatırasını yaşatmak isteyenler buraya gelebilirler diye bir davet anlamı taşır” diye konuştu.