Diyanet uygun görmediği tesfirleri yok edebilecek: Kuran mealine AKP tekeli
Halktv sayfasından alınan verilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
TBMM Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Diyanet Başkanlığı için düzenlemeler içeren kanun teklifi kabul edildi. Böylelikle Diyanet İşleri Başkanlığı, sakıncalı olduğu tespit ettiği Kuran meallerini toplatıp imha edebilecek.
Kanun teklifine göre, İslam dininin temel nitelikleri açısından sakıncalı olduğu kurul tarafından tespit edilen meallerin basım ve yayımları durdurulabilecek, dijital ortamlarda erişimi engellenebilecek ve 'sakıncalı' olduğuna kanaat getirilen mealler toplatılıp imha edilebilecek.
Toplatılmasına ya da imha edilmesine karar verilen mealler, karara itiraz edilmiş olması yayınların toplatılmasına, içeriğin çıkarılmasına veya erişimin engellenmesine engel oluşturmayacak.
Diyanet İşleri Başkanlığı'na söz konusu yetkilerin vermesine CHP Ankara Milletvekili Onur Konuralp, TBMM Genel Kurulu'nda tepki gösterdi.
Mustafa İslamoğlu'nun, Mehmet Okuyan'ın, Muhammed Esed'in, Süleymaniye Vakfı'nın ve Edip Yüksel'in hazırlamış olduğu Kuran tefsirinin Diyanet İşleri tarafından 'yasaklı' olarak değerlendirildiği iddialarından bahseden Konuralp, TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'in cenaze namazını kıldıran ilahiyatçı yazar İhsan Eliaçık'ın 2023 yılında hazırladığı tesfirin yasaklandığını hatırlatarak şunları söyledi:
"Bu düzenlemeyle İhsan Eliaçık'ın, Prof. Dr. Mustafa Öztürk'ün ve diğer değerli ilahiyatçıların meallerinin yasaklanmasına kanunilik kılıfı getirmiş olacaksınız. Peki yasaklanma arzusu neden kaynaklanıyor? Makam otosunun derdine düşmüş, başındığı kurumun, başında bulunduğu kurumun itibarını yerle bir etmiş, halkın yoksulluğuna kör, sağır, dilsiz bir zat tarafından yönetilen Diyanet ve Din İşleri Yüksek Kurulu'nda etkin bir yapı var ve adını koyalım, ağırlıklı olarak İsmail Ağa, kendi İslam yorumlarıyla uyuşmayan meal ve tefsirlere yönelik bir sürek avı başlatmış durumda." dedi.
"MEAL YASAKLAYAN İKTİDAR OLARAK TARİHE GEÇMEYİN"Söz konusu düzenlemenin Anayasanın 13. maddesiyle bağlantılı olarak 26. maddesine ve Anayasanın 10. maddesine aykırı olduğunu ifade eden Konuralp TBMM Genel Kurulu'nda şu ifadeleri kullandı:
"Düzenlemenin özü İslam dininin temel nitelikleri açısından sakıncalı olduğu, Diyanet İşleri Yüksek Kurulu tarafından tespit edilen meallerin toplatılması. Konuya meraklı olmayan herhangi birine sorsanız, sakıncalı olan meallere müdahale edilsin diyebilir. Dahası, FETÖ ve benzer yapıların veya bu yapılarla ilişkili kişilerin ya da gramer düzeyinde bile Arapçası olmayanların meallerine yönelik toplatma kararı da alınabilir. Oysaki konuyla ilgili olanlar için tablo öyle değil. Bu düzenlemenin adını koyalım. Üstelik Sayın Sırrı Süreyya Önder'i de özlemle anarak adını koyalım.""Bu düzenlemenin adı Sayın Önder'in cenaze namazını kıldıran ve Sayın Başkan'ın da arkasında saf tuttuğu İhsan Eliaçık'ın yaşayan Kur'an, Türkçe meal ve tefsir adlı çalışmasını yasaklama, toplatma ve imha etme düzenlemesidir. Çünkü tahrife karışıyormuş, tahrife karşı önlemmiş gibi yapılan, aslında te'vile ve tefsire müdahale eden bir düzenlemeyle Sayın Eliaçık'ın çalışmasını yasaklamasının önünü açıyorsunuz.""Hatırlayacaksınız, Sayın Eliaçık'ın eseri için 2023 Şubat ayında toplatma ve imha kararı alınmıştı. Neyse ki yapılan itiraza istinaden üst mahkeme toplatma ve imha kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna hükmetti, kararı iptal etti. Özetle Diyanet, iki yıl önce İhsan Hoca'nın mealini yasa dışı yol ve yöntemlerle toplatmak, imha etmek istemişti, başaramadı. Diyanet'in iki yıl önce başaramadığını bugün sonuca ulaştırmak, Eliaçık'ın çalışmasını yeniden yasaklamak ve imha etmek için akademik ve inanç özgürlüğüne aykırı bir adım atılıyor. Üstelik kitabın internetteki baskılarına erişim engeli getirmenin de önü açılıyor."
"Peki yasaklanma arzusu neden kaynaklanıyor? Makam otosunun derdine düşmüş, başındığı kurumun, başında bulunduğu kurumun itibarını yerle bir etmiş, halkın yoksulluğuna kör, sağır, dilsiz bir zat tarafından yönetilen Diyanet ve Din İşleri Yüksek Kurulu'nda etkin bir yapı var ve adını koyalım, ağırlıklı olarak İsmail Ağa, kendi İslam yorumlarıyla uyuşmayan meal ve tefsirlere yönelik bir sürek avı başlatmış durumda. Din diyerek, iman diyerek topladıkları milyarlarca doları paylaşmak için rezilce bir kavgaya tutuşmuş olan Menzil de bu sürek avında İsmail Ağa'ya destek çıkıyor. Sadece kendi din anlayışlarını yaygınlaştırmak için, mal mülk kavgalarını, post kavgalarının üstünü örtmek için de İhsan Eliaçık ve adını andığım diğer ilahiyatçıların tabu yıkan meallerine savaş açıyorlar."
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bu yetkiyle İsmail Ağa cemaatinin belirlediği dini kuralları topluma dayatacağından bahseden Konuralp konuşmasını şu şekilde noktaladı:
"Özetle İsmail Ağa'nın öncülüğünde sadece kendi belirlediği dini kuralları topluma dayatmakla kalmayan, İslam'ın farklı yorumlarının sahibi ve mensubu ilahiyatçılara, akademisyenlere de gözdağı vermek isteyen bir anlayışla karşı karşıyayız. Oysaki farklı yorumlara, farklı düşüncelere karşı olabilirsiniz ancak bunun yolu kitap toplatmak, kitap imha etmek değildir. Aksi aksi takdirde bu çağda kitap toplatmak, bu çağın engizisyonu olur ki bu yanlışa düşünmemelidir. Meal yasaklayan iktidar olarak tarihe geçmeyin. Bir diğer deyişle dinin belirli bir yorumu bireysel ve toplumsal yaşam için zorlayıcı bir norma veya yargısal içtihada dönüşmemelidir."


