Doğum borçlanması var ama herkese yok: İşte gözden kaçan detaylar!
Halktv sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, SonTurkHaber.com duyuru yapıyor.
Merhaba Kıymetli Okuyucularım, sizlerde tarafıma sorularınızı [email protected] e-posta adresime iletebilirsiniz.
Kadın çalışıyor, üretiyor, emek veriyor. Sonra bir gün anne oluyor. Anne olmakla birlikte iş hayatından bir süreliğine kopuyor. Sosyal Güvenlik sistemimiz ne yapıyor? “Doğum yaptıysan, borçlanabilirsin” diyor. Ne güzel, değil mi?
Peki, bu hak ne kadar adil, ne kadar erişilebilir? İşte asıl mesele burada başlıyor.
DOĞUM BORÇLANMASI NEDİR, NEDEN VARDIR?Kadınlar doğum nedeniyle iş hayatından uzak kaldıklarında, o dönemi sonradan borçlanarak prim gününe çevirebiliyorlar. Bu da emeklilik için gereken gün sayısını tamamlamaya yarıyor. Devletin “kadınlara pozitif ayrımcılık” adı altında sunduğu bu hak, aslında doğurganlığın kadınlar için sosyal güvenlikte bir handikap olmaktan çıkarılması çabası. Ama maalesef, uygulamada bu hak birçok kadın için hâlâ “lüks” gibi.
ASKERLİK BORÇLANMASIYLA KIYASLAYALIMErkek çalışan, sigorta girişi olmadan askere gider. Döner, borçlanır. Bu süre hem prim günü kazandırır hem de borçlandığı gün sayısı kadar ilk sigorta başlangıcı geriye çeker. Ya da önce çalışmaya başlar sonra askere gider ve askerlik borçlanması yaptığı gün kadar emeklilik için bu süreler prim gün sayısına ilave edilir. Gayet net ve açık bir hak.
Kadına bakalım; Sigortan başlamadan çocuk doğurduysan, kusura bakma! Borçlanamazsın. Emeklilik yaşın da değişmez, girişin de geriye çekilmez. Kısacası: “Senin doğumun askerlik kadar önemli değil” demeye getiriyor sistem. Bu, eşitlik değil. Bu, açık bir adaletsizlik. En fazla üç doğum için borçlanma hakkı var. Her doğum için 720 gün. Toplamda 2160 gün. “İyiymiş” diyebilirsiniz. Ama unutmayın, bu günler sadece prim sayısını artırıyor. Emeklilik yaşınızı erkene çekmiyor. Yani yıllarca çalışıp sonra çocuğunuzu doğurduğunuz için birkaç yıl ara verdiniz diye emeklilikte cezalandırılıyorsunuz. Erkeklerin askerlik görevi sayılıyor, kadının doğumu sayılmıyor. Oysa doğum ve sonrası, ciddi bir emek, ciddi bir sorumluluk. Doğum borçlanmasında bir istisna vardır o da eğer staj sigortası bulunan kadın staj sigortası ile ilk defa uzun vadeli sigorta kollarına tabi çalıştığı süre aralığında doğum gerçekleştirmişse o doğumu borçlanabilirler.
POZİTİF AYRIMCILIK MI, EKSİK EŞİTLİK Mİ?Bugün kadınların çoğu, sigortasız çalıştıkları veya sigortalı olmadan önce doğum yaptıkları için bu haktan yararlanamıyor. Kadının iş hayatına geç girmesi, çocuk yaşta evlenmiş olması, kayıt dışı çalışması gibi sorunlar görmezden geliniyor. Doğurmuş, büyütmüş, sonra iş hayatına katılmış. Ama sistem diyor ki: “O doğumlar beni ilgilendirmez.” Bu nasıl bir sosyal devlet yaklaşımıdır? Talebimiz Basit: Doğum da Askerlik Gibi Sayılsın. Eğer bir erkek vatani görevini yerine getirip o sürede sigortalı sayılabiliyorsa, bir kadın da doğum yapıp çocuğunu büyüttüğü süre boyunca aynı şekilde değerlendirilmelidir. Fiziksel, psikolojik ve ekonomik yönüyle kadını yıpratan bir süreçtir doğum. Bir toplumun geleceği çocuklarla, çocukların sağlıklı büyümesi ise annelerle mümkündür. Bu gerçeği görmek ve ona göre düzenleme yapmak artık bir lütuf değil, zorunluluktur.
SSK ve BAĞKUR statüsündeki sigortalılar için doğum borçlanmasının günlük asgari tutarı 277,40 TL’dir. Asgari tutarın 7,5 katına kadar ödeme yapılabilir. Tabi ki asgari tutardan, tavandan ya da bu aralıkta borçlanmayı yapmak ilerideki emekli maaşımızı nasıl etkiler bununda hesaplamasını yapmak/yaptırmak gerekir. Doğum borçlanmaları en son bağlı bulunan Sosyal Güvenlik Merkezine bizzat veya PTT iadeli taahhütlü gönderimle yapılabildiği gibi e- devlet sistemi üzerinden de kolaylıkla yapılabilir. Doğum borçlanmasına ilişkin borç sigortalıya tahakkuk ettirildikten sonra 1 ay içerinde ödenmelidir. Eğer ödeme yapılmazsa o başvuru iptal edilir ve yeniden başvuru yapmak gerekecektir. Asgari ücretin zamlanmasıyla doğum borçlanma tutarları da zamlanacaktır. Zamsız borçlanma için asgari ücret zammından önce başvuruda bulunmak gerekir. 2025 Temmuz döneminde asgari ücrete ara zam gelirse şayet zamsız borçlanmalar için son başvuru tarihi 30 Haziran olacaktır.
SORU:
Mehmet Bey, Devlet memuru olarak çalışmaktayım. 7200 prim gün sayısına tabiyim. Mevcutta Emekli Sandığında 5500 günüm var. İstifa etmek istiyorum ancak Memuriyetten emeklilik hakkım ve ikramiyem sansın istemiyorum. Ne yapmalıyım? Gülcan Hanım/İzmir
CEVAP:
Gülcan Hanım, memuriyetten ayrıldıktan sonra Emekli Sandığı İsteğe Bağlı İştirakçi kaydı açtırabilirsiniz. Böylelikle görevden ayrıldıktan sonra da primlerinizi Emekli Sandığı kapsamında ödeyebilirsiniz. Ancak ayrıldıktan sonra 6 ay içerisinde başvuruda bulunmanız gerekmektedir. 6 ayı geçerseniz bu hakkınızı yakmış olursunuz.


