Ekonomi ile oynanan kumarın sonucu: Kumara başlama yaşı 15 e düştü!
Halktv sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Türkiye son yılların en derin ekonomik krizini yaşamaya devam ediyor. İktidarın yap-boz haline getirdiği ekonomi politikalarında yapılan son değişimler ile iyiye doğru gidildiği her ne kadar ifade edilse de halkın büyük çoğunluğu yaşamı boyunca bu zamanki kadar yoksulluk çekmediklerini ifade ediyor.

Ekonomik krizler beraberinde toplumsal sorunları da getirdi. 8-5 mesaisi ile ay sonunu getiremeyen milyonlar, yaşamlarını idame ettirebilmek için yanlış olduğunu bile bile yasa dışı yollara başvurmaya devam ediyor.
İddianame ortaya çıkardı: Kadın cinayetinin arkasında kumar ve takıntı var
Birçok devlet memurunun da kumar borcu nedeni ile son yıllarda yaşamına son vermesi durumun ne kadar içler acısı bir halde olduğunu tekrar tekrar gözler önüne seriyor. Kumar hakkında yapılan son araştırmalarda bu durumu kanıtlar nitelikte oldu.
YEŞİLAY EN KAPSAMLI KUMAR RAPORUNU YAYIMLADITürkiye Yeşilay Cemiyeti, son dönemde hızla artış gösteren kumar ve sanal kumar bağımlılığına dikkat çekmek amacıyla kapsamlı bir akademik rapor hazırlayarak kamuoyuyla paylaştı. Türkiye Kumar Raporu, çarpıcı verilerle kumara başlama yaşının 15’e kadar düştüğünü göstererek gençler açısından ciddi risk tablosunu işaret etti. Türkiye Kumar Raporu’nun açıklandığı toplantıda konuşan Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, “Kumar bağımlılığı özellikle gençler arasında hızla yayılıyor. Hazırladığımız bu rapor, toplumsal bir krizle karşı karşıya olduğumuzu bilimsel veriler ışığında gözler önüne seriyor” ifadelerini kullandı.
“TOPLUMSAL BİR KRİZLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
“Kumar bağımlılığının yayılması hem ülkemizin hem dünyanın geleceğini tehdit eden toplumsal bir krizle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.” diyerek sorunun ulaştığı boyuta dikkat çeken Dinç, “Kumar bağımlılığı finansal kayıp, ruhsal çöküntü, sosyal ilişkilerde bozulma, boşanma, intihar gibi çok ağır faturalara sebep olmanın yanı sıra alkol ve sigara bağımlılığını tetikleyerek ağır fizyolojik hasarlara da yol açabiliyor.” ifadelerini kullandı.


