Ekonomiye 16 milyar dolar katkı sağlayacak: Yeşil enerjide deniz açılımı Ekonomi Haberleri
Yenisafak sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Türkiye, yenilenebilir enerji alanında attığı adımları karasal sınırların ötesine taşıyarak deniz üstü (offshore) rüzgar enerjisinde yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın açıkladığı yol haritası doğrultusunda Türkiye, 2040 yılına kadar deniz üstü rüzgar enerjisinde 7 gigavatlık (GW) kurulu güce ulaşmayı hedefliyor. Bu hedef yalnızca enerji ithalatını azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda Türkiye’yi Avrupa ile Asya arasında yeşil enerji köprüsü konumuna taşıyacak stratejik bir adıma dönüşecek.
POTANSİYEL 75 GW’I AŞIYOR
Türkiye’nin teknik offshore rüzgar potansiyeli yaklaşık 75 GW düzeyinde hesaplanıyor. Bu potansiyelin yüzde 75’i yüzer temelli projelere dayanırken, sabit temelli projelerle birlikte toplam potansiyel, enerji alanında devrim yaratabilecek ölçekte. Türkiye kıyılarının 50 metreye kadar olan derinliklerinde 18 GW sabit temelli kapasite, 50 ile bin metre arasında değişen derinliklerde ise 57 GW yüzer sistem kapasitesi bulunuyor. En yüksek potansiyele sahip bölge, rüzgar hızlarının saniyede 9 metreye (m/s) ulaştığı Ege’nin kuzeybatısı olarak öne çıkıyor. Bu bölgede 6 GW sabit, 19 GW yüzer olmak üzere toplam 25 GW kapasite teknik olarak kullanılabilir durumda. Ege'yi, rüzgar hızlarının saniyede 7-8 metreyi bulduğu Marmara ve Karadeniz takip ediyor.
HER YIL 2 BİN MW'LIK YEKA İHALESİ
Offshore projelerde en çok karşılaşılan sorunlardan biri olan izin süreçleri ve finansman modelleri için Bakanlık, yeni yasal ve yapısal düzenlemeler planlıyor. Bu doğrultuda her yıl 2 bin megavat (MW) kapasiteye sahip Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) ihaleleri düzenlenecek. Söz konusu ihalelerde uzun vadeli alım garantileri, sabit fiyat tarifeleri ve yatırımcı dostu teşvik modelleri öne çıkacak. Böylelikle hem ulusal hem de uluslararası yatırımcıların ilgisinin çekilmesi hedefleniyor.
EKONOMİYE 16 MİLYAR DOLAR KATKI
Offshore rüzgar enerjisi projelerinin ekonomik etkileri de dikkat çekici düzeyde. Enerji uzmanlarına göre bu alanda yapılacak yatırımların toplam ekonomik katkısı 16 milyar doları bulabilecek. Projelerin inşa sürecinde yaratılacak doğrudan ve dolaylı istihdamın yanı sıra, liman altyapıları, nakliye hizmetleri ve yerli ekipman üretimi gibi alanlarda da önemli bir ekonomik canlılık öngörülüyor.
GÜÇLÜ TEDARİK ZİNCİRİMİZ VAR
Türkiye, kara üstü rüzgar ve güneş enerjisi yatırımlarında ulaştığı kurulu güç ve tedarik zinciri altyapısıyla bölgesel bir üretim merkezi haline gelmiş durumda. Halihazırda Norveç ve Danimarka gibi offshore rüzgar enerjisinde öncü ülkelerde kullanılan özel gemilerin üretimi Türkiye’de gerçekleştiriliyor. Bu da Türkiye’nin sadece tüketici değil, aynı zamanda küresel ölçekte tedarikçi ve teknoloji geliştirici bir ülke olarak konumlanabileceğini gösteriyor.


