Enflasyon yüzde 2’nin üzerinde ama beklentilerin altında
SonTurkHaber.com, Sabah kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
Temmuz ayına ilişkin piyasaların enflasyon beklentisi yüzde 2.3 civarındaydı. Ancak aylık enflasyon yüzde 2.06 ile beklentilerin altında gerçekleşti. Enflasyon bir önceki ay yüzde 1.56'ydı. Doğalgaz, sigara ve akaryakıt gibi yönetilen ve yönlendirilen ürünlere geçen ayın başında yapılan fiyat ve vergi ayarlamaları, temmuzda aylık enflasyonun hazirana kıyasla yükselmesine neden oldu. Son rakamların ardından yıllık enflasyon ise yüzde 33.5'e geriledi.
Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda enflasyon, yaz etkisi sayesinde yüzde 0.82 ile son 11 ayın en düşük seviyesini gördü. Hatta bu rakam son beş yılın en düşük aylık gıda enflasyonu olarak kayıtlara geçti. Yine de salgın öncesinde temmuz aylarında alışık olduğumuz negatif gıda enflasyonu oranlarının üzerinde kaldığımızın altını çizmek gerekiyor. Fiyatlardaki değişim oranları yavaşlasa da kiraz ve incir gibi mevsim meyvelerinin fiyatları hâlen yüksek seviyelerde.
Kaynak: TÜİK
GİYİM VE AYAKKABIDA DÜŞÜŞ
Piyasa beklentileri ile TÜİK'in açıkladığı rakamların farklılaşmasına neden olan kalemlerin başında giyim ve ayakkabı grubu geliyor. Bu gruptaki genel fiyatlar temmuzda yüzde 5.82 gerilemiş görünüyor. İndirim sezonu dolayısıyla temmuzda giyim enflasyonu genellikle negatif çıkar. Türkiye'de enflasyonun görece normal bir seyir izlediği 2010-2019 döneminde temmuz aylarında giyim ve ayakkabı grubunda ortalama fiyatlar yüzde 4.29 oranında gerilemiş. Buradan da anlaşılacağı üzere Temmuz 2025'te giyim enflasyonu ortalamadan düşük geldi. Hatta bu grupta 2010'dan bu yana kaydedilen en düşük aylık değişim oranı geçtiğimiz ay yaşandı.
Ekonomideki genel yavaşlama ve tekstil sektöründeki daralma, sektördeki firmaları nakit akışlarını dengeleyebilmek adına indirim kampanyalarına daha erken ve daha yüksek oranlarla başlamaya yönlendirmiş gibi görünüyor. Bununla birlikte piyasa beklentileri ile gerçekleşen enflasyon arasındaki makasın giyim ve ayakkabı grubunda bir süredir açık seyretmesi dikkat çekici bir gelişme.
Son bir önemli detay olarak çekirdek enflasyonun yüzde 1.74 ile manşet enflasyon oranının altında kaldığına dikkat çekmek istiyorum. Enerji, gıda ve alkolsüz içecekler, alkollü içkiler ile tütün ürünleri ve altın hariç TÜFE'deki aylık değişim oranının yüzde 2'nin altında kalması, para politikasının seyri açısından kritikti. Merkez Bankası'nın yılsonu enflasyon tahminlerinin orta noktası olan yüzde 24'ün tutması pek mümkün görünmese de çekirdek enflasyonun mevcut eğilimi, tahmin aralığının üst bandı olan yüzde 29'un erişilebilir bir rakam olduğunu gösteriyor. Enflasyon rakamları Merkez Bankası'nın tahmin aralığına ne kadar yaklaşırsa, politika faizinin inmesi için o kadar fazla alan oluşur.
KOBİ'LER İÇİN ÜST SINIR GÜNCELLENDİ
Salgın döneminden beri yüksek seyreden enflasyon sonrasında birçok denge ve hesap şaştı. En yüksek değere sahip banknotun bile alım gücü sarsıldı. Doğal olarak birçok değerlemede güncelleme yapmak şart oluyor. Bu hafta Resmi Gazete'de yayınlanan yönetmelik değişikliği ile KOBİ tanımı güncellendi. Bu değişiklikle yıllık çalışan sayısı 250'den az olan, yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 1 milyar TL'y i aşmayan işletmeler KOBİ kategorisinde değerlendirilecek. Daha önceki üst sınır 500 milyon TL idi.
Bu değişiklik reel sektör açısından önemli. Zira kamunun reel sektöre sağladığı birçok teşvik ve destek mekanizmasında KOBİ'ler için belirli ayrıcalıklar bulunuyor. Benzer şekilde bankalar da ticari kredilerini dağıtırken şirket büyüklüklerine göre farklı uygulama ve düzenlemelere tabi oluyorlar. Dolayısıyla KOBİ'lere teşvik ve kredi dağılımında genellikle pozitif ayrımcılık uygulanıyor. Ancak artan enflasyon nedeniyle şirketlerin satış ve ciroları reel olarak artmasa da nominal olarak yükseliyor. Bu durum, birçok orta ölçekli işletmenin resmi olarak KOBİ statüsünden çıkmasına yol açıyor. Aslında şirket reel anlamda hâlen KOBİ statüsünde olsa da enflasyonun bazı bilanço kalemlerini şişirmesinden dolayı kağıt üzerinde büyük şirket olarak sınıflandırılır hâle geliyordu. Sonuç olarak, bu şirketler artık söz konusu teşvik ve kredilerden yararlanamıyordu. Son güncelleme ile orta ölçekli şirketlerin teşvik ve kred-i ye erişimde yaşadıkları bu mağduriyet giderilmiş oldu.


