Erdoğan gidebilir mi?
SonTurkHaber.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
“50 kadar Oreon savaş gemisi hiper uzaydan çıkıp dünyayı kuşatmış.”
Ben inandım doğrusu.
En azından İBB dosyalarından daha inandırıcı!
Kendisini, yıllarca plastik Star Wars oyuncaklarıyla ZUZAYLI UZMANI ilan edip.. Buna da inandıran Hakan Aktan söylüyorsa.. İnanırım!
Öyle ya birileri “Atatürk’ün sarayları, fabrikaları, çiftlikleri vardı.. Türkiye’nin en zenginiydi” diyen Şule Yüksel Şenler’e sorgu sualsiz inanmışsa..
Erdoğan’ın kızının daha doğmadan kendisine mektup yazdığına.. Esenboğa Havaalanını AKP’nin yaptığına.. O giderse İslam’ın silineceğine.. Dahası bugün Türkiye’de demokrasi olduğuna dair sözlerine inanacak, hatta iman edeceksek Oreonlulara niye çemkirelim!!
*. *. *
Bakın, ironi yaptığım sanılmasın.
Literatürde “AÇIK VE YAKIN / MEVCUT TEHLİKE” kavramı vardır.
Türkiye’de Erdoğan… Küresel ölçekte Trump, Netanyahu.. Kabul edin ki çok yakınımızda. Elele dünyayı yakıyor, yasakları ve zenginsever politikalarıyla boğuyorlar.
Üstelik bunu saklama zahmetine bile girmiyorlar. O kadar açıklar yani..
Zaten öncü veriler ve özellikle işsizlik rakamları, dudak kenarındaki hafif gülümseme kıvrımına bile izin vermeyecek kadar ağır.
Ama Reis sanki memleketi abad etmiş gibi “ölene kadar başınızdayım” diyor:
“Kızılelma'mız olan Türkiye Yüzyılı yolculuğumuz henüz daha başlamadı. Emri hak vaki olana kadar da yine burada olacağız. Hilal'in gölgesinde ezanı Muhammedilerin huzur veren ikliminde yaşamaya devam edeceğiz.”
Daha dün “yeniden aday olmak, seçilmek gibi bir derdim yok” demişken ne bu çark.. Değil mi!!
Değil bence.
Düşünün.. Sayısı asla açıklanmayan danışmanlar.. Yanı sıra kadrolu isimler.. Hem Saray’dan hem de bilumum kamu kurumundan acayip maaşlar alırken Erdoğan’ın koltuğu bırakmasına izin verir mi!
Kim bilir ne diller döküldü! Giderse memleketin çökeceğini.. Ezanın susacağını söyleyip kim bilir nasıl duygusal patlamalar yaşatıldı..
*. *. *
Aslında ezanın hiç susmadığını ve susmayacağını bal gibi biliyorlar.
Erdoğan’ın koltuğu bırakamama nedenlerinin de farkındalar.
Hadi, mal varlığı, yaptıkları vs gibi özel durumları geçelim..
Büyük Ortadoğu Projesi için o kadar vazgeçilmez hale geldi, getirildi ki gitmesine izin verilmez. Verilemez.
Özellikle projenin en önemli, hatta kritik ayağında.
Suriye ele geçirildi. Daha kısa süre önce terör listesinde yerini alan HTŞ’ye Şam’ın kapıları açıldı. Şara’dan, Erdoğan’ın özel olarak ağırladığı prestijli bir lider yaratıldı.
Geçenlerde yazdım. Şara’nın profil dosyasında “İsrail’i sevmez ama İran’dan nefret eder” notu vardır diye.
Son açıklaması.. Daha doğrusu bir İsrail dergisi aracılığıyla “İsrail’e uzattığı barış çubuğu” bunu teyit etti:
“Açık olmak istiyorum. Bitmek bilmeyen misilleme bombalamalarının dönemi sona ermeli. Hiçbir ulus, gökyüzü korkuyla dolu olduğunda refaha kavuşamaz. Gerçek şu ki, ortak düşmanlarımız var.”
Ortak düşman çok açık ki, İran.
Bunda anlaşılamayacak bir şey yok.
Ancak benim şahsen anlamakta güçlük çektiğim, Şara bu kadar hizaya gelmişken İsrail’in hala Suriye topraklarını bombalamaya ve adım adım işgale devam etmesi.. Gazze konusunda hem onun hem de Erdoğan’ın “hassasiyeti” (güya) ortadayken resmen bir soykırım yaşanması..
Şara barış çubuğunu kendisi yakmış.
Bizim adımıza ise Azerbaycan devrede. İki gardaşının, yani “müttefiki” Türkiye ile “dostu” İsrail’in barışıp kucaklaşması için mekik diplomasisi uyguluyor.
İşte, tam böyle bir süreçte BOP sahipleri bir yanda… Ballı maaşları ve imkanları kaybetme, üstüne belki hesap verme korkusuyla Erdoğan’ı kuşatanlar diğer yanda..
Reis “teminat alsa bile” Saray’ı bırakıp gidebilir mi?
Özgür Özel, “ölene kadar bırakmayacağım” mesajına karşı ilginç bir yanıt verdi:
“Sayın Erdoğan Allah ne kadar ömür verdiyse o ömrü en iyi şekilde, en sağlıklı şekilde sevdikleriyle birlikte geçirsin. Bizim derdimiz vatandaşın yakasından düşsün.”
Bana “Yeter ki git.. Devr-i sabık yaratmayacağız” mesajı gibi geldi.
Türkiye’yi daha fazla çöle çevirmeden çekip gider mi.. Dedim ya! BOP’un ve memleketteki yandaşlarının elinde rehineyken çok zor.
Belki halimize acıyıp hiper uzaydan gelen Oreonlular yardıma koşar..
“Bu halk, Özgür Özel’li CHP, gençlerimiz ne güne duruyor” mu diyorsunuz!!
Aslında ben de onu diyorum..
Hep onu diyorum..
CHP’nin AHTAPOT filminde rol verilmiş bir gazeteci olmanın gururuyla hep de diyeceğim!!!!

