Evinizde içtiğiniz su sessizce hastalık saçıyor olabilir Sözcü Gazetesi
SonTurkHaber.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
Kaliforniya Üniversitesi Berkeley Kampüsü'nde yapılan yeni bir araştırma, özellikle altyapı hizmetlerinin yetersiz olduğu bölgelerde evdeki içme suyunun ciddi bir halk sağlığı riski taşıyabileceğini ortaya koydu. Araştırmaya göre evlerde bidon, kova ve benzeri kaplarda depolanan sular, dışkı kökenli bakterilerin başlıca taşıyıcısı haline gelebiliyor.
Dünyada her yıl yüz binlerce çocuk kirli su nedeniyle hayatını kaybederken, araştırmacılar bu ölümlerin yalnızca kirli kaynaklardan değil, suyun evde saklanma biçiminden de kaynaklanabileceğine dikkat çekiyor.
KENYA'DA YAPILDI AMA TÜM DÜNYAYA IŞIK TUTUYORAraştırma, Afrika’nın en büyük kentlerinden biri olan Kenya’nın başkenti Nairobi’de yürütüldü. Şehrin altyapı hizmetlerinden mahrum kalan mahallelerinde, evlere giren içme suyu, dışkı ve toprak örnekleriyle birlikte incelendi.
Araştırma ekibi, örneklerde E. coli bakterisinin yaygınlığını tespit etti. Elde edilen bulgulara göre, evde kapalı kaplarda saklanan içme suyundaki bakteriyel kontaminasyon oranı, çevredeki hayvan dışkısından bile daha yüksek çıktı.
UC Berkeley Üniversitesi’nden araştırma lideri Dr. Daniel Kim, “Depolanan su ile insanlar arasında tespit ettiğimiz bakteri paylaşımı, evcil hayvanlarla kıyaslandığında çok daha yoğundu. Bu durum, evdeki içme suyunun düşündüğümüzden çok daha büyük bir bulaşma kaynağı olduğunu gösteriyor” dedi.
BASİT KAPLAR VE BÜYÜK TEHLİKELERAraştırmada kullanılan yöntemler arasında mikrobiyolojik testler, genetik dizileme ve davranışsal gözlemler yer aldı. Depolanan suların, zaman içinde E. coli gibi dışkı kökenli bakterilerle kirlenebildiği, hatta bazılarının antibiyotik dirençli türler taşıdığı tespit edildi.
Bu bakteriler, özellikle bebekler, küçük çocuklar ve yaşlılar için yüksek risk oluşturuyor. Üstelik suya temas eden her birey, farkında olmadan bu bakterileri evin içine, ellerine ve gıdalara taşıyabiliyor.
KÜRESEL DÜZEYDE BASİT ADIMLAR ATILABİLİRAraştırmacılar, bu tehdidin çözümünün karmaşık olmadığını vurguluyor. Evlerde kullanılan suyun klorlanması, kapalı kaplarda muhafaza edilmesi, dezenfekte edilebilir malzemeler tercih edilmesi gibi önlemler, bakteriyel bulaşmayı önemli ölçüde azaltıyor.
Araştırma, klorla arıtılmış içme suyu kullanılan evlerde, E. coli yayılımının gözle görülür oranda daha düşük olduğunu da ortaya koydu.
EVDE NASIL MUHAFAZA EDİLDİĞİ ÖNEMLİDİRDünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, her yıl yaklaşık 500 bin çocuk, su yoluyla bulaşan enfeksiyonlar nedeniyle hayatını kaybediyor. Söz konusu araştırma ise bu durumun sadece kötü su kaynaklarından değil, temiz suyun evde nasıl muhafaza edildiğinden de kaynaklanabileceğini kanıtlıyor.
Bu nedenle araştırmacılar, temiz suya erişim kadar evde su hijyeni bilincinin de temel bir halk sağlığı politikası haline getirilmesi gerektiğini savunuyor.


