Facia büyümeden engellenebilirmiş Yerel Gündem Haberleri
Yenisafak sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Bolu Kartalkaya’da 36’sı çocuk 78 kişinin hayatını kaybettiği, 133 kişinin yaralandığı Grand Kartal Otel yangınına ilişkin, 19'u tutuklu 32 sanığın yargılandığı dava sürüyor. Duruşmanın dördüncü gününde otel çalışanları savunma yaptı.
ALARM ÇALMADI
Otelin resepsiyon görevlisi tutuksuz sanık Yiğithan Burak Çetin, savunmasında Gazelle Otel’de oryantasyon eğitimi aldıktan sonra 9 Aralık 2024’te resepsiyon ekibiyle Grand Kartal Otel’e çıktıklarını söyledi. Çoğunlukla ‘gece resepsiyonu’ olarak görev yaptığını anlatan Çetin, olay anında kuvvetli sarsıntı hissettiğini ve duman yükseldiğini gördüğünü ifade etti. Çetin, şunları anlattı: “Ofise geçtim, etrafa bakındım herhangi yangın butonu ve tüpü göremedim. Telefonu çıkardım ve jandarmayı aradım.”
IZGARAYI BEN AÇMADIM
Savunma yapan mutfak personeli tutuklu sanık Faysal Yaver, yangını gören ilk 4 kişiden biri olduğunu ifade etti. Kahvaltı için hazırlık yaptığı sırada Yusuf Karahanlı’nın kendisine yangını haber verdiğini anlatan Yaver, bunun üzerine ‘yangın var’ diye bağırarak ikinci kata indiğini ve garaj kapısından dışarı çıktığını kaydetti. Mahkeme başkanının, “Yangın tüpü var mıydı?” şeklinde sorusu üzerine Yaver, “Aslında gözümüzün önünde, lavabonun altında yangın tüpü varmış ama biz o anda göremedik” ifadelerini kullandı. Üzerine atılı suçlamayı reddeden Yaver, “Izgarayı ben açmadım. Kayıtlarda da vardır” dedi.
Mahkeme başkanının, görüntülerde yer alan Yaver'in çalışırken oluşan parlamaya ilişkin sorusu üzerine bazı otel personeli sanıklar, bunun "benmari" cihazının bulunduğu alandaki led ışıkların yanması olduğunu söyledi.
BİN 998’ER YIL HAPİS İSTENİYOR
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede otel sahipleri, şirket yönetim kurulu üyeleri ve yöneticileri Halit Ergül, Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu’nun da arasında bulunduğu 13 sanık hakkında 78'er kez 'Olası kastla öldürme' suçu ile 'Olası kasıtla kasten yaralama' suçlarından toplam bin 998'er yıla kadar hapis cezası istendi. İddianamede ayrıca çalışanlarının da aralarında bulunduğu 19 sanığa ‘Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
Çiğdem Sarıtaş
KENDİMİZİ ZOR ZAPTEDİYORUZ
Yangında 51 yaşındaki abisi Yılmaz Sarıtaş ile yeğenleri 15 yaşındaki Nehir ve 12 yaşındaki Doruk’u kaybeden Çiğdem Sarıtaş duruşmaları yakından takip ediyor. Yaşanan facianın ardından hayatlarının tamamen değiştiğini söyleyen Sarıtaş, “6 aydır sadece nefes alarak yaşıyoruz. Bütün yaşantımız yangının olduğu gün bitti çünkü ailemiz yarım kaldı. Çekirdek ailemin yarısını katlettiler. Kalan yarısı annem ve babam, ben onlar da ben de kronik hasta olarak zaten yaşantımıza devam etmeye çalışıyoruz. Eğer buna yaşantı denirse” diye konuştu. Duruşma salonunda davayı takip ederken sanıklarla yan yana durmanın çok zor olduğunu söyleyen Sarıtaş, “Bu konuda aşırı stresliyiz. Kendimizi zor zaptediyoruz. Düşünsenize, 78 cana mal olmuş katiller yanı başımızda. Sessiz kalarak ve metanetimizi koruyarak durmak çok zor” şeklinde konuştu.



