FT den dikkat çeken Türkiye analizi... Erdoğan, böyle bir toplantıya ev sahipliği yapabilecek birkaç dünya liderinden biri

NATO’nun ikinci büyük ordusuna sahip olan Türkiye artık askeri, diplomatik gücü ve coğrafi konumunun dışında peş peşe attığı savunma sanayi hamleleri ile de dünya gündeminde. ABD başkanı Donald Trump'ın mesafeli bir tutum takınmasıyla, en yakın müttefikini kaybeden ve savunmada yeni bir arayışa giren Avrupa'da da gözler uzun süredir Türkiye'ye çevrilmiş durumda.

FT'DEN DİKKAT ÇEKEN ANALİZ: TÜRKİYE ORDUSU GİTTİKÇE GÜÇ KAZANIYOR

İngiliz Financial Times gazetesi de bugün yayınladığı bir analizde "Türkiye Avrupa güvenliği için nasıl hayati bir öneme sahip oldu?" sorusunu sordu ve dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye ordusunun hızla güç kazandığına dikkat çeken FT, haberinde Trump’ın NATO’ya karşı küçümseyici tavrı ve Avrupa güvenliğine ilgisizliği nedeniyle Türkiye'nin stratejik öneminin daha da ön plana çıktığını vurguladı ve Ankara ile AB arasındaki daha yakın bir ortaklığın artık 'kaçınılmaz' göründüğünü yazdı.

"ERDOĞAN BÖYLE BİR TOPLANTIYA EV SAHİPLİĞİ YAPABİLECEK BİRKAÇ DÜNYA LİDERİNDEN BİRİ"

Türkiye'nin Rusya-Ukrayna arasında doğrudan görüşmelere ev sahipliği yapmaya hazırlandığını hatırlatan gazete, "Türkiye’nin artan askeri ve diplomatik etkisini vurgulayan bir diğer gelişme de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD, Ukrayna ve Rusya liderleri arasında üçlü bir görüşmeye ev sahipliği yapmayı önermesi oldu. Bu görüşme belki de hiçbir zaman gerçekleşmeyecek. Ancak Erdoğan, böyle bir toplantıya ev sahipliği yapabilecek birkaç dünya liderinden biri. ABD Başkanı Trump ile iyi ilişkileri var. Ukrayna savaşına “dengeli” yaklaşımının bir parçası olarak, Kiev’e askeri malzeme sağlamasına rağmen Moskova ile de ticari ve diplomatik ilişkilerini sürdürüyor." ifadelerini kullandı ve Türkiye'nin askeri ağırlığının inkar edilemeyeceğini savundu.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın sık sık AB savunma toplantılarına davet edildiğini belirten FT, Avrupalı bir yetkilinin sözlerine atıfta bulundu ve AB'de Ankara ile daha yakın işbirliği yapma ve yeni kanallar açma isteğinin olduğunu yazdı.

Avrupa'nın aksine Türkiye'nin Ukrayna için çok rahat bir şekilde bir 'barış gücü' kurabileceği belirtilen analizde şu ifadelere yer verildi;

"Türkiye donanması Karadeniz'e giriş ve çıkışları kontrol ediyor. 355.000 aktif personeliyle Türk Silahlı Kuvvetleri, NATO’nun Avrupa kanadındaki en büyük orduya sahip ülkesi. Avrupa, Ukrayna’ya destek için 30.000 kişilik bir güç oluşturmaya çalışırken zorlanıyor; buna karşın Türkiye, Libya ve Somali gibi yerlerde deneyim kazanmış ordusuyla hızlıca 'etkili bir barış gücü' kurabilir.

Batılı bir güvenlik yetkilisi de bu konuda 'Türkler askeri gücü nasıl kullanacaklarını biliyor ve kayıplardan korkmuyor. Terörle mücadele operasyonları güçlü ve İHA’ları doğru bir biçimde kullanıyorlar.' diyor"

AVRUPA STOK YENİLEMEYE ÇALIŞIRKEN TÜRKİYE YERLİ ÜRETİME GEÇTİ

Haberinde devamında da Türkiye savunma sanayisinin hızla ilerlediğine dikkat çekildi;

"Avrupa ülkeleri Ukrayna’yı desteklemeye ve savunma stoklarını yenilemeye çalışırken, Türk yapımı zırhlı araçlar, savaş gemileri, İHA’lar ve mühimmatlar büyük oranda yerli parçalarla üretim hatlarından çıkıyor.

Devlete ait savunma şirketleri STM ve ASFAT, Ukrayna için korvet gemileri üretiyor. Repkon, ABD ve Almanya’da top mermisi üretim hattı kurdu. Beşinci nesil savaş uçağı KAAN’ın ilk teslimatlarının 2028 yılında devlete ait TAI tarafından Türk Hava Kuvvetleri’ne yapılması planlanıyor.

Yakın zamanda, Baykar İtalyan savunma şirketi Leonardo ile ortak bir girişim kurdu. Bu girişim, Baykar’a şu anda Orta Doğu’da bulunan müşterilerine ek olarak Avrupa'nın hızla büyüyen İHA pazarına satış yapma şansı tanıyabilir.

Savunma sanayisinin Türkiye ekonomisinin parlayan alanlarından biri olduğunu vurgulayan FT haberinde Londra’daki Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nde savunma tedarik uzmanı olan Tom Waldwyn'in sözlerine yer verdi. Waldwyn ise Türkiye'nin Avrupa'ya şunu söylemeye çalıştığını belirtiyor;

"Neler yapabildiğimize ve ne kadar iyi yaptığımıza bir bakın"