G. Saray şampi...
Haber7 sayfasından alınan bilgilere göre, SonTurkHaber.com açıklama yapıyor.
Trabzonspor’u deplasmanda 2-0 mağlup eden Galatasaray, Süper Lig’de bitime 3 hafta kala en yakın rakibi Fenerbahçe’nin 8 puan önünde liderliğini sürdürerek şampiyonluk için artık gün saymaya başladı.
Geçtiğimiz hafta Fenerbahçe’nin Beşiktaş’a yenilmesiyle zirve yolunda büyük bir avantaj yakalayan Galatasaray, bu hafta da Trabzonspor engelini rahat geçerek artık matematiksel olarak şampiyonluğunu ilan edeceği günü bekliyor. Sarı kırmızılılar ligde, Kayserispor’la sahasında oynayacağı maçta en az 1 puan alırsa, Süper Lig’de 2024/2025 sezonu şampiyonluğunu resmen ilan etmiş olacak. Bu şampiyonluk aynı zamanda Galatasaray’ın üst üste 3., toplamda ise 25’inci şampiyonluğu olacak ve sarı kırmızılılar armasına 5’inci yıldızı takan ilk takım unvanını elde edecek. 29 Mart’ta oynadığı ve kaybettiği Beşiktaş maçının ardından ligde oynadığı üst üste 5 maçı da kazanan Okan Buruk ve öğrencileri için özellikle bu sezonki şampiyonluk çok daha büyük bir anlam ifade ediyordu. Fenerbahçe’nin teknik direktörlük görevine dünyaca ünlü Portekizli çalıştırıcı Jose Mourinho’yu getirmesi ve iddialı bir kadro kurması ve Galatasaray’la başa baş bir mücadeleye girmesi sarı kırmızılı camia için şampiyonluğun böyle bir dönemde alınması adına önemli bir başarı. Bununla birlikte bu sezonun şampiyonunun doğrudan Şampiyonlar Ligi’ne katılacak olması, biraz önce belirttiğim gibi beşinci yıldızın takılması ve üste üste gelen şampiyonluklar sarı kırmızılı camiayı rakiplerinin önünde ciddi bir psikolojik üstünlüğe de itecektir.
Ancak tüm bu ulusal başarılara karşın Galatasaray adına asıl hedeflenmesi gereken mecra Avrupa olmalıdır. Son yıllarda Avrupa kupalarında alınan başarısız sonuçlar taraftarlarda büyük bir hayal kırıklığı oluşturuyor. Yapılan onca transfere, yapılan onca yatırıma rağmen tarihinde UEFA ve Süper Kupa şampiyonlukları bulunan sarı kırmızılıların Avrupa kupalarında varlık gösterememesi kabul edilebilir bir durum değil. Bu nedenle önümüzdeki sezon takımın doğrudan Şampiyonlar Ligi’nde oynayacağı da düşünüldüğünde teknik ekip ve yönetimin lig biter bitmez kolları sıvaması gerekiyor.
OSİMHEN VE MUSLERA…
Kemerburgaz Tesisleri’ne taşınarak tesisleşme anlamında büyük bir atılım yapan başkan Dursun Özbek ve yönetiminin önümüzdeki günlerde en büyük sınavları ise kuşkusuz takımın bu yılki süper starı Victor Osimhen ve artık bir efsane haline gelen kaptan Fernando Muslera olacak.
Osimhen’in takımdan ayrılma ihtimali çokça dile getiriliyor. Sarı kırmızılılar Osimhen gibi dünya yıldızı bir santraforu büyük maliyetine rağmen transfer edebilirse belki de yeni sezon öncesi en önemli hamlesini yapmış olacak. Ancak burada Osimhen’in de Galatasaray’ı istemesi gerekiyor. Eğer Nijeryalı forvet büyük bir Avrupa ekibine gitmek isterse sarı kırmızılıların pek de yapacağı bir şey kalmıyor.
Ve Fernando Muslera…Sarı-kırmızılı forma altında 14 yıl geçirip, 550’den fazla maça çıkan Uruguaylı kaleci 7 kez şampiyonluk sevinci yaşadı. Galatasaray’la 17 kupa kazanan Muslera sezon sonunda 8’inci şampiyonluğunu kutlayacak ve eğer sarı-kırmızılılar Türkiye Kupası’nı da kazanırsa 19’uncu kez kupa kaldırma başarısı gösterecek. Gerçekten kolay kolay kırılması mümkün olmayan bir başarı hikayesi. Özellikle de yabancı bir futbolcunun ülkemizde bu rakamlara ulaşması takdire şayan. Ancak Muslera’nın daha önce yaptığı açıklamalarda sezon sonunda takımdan ayrılacağını ima etmesi sarı kırmızılıları şimdiden endişelendiriyor. 38 yaşındaki tecrübeli file bekçisinin ayrılması durumunda Galatasaray’ın kalesini aynı ayarda kaliteli bir eldivenin koruması gerekiyor. Aksi halde takım büyük bir güç kaybedecektir.
Sarı-kırmızılılarda en büyük alkışı hak eden isimlerin başında gelen teknik direktör Okan Buruk ve diğer isimlere şampiyonluk sonrası yazılarımda genişçe yer vereceğim.
MOURİNHO YİNE ŞAŞIRTMADI
Aslında hiç değinmeyecektim ama Başakşehir maçı sonrası yine benzer açıklamalar yapınca Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho hakkında birkaç cümle yazmadan geçemedim. Her fırsatta kendi başarısızlıklarını konuşmak yerine Türk futbolunu aşağılayan, rakip takımlara gönderme yapan, lig mücadelesine ‘şaibe’ iddiasında bulunan Portekizli teknik adam yine benzer tavırları sergiledi. Başakşehir karşısına bu sezonki 33 maçtaki 31’inci farklı 11’le çıkan Mourinho, bunu bile sorgulayan gazetecilerle basın toplantısında dalga geçerken, kendilerinden 23 puan farkla geride olan Beşiktaş’a her iki maçta da yenilmelerini, Galatasaray’ı iki maçta da yenememelerini Kayserispor ve Samsunspor maçlarında yaşanan puan kayıplarını ise nedense konuşmaktan kaçınıyor. Artık Fenerbahçeli taraftarların bile ciddiye almadığı bir figür haline gelen Mourinho böyle devam ederse o çok aşağıladığı Türk futbol kültürü ona yeni dersler verecektir!
Ersin Şiyhan / Haber7


