Gazze açlıkla mücadele ederken Katar, Trump a 400 milyon dolarlık uçak hediye etti

Katar, eski ABD Başkanı Donald Trump'a geçici olarak "uçan Beyaz Saray" olması amacıyla lüks donanımlı bir Boeing 747 jumbo jet hediye etmeyi teklif etti. Ancak uzmanlara göre bu uçak, ciddi güvenlik eksiklikleri nedeniyle hem iç hem dış uçuşlar için risk taşıyor.

Trump'a sunulan uçak, Katar Kraliyet Ailesi'ne ait özel VIP filosunda hizmet vermiş, lüks donanımlı bir model. Ancak ABD'li havacılık uzmanları ve askeri yetkililere göre, bu jetin bir başkanı taşıyacak güvenlik standartlarına ulaşması için milyonlarca dolarlık modifikasyon yapılması gerekiyor. Bunlar arasında füze saldırılarına karşı savunma sistemleri, elektronik savaş teknolojisi ve casusluk girişimlerine karşı iletişim güvenliği yer alıyor.

Trump ise bu jeti kullanma fikrine sıcak bakıyor. 13 yaşındaki uçağın listelenen değeri yaklaşık 400 milyon dolar. Trump, "Gitmişken böyle bir teklifi geri çevirmek aptallık olurdu" diyerek kararını savunuyor. Ayrıca Boeing'in geciken yeni Air Force One uçaklarını zamanında teslim etmemesinden de rahatsız olduğunu belirtiyor.

Ancak uzmanlar uyarıyor: Bu uçak, gerçek bir Air Force One gibi nükleer saldırılarda bile çalışabilecek sistemlere sahip değil. Böyle bir donanım sonradan eklenemez. Üstelik uçak uluslararası hava sahasında ciddi tehditlere açık. Bu nedenle askeri eskort olmadan güvenli bir şekilde kullanılması mümkün görünmüyor.

Uçağın iç tasarımı Trump, danışmanları, Gizli Servis ve basın mensupları için uygun hale getirilmeden önce yeniden yapılandırılmalı. Ayrıca dış hat uçuşları için kapsamlı güvenlik yükseltmeleri yapılması şart.

Bahsi geçen uçak 2023'te Katar'dan özel bir jet şirketine satıldı. Ancak uzmanlar, 400 milyon dolarlık fiyatın gerçekçi olmadığını; uçağın ikinci el piyasa değerinin bunun çok altında olduğunu söylüyor.

Trump'ın bu uçağı kullanıp kullanmayacağı hâlâ netlik kazanmazken, ABD Hava Kuvvetleri'nin geciken yeni Air Force One uçaklarının 2027'den önce hazır olması beklenmiyor. Bu süreçte Trump'ın nasıl bir karar vereceği, hem güvenlik hem de sembolik açıdan tartışılmaya devam edecek gibi görünüyor.