Gazze de 6 gazetecinin öldüğü İsrail saldırısı hakkında UCM ye başvuruldu Ortadoğu Haberleri
Yenisafak sayfasından alınan verilere göre, SonTurkHaber.com bilgi veriyor.
Hind Receb Vakfı ve Filistin İnsan Hakları Merkezi (PCHR), Gazze'de Al Jazeera muhabirleri Enes eş-Şerif ve Muhammed Kurayka'nın aralarında bulunduğu 6 gazetecinin ölümüne sebep olan İsrail saldırısı konusunda Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) başvuruda bulundu.
Vakfın internet sitesinden yapılan açıklamada, UCM'ye yapılan başvuruda eş-Şerif ve diğer gazetecilerin öldürüldüğü saldırının emir komuta zincirindeki isimlerin ve saldırı hakkındaki operasyonel kararların yer aldığı belirtildi.
Gazeteciler terörist olarak işaretlenmiş
Açıklamada, PCHR'in daha önce İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Al Jazeera muhabirlerinin isimlerini araştırarak kayıt altına aldığı aktarılırken, muhabirlerin hepsinin
"hedefli saldırılarda ortadan kaldırılmadan önce İsrail tarafından 'terörist' olarak işaretlenmiş"
gazeteciler olduğu kaydedildi.
Vakfın Enes eş-Şerif ve diğer gazetecilerin öldüğü saldırıyı analiz ettiği belirtilen açıklamada, saldırının arkasındaki emir komuta zincirinin tespit edildiği ve saldırıdan başta İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu olmak üzere İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, Hava Kuvvetleri Komutanı Tomer Bar, Güney Komutanlığı Komutanı Tuğgeneral Yaniv Asor, eski Birim
"8200"
komutanı Tuğgeneral Yossi Sariel, Birim
"8200"
ün mevcut komutanı
"General A"
, İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, isimleri verilmeyen Palmachim Hava Üssü Komutanı ve
"Black Snake"
filo komutanının sorumlu olduğu ifade edildi.
"Daha geniş bir soykırımın parçası"
Açıklamada, Hind Receb Vakfı ve PCHR için bu saldırının açık bir suç eylemi olduğu belirtilerek, saldırının
"daha geniş bir soykırımın parçası"
olan bir savaş suçu olduğu aktarıldı.
Enes eş-Şerif, 10 Ağustos akşamı Gazze Şehri'ndeki Şifa Hastanesi yanındaki basın çadırına düzenlenen saldırıda beş meslektaşıyla birlikte hayatını kaybetmişti.
İsrail ordusu, eş-Şerif'in Hamas komutanı olarak hareket ettiğini iddia etmiş, ancak medya kuruluşları ve gazeteci örgütleri bu iddiaları kesin şekilde reddetmişti.


