Gelecek Partisi ve partiden ayrılanlar birbirine girdi! Operasyonu kim çekti kavgası büyüyor

CHP listelerinden Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne giren Gelecek Partili milletvekillerinin istifaları siyasette bomba etkisi yarattı. 19 Temmuz'da ise İstanbul Milletvekilleri Selim Temurci ve İsa Mesih Şahin, kurucusu oldukları Gelecek Partisi'nden istifa etmişti.

14 Mayıs Genel Seçimleri’nde CHP listelerinden 10 milletvekilini Meclis’e sokan Gelecek Partisi'nde seçimden bu yana son istifalarla beraber partinin vekil sayısı dörde düşmüş oldu.

Parti kurucularından olan İsa Mesih Şahin istifasının arından ilk kez konuştu. Gazeteci Hilal Köylü'nün sorularını yanıtlayan Şahin; Gelecek Partisi, Ahmet Davutoğlu, Altılı Masa ve Yeni Yol Grubu hakkında çarpıcı ifadeler kullanırken AKP için ise 'baba ocağı' ifadesini kullandı.

İsa Mesih Şahin'in konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

Bizim derdimiz kavga değil. Yoksa kavga edilecekse kavgayı çok iyi ederiz. Ancak zaman kavga zamanı değil. Dolayısıyla biz kavga etmeyeceğiz. Bir geçmişle hesaplaşma psikolojisi içerisinde de olmayacağız.

Biz Gelecek Partisi'ni büyük umutlarla kurduk. Kuruluş döneminde Gelecek Partisi Türkiye'de bir zemin bulabilirdi. Bu böyle bir fırsat vardı ama zaman içerisinde maalesef bu fırsat kaçırıldı. Büyüme fırsatımız vardı ama bu maalesef heba edildi.

Gelecek Partisi 10 milletvekiliyle Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girdi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde iki kere isminden vazgeçti. Birincisi Saadet Partisi ile kurduğu grup ittifakında, ikincisi de ocak ayında Yeni Yol ittifakında. Sayın Genel Başkana herkesin içerisinde ben "bu imzayı kerhen atıyorum" diyen bir insanım.

Burada Gelecek Partisi ismini, kimliğini koruma refleksiyle biz bu kaygıları ortaya koyduk ve süreç içerisinde de kaygılarımız haklı çıktı. Ben grup başkanvekilliği yaptım 1 buçuk yıl boyunca. Türkiye'nin en önemli her sorununu meclise taşıdık ama ekrana çıkıyorsunuz, altınızda Saadet Partisi kimliği yazıyor. Yeni Yol Grubu'na Gelecek Partisi'nin 10 milletvekilinin 8'i karşı çıkmıştı.

Tabii ki itiraz ettiğimiz hususlar vardı. Sokaktan kopuk siyaset yapılmaz. Ben ilçe başkanlığından geliyorum, il başkanlığından geliyorum. Siyaset sokağın gerçekleriyle yapılır. Yani siyaset sokağın sorunlarını hem gündem yapacaksınız hem bununla ilgili çözüm önerilerini sunabileceksiniz. Sokağın sorunları varken siz teori siyasetinde boğulursanız sokakta karşılık bulamazsınız.

15 Nisan 2025'te bir rapor sundum. Bu raporda partinin yaşadığı süreçler anlatılıyor ve çözüm önerisi olarak da sayın genel başkanımıza biz buradayız, partimize sahip çıkmak istiyoruz. Buyurun bu partiyi birlikte ayağa kaldıralım. Yeniden kuruyormuş gibi bu partiyi, yeniden kuruyormuş gibi adımlar atalım. Burada önerilerimiz var ve bu rapor hiç dikkate alınmadı. Mesele bu. Dolayısıyla geldiğimiz noktada ne bu raporun dikkate alınması, ne itirazlarımızın dikkate alınması, sayın genel başkanın ya da genel merkez yöneticilerinin Gelecek Partisi'nin geleceğine dair sahici adımlar atmaması bizi bu noktaya getirdi. Yani operasyon filan yok. Operasyon yapılıyorsa açık söylüyorum, şu raporları dikkate almayan, itirazları dikkate almayan, milletvekillerinin samimi itirazlarını dikkate almayanlar bu partiye operasyon yapmıştır.

(Gelecek Partisi resmi hesabından paylaşılan "Şimdi AK Parti düşünsün videosu hakkında)

Bu videoyu gördüğümde troll hesap zannettim. Tekrar teyit etmeye çalıştım. 11 orman işçimizi kaybettiğimiz anlarda bakın, haberler yeni düşmüştü. Tam bu acıyı yaşarken birilerinin hırslarının aklın önüne geçmesi böyle benim aklıma gelebilecek bir şey değildi açıkçası. Dolayısıyla troll bir hesap mı paylaşıyor acaba diye de baktım. Ya içlerinde bir tane arkadaş yok mu ya biz böyle bir şeyi neden yapıyoruz diyecek olan? Gerçekten bu bile Gelecek Partisi'nin artık parti olma reflekslerini kaybettiğini gösteriyor. Artık arkadaşlara bu çıkmazın içerisinde ben başarılar diliyorum. Başka da bir şey diyemiyorum.

Evet AK Parti bizim baba ocağımız. Ama ben bundan daha önemli bir şey söyleyeyim siyasete üniversite yıllarından başlayan birisi olarak AK Parti aynı zamanda benim gençlik ocağım. Dolayısıyla yani bunların akla gelmesi normal bir şey olarak görüyorum.

Biz bir karar vermiş değiliz. Bunu ifade edeyim. Biz yol arkadaşlar metinde de ona istifa metninde de ona atıfta bulunduk. Yol arkadaşlarımızla beraber karar vereceğiz.

Biz AK Parti'ye düşman değiliz, Sayın Erdoğan'a da düşman değiliz. Bunu zaten siyasetimizde de yansıttık

Gelinen noktada sonradan kurulan partilerin bu anlamda bir başarı ortaya koymadığını sonuçlarla görüyoruz. Yani bu ortada.

Yeni Anayasa konusunda da ben muhalefetin kapıları kapatmasını da doğru bulmam. Tam aksine muhalefetin de bu konuda kendi metnini hazırlaması gerekir diye düşünüyorum.